GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
30 Kasım 2012 Cuma

İzmir'in 'çöp'le imtihanı...

Harmandalı çöplüğü yıllar önce biyolojik ömrünü tamamladı.  Küçük iyileştirmelerle uzatmaları oynuyor. Vahşi depolama alanı her an bir istenmeyen olaya gebe… Çiğlililer isyanda! AİHM’e kadar gideceklerdi en son.
Büyükşehir yasası ile sorumluluk alanı kat be kat artan Büyükşehir Belediyesi ise 5-6 yıldır Harmandalı’na alternatif arıyor.
Torbalı’da bulunan Taşkesik Mevkii olmadı.
İktidarı muhalefeti CHP’lisi AK Partilisi kol kola girdi genel seçim öncesi iş bakanlara kadar intikal edince Başkan Kocaoğlu vazgeçti. Ama arayışını sürdüren Aziz Başkan bu kez rotayı Menemen’e çevirdi.
Menemen Belediyesi’nden devraldığı tesisi uluslarası standartlarda bir çöp fabrikasına dönüştüreceğini anlattı İzmir medyasına…
O toplantıdaydım, Havagazı’nda…
Anlatılan proje olağanüstüydü.
Almanya’daki teknoloji İzmir’e getirilecekti.
Koku ya da pis su sızıntısı olmayacak, Harmandalı’nda olduğu gibi yaz aylarında kilometrelerce uzaktakilerin burnunun direğini kırmayacak, başta sivrisinek olmak üzere haşarata yuva olmayacaktı.
Transfer istasyonlarında sıkıştırılan çöp devasa fabrikaya geldiğinde kapalı sistem bantlar üzerinden geçecek, içindeki maddeler türüne göre ayrıştırılacaktı. Biogazdan, gübreye ve geri dönüşüm malzemelerine kadar en ince detayına kadar ayıklanacak olan İzmir’in çöpü 250 bin kişilik bir kentin yıllık ihtiyacını giderecek kadar da elektrik üretmeye yarayacaktı. Kocaoğlu derdini kimseye anlatamadı. Bırakın AK Partilileri itiraz edenlerin, karşı çıkanların en önünde CHP’liler yürüyordu.
Torbalı’da da Menemen’de de…
Bornova Işıkkent’te ‘transfer istasyonu’ kurmak istedi mesela…
Çok değil birkaç gün önce ‘Dev proje-cüce proje’ tartışmasıyla karşı karşıya gelen CHP’li Başkan Sındır ile AK Parti İlçe Başkanı Özkan aynı noktada birleşti.
‘Bornova’ya çöp transfer istasyonu istemiyoruz’ dediler yüksek sesle…

*
Torbalı’da, Menemen’de tabiri caizse geri püskürtülen Kocaoğlu bir süredir İzmir’in çöpüne yeni adres arıyordu.
Ve bulduğu son adresi bu kez kimseciklerle paylaşmadı.
Vali Kıraç’tan da ricacı oldu. Yeni adrese ilişkin ön izin yazıları ‘gizli’ ibaresiyle pek çok müdürlüğe gönderildi. İzinler en azından ön izinler alınana kadar suyun bulanması istenmiyordu. Sütten ağızlar yanmış yoğurt üfleyerek yeniyordu.
Ta ki muhabirimiz Fatih Yapar’ın ‘araştırmacı’ gazetecilikle çöpün yeni adresini ortaya çıkardığı ana kadar sessiz ve derinden epeyce mesafe kat edildi. Kocaoğlu’nun ısrarlı sorulara ‘söylemem çomak sokarlar’ yanıtı verdiği ortamda daha bir giz kazanan çöpün yeni adresi, başta belediye muhabirleri olmak üzere İzmirli gazeteciler için ‘önemli mesele’ olmuştu. Düğümünü çözen Fatih Yapar kardeşimi yürekten kutluyorum.
Bugün İzmir medyasının irili ufaklı tüm yayınlarında 9 sütuna manşet olan haberde (Ege TV dışında) Yapar’ın hakkını teslim etme olgunluğunu kimse göstermemişse de bu durum en azından egedesonsoz.com’un her gün 50-60 binleri bulan okur kitlesi için sürpriz olmadı. En azından onlar bu önemli habere/bilgiye kaynağından ve de herkesten önce ulaştılar.
Meslek jargonumuzda ‘atlatma’ olarak tanımlanan ciddi emekle hazırlanmış böyle bir haberin nasıl kullanılacağını bu kentin kerameti kendilerinden menkul medya yöneticilerine, yazı işleri müdürlerine, haber müdürlerine öğretecek değiliz, değilim.
Ama artık iyiden iyice kabak tadı veren bu duruma karşı tavır almanın da zamanıdır.
İzmir’de internet gazeteciliği alanında çığır açan, gerek kullanılan haber sayısı, gerekse okunan haber sayısı bakımından tartışmasız en önde yürüyen, gerek ulusal gerekse yerel ölçekte (şekil 1’de görüldüğü üzere) gündem yaratma konusunda rüştünü çoktan ispatlamış bir haber portalının ‘genel yayın yönetmeni’ olarak diyorum ki;
Hanımlar, beyler…
Ayıp oluyor ama…
Aynaya bakın ve empati yapın…  
Hepiniz değilse de çoğunuz sokaktan, muhabirlikten geldiniz.
Aynaya bakıp ve elinizi vicdanınıza koyun. Fatih’in yerine koyun kendinizi…
Bana daha çok hak vereceksiniz. Yanlış anlamayın ha!! Bazılarına yaptığınız gibi ‘logolu kıyak’ falan beklemiyoruz. Satır arasında adımız geçsin yeter. Emeğe saygı bakımından…
O meşhur deklarasyona kadar biz de çok sayıda alıntı haber kullandık. Ama muhabirin/müellifin hakkını teslim ederek, imzasını en üst satırlarda kullanarak…
Kimse aksini iddia edemez.
Umarım mesajım yerine ulaşmıştır.
*
Dönelim İzmir’in çöpü için yeni adrese…
Karşıyaka’nın Yamanlar köyü yakınları…
Arazinin topografyasını incelediğimde ‘asla olmaz, kesinlikle yanlış adres’ diye bir şey geçmedi içimden. Aksine çevre yoluna yakınlığı, yüksek dağların arasında kalmışlığı sayesinde yapılaşmaya ve de kente uzaklığı ‘doğru nokta’ olduğunu düşündürdü.
Sonuçta bu kentin çöpünü modern koşullarda bir şekilde ama bir o kadar da acilen çözmek zorundaysak, köstek değil destek olmayı öncelik haline getirmek zorundayız.
Elbette Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak bu projeyi ayakta alkışlamayacaktır. Hatta bir parça karşı da çıkması da beklenebilir.
Lakin kapalı kapılar ardında öfkesini kusup dışarıya daha az yansıtacağını tahmin ediyorum. Yanılıyor olabilirim.
Kızılca kıyamet de kopabilir her an…
Çünkü ‘çöp’ dediğimizde pek çoğumuzun aklına Harmandalı geliyor. Oysaki buradaki pratik farklı…  Menemen’e kurulamayan fabrika buraya getirilecek. Yine Aziz Kocaoğlu’nun verdiği söze bakarsak ‘koku, sıvı, martılar, sinekler, böcekler’ gibi bilindik manzaralar burada olmayacak. Kapalı devre ayrıştırma sistemi olan devasa bir fabrika… Tüm bu anlatılanlara rağmen çöpün kentin birinci gündem maddesi olmasını anlamak zor değil. Çöp denilince akla gelen Harmandalı…
Ümraniye hatta Halkalı… Şuyu-u vukuundan beter. İşte o nedenle Kocaoğlu’nun anlattığı ‘katı atık kompost tesisine’ kimse inanmıyor. O nedenle geçtiğimiz Salı akşamı ‘Söz Meclis’ten İçeri’de açık konuştu Kocaoğlu…
‘Bir tane tesis yetmez ama yeter ki birini yapalım, arkası gelir’
Burada en büyük sorun tesisin yerel seçime kadar bitmeyecek olması. Yani seçime kadar bu tesisi kimsenin göremeyecek olması…
Basit bir tesis değil, 4 milyonluk kentin çöpünü her gün dönüştürecek fabrikadan söz ediyoruz. Başkan Kocaoğlu’nun haklı olduğu nokta şu: Harmandalı’nın ömrü doldu, bu çöpü üretiyorsak bir şekilde depolama sorununu da çözmek zorundayız. Haksız olduğu tek nokta ise şu: Modern, kokusuz bir fabrika da olsa söz konusu olan… İlçe belediye başkanlarıyla konuşmak, paylaşmak lazımdır en başından…

Bornova’da yaşanan sorunun altında da bu vardır, Karşıyaka’da kopan kızılca kıyametin altında da…