GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
13 Kasım 2012 Salı

Kılıçdaroğlu’nun şifresi!

Neyse ki yerel seçim zamanında yapılacak.
İşin içinden çıkmak mümkün değildi yoksa…
Bulduğu her fırsatta İzmir’in Baykanı Kocaoğlu’nu öve öve bitiremeyen Kılıçdaroğlu’nun eylem ve söylemleri farklı şeyler düşündürmeye başlamıştı.
İzmir programında Büyükşehir’in potansiyel adaylarından biri olarak görülen Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’le otel odasında 60 dakika birkaç gün sonra makam odasında bir başka potansiyel aday olan Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan’la 45 dakika görüşen Kılıçdaroğlu’nun sağ gösterip sol vurma ihtimali güçlenmeye başlamıştı.
 
2,5 yıllık kariyerinde birçok kez sağ gösterip sol vurmuşluğu olan CHP Genel Başkanı’nın kurmayları üzerinden potansiyel diğer adaylara da sıcak mesajlar gönderdiği biliniyordu ayrıca. 2 bin 400 kişilik canlı Atatürk portresiyle Türkiye’nin dikkatini çeken Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan başta olmak üzere tabi ki.
 
‘Başkan Aziz Kocaoğlu aday olduğu sürece Büyükşehir’i aklımdan bile geçirmem, herkese de aynı tavrı tavsiye ederim’ diyen Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’la da 45 dakika baş başa geçirmişliği var Kılıçdaroğlu’nun… Yamanlar Dağı’ndan İzmir Ticaret Odası’na kadar makam aracında yapılmış bir yolculuk ya da.
Lakin cümleye girerken altını çizdiğimiz nedenlerden ötürü Durak’ı potansiyel adaylar listesinden çıkarmış bulunuyoruz.
 
Neyse ki yerel seçimi erkene alma girişimi geri tepti de harıl harıl yanan siyaset kazanının altındaki ateşin feri biraz olsun söndü. Çarşı epey karışmıştı çünkü…
İzmir’i yönetmeye talip olacağının sinyallerini açık açık veren Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan’a ilişkin kameralar önünde söylediklerini de yabana atmamak lazım Kılıçdaroğlu’nun.
 
Aslan’ın Sağlık Serbest Bölgesi Projesi’ne destek veren Kentsel Dönüşüm ve de son projesi Atayol’u inceleyen Kılıçdaroğlu, CHP’li belediyelere sesleniyor.
Hüseyin Aslan’ın deneyimlerinden faydalanın…
Yani ilçe belediyelerinin üzerine koyuyor bir yerde Hüseyin Aslan’ı.
Ve başlıyor övmeye…
Çalışkan, dürüst, güvenilir…
Tam da bir adayda aranan özellikleri sıralıyor yani.
*
Tüm bu övgüler ne anlama geliyor peki?
CHP’nin İzmir Büyükşehir Adayının Hüseyin Aslan olduğu anlamına gelir mi örneğin?  
*
Kılıçdaroğlu gibi ‘ne yapacağı kestirilemeyen’ bir lider varken CHP’ye aday öngörüsünde bulunmak kolay değil. Ama tüm bu sıcak mesajlar, övgüler Hüseyin Aslan’ın da adaylık potasında eşit koşullarda mücadele edeceği anlamına gelir en azından.
2009 sürecinde de adaylığa niyetlenen Hüseyin Aslan, Deniz Baykal’dan aynı teveccühü, ilgiyi görmüş olsaydı o süreçte de iddialı bir aday adayı olarak sonuna kadar mücadele edebilirdi. Ama o günün koşulları farklıydı. Hatta Aslan, sürecin sonunda CHP’nin bu tutumunu eleştiren ifadeler kullanmıştı dost meclislerinde.
 
Aslında Hüseyin Aslan CHP’nin yeni yapılanmasında tahminimizden daha güçlü… Zaman zaman altını çiziyorum. Sessiz ve de derinden ilerliyor. Ciddi mesafe kat ettiği ortada.
Son dönem CHP içinde sivrilen, özellikle Ulusalcı kesimin öncüsü olarak yorumlanan isimlerden biri olan Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu ile sıcak ilişkileri olduğu bilinen Aslan’ın çalışma arkadaşlarından biri yani Ankara Temsilcisi Faruk Demir CHP’de PM üyesi…
Bunlar bildiğimiz bağlantıları…
Tabi ki bilmediklerimizi, görmediklerimizi de dikkate aldığımızda PM’de neredeyse Kocaoğlu kadar destekçisi olduğunu söyleyebiliriz Aslan’ın.
Tabi ki iş Ankara’dan biterse…
Tüm bu varyasyonlarda yani İzmir’in aday adaylarıyla dirsek temasını (herkesin gözü önünde) sürdüren Kılıçdaroğlu’nun amacı ne olabilir diye düşündüm.
 
Bana göre hala gen güçlü aday Kocaoğlu olmasına rağmen Kılıçdaroğlu’nun attığı adımlar ister istemez bazı soru işaretlerine neden oluyor.
Ya Kılıçdaroğlu Kocaoğlu’na ciddi ciddi alternatif arıyor.
Ya da onu masaya oturup ilçelere müdahil olmasının önüne geçmeye çalışıyor.
 
Peki, bu şifreyi çözecek biri var mı şu anda?
Bana göre yok!
Kılıçdaroğlu’nun şifresini çözmek için ileri teknoloji dekodere ihtiyaç var.
Onu da Japonlar henüz yapmadı.
Bilmem anlatabildim mi?