GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
19 Ağustos 2011 Cuma

Büyükşehir kazanı!

İlçe belediye başkanlarıyla yaşadığı kapışmanın ardından parti grubunda ‘aday değilim’ diyerek, koltuğunu resmen olmasa da fiilen boşaltan Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanlığı kulislerinin fitilini de ateşlemiş oldu.
Yerel seçime nereden bakarsanız bakın 28-29 ay var.
Ama kulisler kaynıyor, hesaplar yapılıyor, yol haritaları çiziliyor.
Özellikle Kocaoğlu’nun ‘yokum’ açıklaması sonrası başlayan kulisler Kılıçdaroğlu’nun Alaattin Yüksel’i MYK dışı bırakmasıyla daha da alevlendi.
Yüksel’in çizilmesiyle Kocaoğlu’nun çizilmesi aynı şey çünkü siyaset çevrelerine göre.
Kadim dostu Yüksel’in gidişi sonrası, ‘Artık istese de olamaz’ yorumlarının yapıldığı Büyükşehir zemininde yakın zamanda çok büyük hareketlilik bekleniyor.
Bu konuda en cesur çıkış Ege-Koop Genel Baykanı Hüseyin Aslan’a ait.
Dün İzmirli 800’e yakın muhtarla iftarda buluşan Aslan, kürsüde adeta aday gibi konuşuyordu.
“Yerel seçimler İzmir için dönüm noktası olacak ve yepyeni bir güneş doğacak. Birlik ve beraberliği sağlamak sureti ile İzmir’i birlikte yöneteceğiz” diyen Aslan’ın ağzından sadece ‘O koltuğa adayım’ kelimesi çıkmıyordu.
**
Siyasete olan merakı uzun süreden beri bilinen ve 2000’li yılların başından itibaren bu kentte yönetime talip olduğunu ortaya koyan Aslan, bu konudaki en ciddi çıkışını 2009 yerel seçimleri öncesi CHP’ye resmi başvurusu yaparak yaptı.
Kulislerde onlarca aday olmasına karşın o Kocaoğlu’nun karşına dikilme cesareti gösteren ‘tek isim’ olarak dikkat çekti.
Adaylık başvurusuna rağmen dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ilgisizliği karşısında isyan eden Aslan, aktif siyaset için bu kez Mustafa Sarıgül’ün TDH’sını tercih etti. Sarıgül’ün İzmir ve Ege sorumlusu olarak örgütlenme konusunda kısa sürede önemli bir mesafe kaydeden Aslan, Sarıgül’ün ilk ve en büyük mitingini İzmir’de gerçekleştirmesinde de ciddi bir emek/pay sahibiydi.
Sarıgül hareketine katılması kadar ayrılması da olay oldu.
Hareketin sonunu Sarıgül’den bile önce gören ve radikal bir kararla TDH’dan istifa eden Aslan’ın attığı bu kritik adımın anlamı, sadece birkaç ay sonra TDH’nın bizzat Mustafa Sarıgül tarafından lav edilmesiyle anlaşıldı.
 
Gelinen noktada Aslan’ın rotayı yeniden CHP’ye çevirdiği anlaşılıyor. Hürriyet.com.tr’nin Ankara muhabiri Zeynep Gürcanlı’nın kaleminden geçen hafta içi duyurulan habere göre Aslan’ın Büyükşehir adaylığına dair bilgiler CHP’nin Ankara kulislerinde de konuşulmaya başlanmış.
Ve dünkü muhtarlar buluşması…
800’e yakın mahalle muhtarıyla iftarda buluşmak ancak ve ancak bir kentin Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yapabileceği bir iş.
Halen yerel yönetimlerle organik bağı bulunan muhtarların potansiyel aday Aslan’ın davetine icabet etmesi de doğrusunu söylemek gerekirse cesaret işi!
*
Gelelim Aslan’ın Büyükşehir şansına…
Önünde uzun bir yol var çünkü. Önce aday adaylığından adaya dönüşecek. Ve asıl zorluk da ondan sonra başlıyor. İzmir’i ne kadar arzuladığını son süreçte daha iyi ortaya koyan AK Parti’ye karşı seçim kazanacak. Dahası hükümetle vuruşacak!
Sırf bu bile bu süreçte cesur bir duruş gerektiriyor.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra koca koca ağaların hükümete karşı siyasal bir eylemden/söylemden kaçınmaya özen gösterdiği bu süreçte Aslan’ın adımları izlenmeye değer.
Doğrusunu söylemek gerekirse; Hüseyin Aslan’ın İzmir’i yönetme konusunda sorun yaşayacağını düşünmüyorum.
Ege-Koop gibi bir kurum üzerinden yaptıkları, göreve gelmesi halinde yapacakları konusunda yeterince ipucu veriyor çünkü.
En azından özel sektör mantığını hakim kılacağından İzmir’in gelişmesinde/büyümesindeki engellerin kalkacağını düşünüyorum.
Ekibini kurarken daha cesur davranacağındansa hiç kuşkum yok.
Ve mental olarak bu göreve hazır. En az 10 yıldır bu konuda kafa yoruyor. İzmir’in sorunlarına vakıf… Düzenlediği panellerle sadece kentin değil ülkenin sorunlarına da çözüm arıyor. Özellikle de İzmir’in en büyük sorunu olan ‘Kentsel dönüşüm’ konusunda eline çok az kişi su dökebilir. Yıllarca İzmir’in TOKİ’si gibi çalışan Aslan, ürettiği 100 binin üzerinde sağlıklı konutla, planlı kentleşmenin mimarı, en büyük destekçisi oldu.  
Eksikleri mi?
Her insan gibi var tabi ki…
Ama sevdiğim diğer bir özelliği ‘ortak akıla’ olan düşkünlüğü…
Sade vatandaştan en üst düzey bürokrata, gazeteciye kadar herkese danışır.
Muhtarlara ‘birlikte yöneteceğiz’ derken içten ve de haklı. Zaten CHP açısından en büyük sorun bu değil mi? İzmir’i birlikte yönetememek!
İlçe belediyelerin isyanının merkezinde de bu var, CHP’nin örgütsel açıdan çöküşünün altında da… Hem Kılıçdaroğlu hem de Kocaoğlu’nu başarısız kılan ‘birlikte yönetim’ ilkesindeki başarısızlıkları oldu.
Gelinen noktada Hüseyin Aslan, İzmir için kötü bir aday sayılmaz.
Ama o da biliyor ki bu arenada tek ve rakipsiz olmayacaktır.
Cevat Durak pusuda… Hakan Tartan da öyle… Mehmet Ali Susam’dan Ekrem Demirtaş’a kadar pek çok ismin gönlünde aynı aslan yatıyor.