GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
31 Mayıs 2011 Salı

Anketler ve İzmir!

Partilerin kadar araştırma firmalarının da rekabetine/mücadelesine sahne olan genel seçime sayılı günler kala anket yağmuru sürüyor.
A&G’nin sahibi Adil Gür’ün, ‘CHP yüzde 30’u geçecek’ iddiasından sonra dile getirdiği ‘Bu seçim benim için de kritik. Hayat memat meselesi’ sözü her şeyi özetliyor aslında. Çünkü Türkiye’de her seçim öncesi ‘bol keseden sallayıp’ iş tutmaya çalışan anketörleri biliyoruz.
Pek çoğunun ömrü zaten bu nedenle uzun olmadı. Ortaya attıkları sonuçlar sandıktan çıkmayınca tası tarağı toplayıp kayboldular.
Araştırma şirketlerinin amacı yükselen ve alçalan değerleri/trentleri bulmaktır. Kamuoyu yoklamaları tabi ki de bilimsel bir yöntemdir. Doğru örneklem dağılımında gerçeğe yakın sonuca ulaşmak da mümkündür. Ama Türkiye gibi herkesin taraf olduğu ya da olmaya zorlandığı bir ülkede anket firmaları da ‘sahibinin sesi’ olmaya zorlanıyor ne yazık ki!
Kimileri buna dünden hazır! Kimilerinin var oluş nedeni bu ya da.
Amaçları yüzergezer oyları ‘sözde’ güçlüden yana kaydırmak/yönetmek!
Millet iradesine fesat karıştırmak yani!
Tabi ki herkese değil sözümüz.
İşini adam gibi yapmaya çalışan yıllar içinde kendini kanıtlamışlar da yok değil.

*

İzmir’i yakından ilgilendiren son anket iki gün önce yerli araştırma şirketi İntegral tarafından açıklandı. İki bölümde açıklanan ankette İntegral, hem 12 Haziran’da sandıktan çıkacak sonucu hem de seçime etki etme ihtimali olan olası faktörleri göstermeye çalıştı.
İntegral’in anketini önemsiyorum.
Çünkü İntegral İzmir’in firması…
Kente uzaktan bakan, Türkiye’nin üçüncü büyük kentini 300-500 örneklem üzerinden, masa başından değerlendiren değil, periyodik aralıklarla kentin nabzını tutmaya çalışan bir şirket.
Son bir yılda 4. kez alana indiler. Her defasında İzmir’in İzmirlilerin yükselen ve düşen trentlerini saptayıp, kamuoyuna aktardılar.
İzmir’de milliyetçiliğin yükselen değer olduğunu biz onların çalışmasından öğrendik mesela.
Metro çalışmalarını tıkayan KİK müdahalesini de referandum öncesi olası ‘evet/hayır’ cephelerinin durumunu da İntegral’in çalışmalarından gördük.
Referandum’da ‘Hayır’ cephesinin yüzde 62’lerde çıkacağını günler öncesinden açıklamışlardı. Daha da önemlisi İzmirli’nin anayasa paketinin içeriğinden çok AK Parti’ye karşıtlık üzerinden ‘hayır’ dediğini ortaya koymuşlardı.

*

Son iki anketleri genel seçime ilişkin…
Mart ayı araştırmasında AKP’yi yüzde 24, CHP’yi 48 göstermişler, MHP’nin yüzde 9’larda olduğu ankette yüzde 12 ‘kararsız’ olduğunu duyurmuşlardı.
Mayıs anketinde ise AKP’nin iki puanlık artışla yüzde 26,7’ye çıktığını, CHP’nin ise yüzde 46’ya gerilediğini, MHP’nin yüzde 10’u aştığını, yüzde 10’luk kesimin ‘hala’ kararsız olduğunu ortaya attılar.
İntegral’e göre İzmir’de CHP geriliyor.
Kararsızlar dağıtılınca yüzde 50’3’e çıkıyor ama yine de küçük de olsa gerileme söz konusu…
AKP’deki yükselişe ‘adaylar ve projeler’ bağlamında yaklaşan şirket, yükselişin bir miktar daha sürebileceğini düşünüyor.
CHP’deki düşüşün de az biraz daha olabileceğini…
MHP İzmir’de yükseliyor bir ay öncesine göre…
Kararsızları dağıtınca yüzde 12’leri geçiyor şimdiden.
Şimdiden diyorum çünkü İntegral alan çalışmasını 13 - 22 Mayıs arasında yaptı.
Yani seçime 20 gün kala…
Kararsızların son 15 günde yön değiştirdiği düşünülürse yüzde 10’luk dilimin nereye gideceği onlara göre belliyse de bana göre değil. Araştırmanın dezavantajı saha çalışmasının erken tamamlanması… Henüz Kılıçdaroğlu’nun Hakkari Mitingi yapmadığı, MHP’deki ikinci kaset furyasının yaşanmadığı bir tarih…
CHP ve AKP’nin İzmir mitingi yapmadığı bir süreç…

*

CHP mitingini yaptı. İzmir için söyleyeceğini söyledi. Kocaoğlu’nun çabaları sürse de CHP İzmir’de ‘doyum’ noktasında… AKP’nin ülke genelinde yaşadığı ‘doyum noktasını’ CHP İzmir’de yaşıyor. İntegral’in Genel Müdürü Feride Adıgüzel’in yorumunda dikkati çeken nokta, seçime kadar yaşanacakların değişken olarak sonucu etkileyebileceği…
Seçime kadar İzmir özelinde ne olabilir?
AKP meydan mitinginde CHP’yi sollayabilir mesela… Kararsız kitlede bu pozitif etki yaratabilir. İkinci olarak Başbakan Erdoğan’ın açıklayacağı ‘Çılgın Proje’ İzmir’den destek bulabilir.
Ya da tam tersi de mümkün! Mitingde yeni bir gafla İzmir halkını gerebilir Başbakan…. Çılgın Projesi ‘uçuk ve maksatlı’ bulunup tepki de çekebilir.
Ama şimdiden yüzde 30 bandını koruduğunu ve yükseliş trendi yakaladığı gözlenen iktidar partisi oylarını referandumdaki evetlerin hemen altına yani yüzde 34 - 35 aralığına kadar çıkarabilir. İntegral’in anketinde katılımın yüzde 85, yanılma payının da yüzde 2,4 olduğu vurgulanıyor ayrıca. Yani yüzde 30’da görülen AKP’nin yüzde 33’e çıkması ya da yüzde 27’de kalması mümkün… Aynı şekilde CHP’nin de yüzde 48 - 52 aralığında olması mümkün. MHP’nin 2007 oylarını yakalaması yani yüzde 14’ü görmesi işten bile değil!
Ama görünen o ki CHP İzmir’de yüzde 45’in altına düşmeyecek. AKP’de yüzde 35’i geçemeyecek!
İktidar partisinin hata yapmadan yeni ve doğru hamlelerle süreci tamamlaması halinde 9-10 vekil çıkarması mümkün. CHP’nin de bulunduğu noktayı koruması halinde 14-16 vekil çıkarması mümkün.
MHP’de 2 kesin 4 belki…
Bazı kesimler tarafından şans verilse de bağımsızların işi zor!
Ama burası İzmir! Sürprizlere açık bir kent!  
Bakarsınız bağımsızlara da gün doğabilir. Ceylan derisi koltuğu garanti gören hatta Ankara’dan ev bakan vekil adayları Polatlı’dan, Afyon’dan dönebilir.
İntegral’in yanı sıra birkaç İzmir anketi daha görme fırsatım oldu son günlerde…
Şaşırdığım nokta İzmir’deki ideolojik duruş! Bir dönem merkez sağın kalesi olan İzmir’in adayları ve projeleri önemsemeden karar vermesi doğrusu garibime gidiyor.
İzmirli TBMM çatısı altında kendisini kimlerin temsil edeceğinden ya da hangi partinin/adayın kente neler vaat ettiğinden çok ideolojik görüşünü öne çıkarıyor.
CHP seçmeninin yarısından fazlası ‘AKP’ye karşı’ oy kullandığını söylerken partiler arası geçirgenlik de dikkat çekici. CHP’den AKP’ye bile kaymaların olduğu İzmir’de CHP seçmeninin ikinci partisinin MHP olması manidar!
Anketler ne derse desin son sözü vatandaş söyleyecek.
Sandıklar açılınca birlikte göreceğiz!