GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İhsan Özbelge ÖZDURAN
YAZARLAR
27 Ağustos 2022 Cumartesi

“Zafer, zafer benimdir diyebilenindir”(*)

Büyük Taarruz ve Zafer Bayramı’nın önemine binaen kaleme aldığım bu yazımı…

Ege’de SonSöz sayfalarına göndermeme ramak kala…

Ne latif bir tesadüftür ki… 26 Ağustos ruhu ile ve de zafer mefhumu ile bütünleşiveren… 

Ve… Tüm İzmir’i sevindiren bir haber düşüverdi gündeme…

Brezilya’dan yola çıkan asbestli Nae Sao Paulo adlı savaş gemisi...

İBB Başkanı Sn. Tunç Soyer’in…

“Geldikleri gibi gidecekler…” sözlerini  gerçekleştirircesine…

Ve… TC Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yapılan açıklamalardaki…

 

‘‘Alınan karar gereğince geminin Türk kara sularına girmesine izin verilmeyecektir…”

Sözleri ile… Adeta, yanlış hesap Bağdat’tan döner sözünü doğrularcasına…

Ve 26 Ağustos tarihinin… Zafer kavramı ile bütünleşen anlamına vurgu yaparcasına… 

 

Geldiği gibi geri gönderiliyordu. 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Tunç Soyer ve tüm İzmir halkının duyarlılığı ile…

Yaratılan bu kamuoyu farkındalığının, merkezi idare tarafından dikkate alınmasının…

Brezilya ile Türkiye arasında uygulanan…

Bir anlaşma, iyi niyete dayalı bir uyuşma ya da bir el sıkışma olarak değil de…

Gelecek nesillerin karşısında başımızı dik tutacak, kazanılmış büyük bir zafer olarak…

Değerlendirmek gerekir.

***

26 Ağustos…

Türk Kurtuluş Savaşı tarihinin mihenk taşlarından Büyük Taarruz’un 100. yıldönümünde


İzmir’in düşman işgalinden kurtulduğu 9 Eylül kurtuluş gününe yaklaşmakta olduğumuz

 

Yaklaşık bir asırdır büyük bir coşku ile devam eden 30 Ağustos Zafer Bayramı sevincini yaşıyoruz.

İzmir B.B Başkanı Tunç Soyer’in… “100. Yılı kutlamak her kula nasip olmaz” sözleri ile…

Bu kutlu yolculuğun anlam ve önemine büyük bir hassasiyetle dikkat çektiği gibi… 

Güzel İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun yüzüncü yıl kutlamalarına erişmek de varmış kaderde…


Ne var ki…

Şehrimin cadde ve meydanlarına asılmış afişlerde…

“Barışın ikinci yüzyılı İzmir’in kurtuluşunun 100. Yılı kutlu olsun” ifadesinde yer alan…

“Barış” kavramına… Tepki gösteren duyarlı vatandaşlar…

Türk milletinin kanı ile  yazılmış olan Cumhuriyet tarihinin bu büyük destanının…

Ancak ve ancak…

Zafer kelimesi ile taçlanması gerektiğine… Büyük bir önemle vurgu yapıyorlardı. 

***

Yanlış bilgilerin ya da kavramların doğruların yerine hızla ikame ettiği günümüzde… 

Düşüncelerin izafi olduğu gerçeğini değiştiremesek de… 
 

“Barışın ikinci yüzyılı” kavramı… Ay aydın gün aşikar diyeceğimiz cinsten…

Bana göre de, son derece yanlış bir kavramdı…

Çünkü… Dokuz Eylül tarihi… Bir barış anlaşmasının imzalandığı…

Sulh olmuş iki milletin tokalaşmasının ve kucaklaşmasının resmedildiği bir tarih olarak değil…

Güzel İzmir’in Yunan kuvvetlerince işgal edilmesi ile başlayan…


Ve… Üç buçuk yıla yakın bir zaman tüm Anadolu’yu esaret altına alan…

Yunan, Fransız, Amerika ve  İngiltere bayraklarının kamu binalarında göndere çekildiği..

Kamu düzeninin bozulduğu, katliamlarla yağmalarla acı içinde yaşanan o işgal yıllarının…

O muzaffer kumandan M. Kemâl Paşa’nın o büyük askeri dehası ile…

Ve… Muzaffer Türk Ordusu’nun, o büyük  kahramanlıkları ile acıların dindiği…

Vatanın, düşman işgalinden bu büyük ZAFER ile kurtulduğu gün olarak tarihe geçmiştir.

Dünya savaş tarihine... En büyük askeri zafer olarak kayda geçen böyle bir şanlı günün…

“Barış” kelimesi ile bir arada telakki edilerek, bu güzel şehrin cadde /sokaklarında afişe edilmesinin

Milli mücadele yılları ile ilişkilendirilebilecek ölçüde… Bir kıymeti harbiyesi yoktur.

***

Oysa ki…

26 Ağustos Büyük Taarruz’un ve 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. yıl dönümünün önemi…

Türk milletine bırakılmış, ehemmiyeti son derece büyük bir mirastır… 

Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 30 Ağustos 1922 yılında zaferle sonuçlanması…

Bugünkü Cumhuriyet Türkiyesi’nin temellerini oluşturan bir diriliş hikayesidir...

Büyük bir gizlilik içinde sonuçlanan, başkomutanlık meydan muharebesi olarak bilinen…

Büyük taarruz zaferi… Ve 9 Eylül 1922 İzmir'in kurtuluşu ile…

İşgal kuvvetlerinin esaretinden kurtularak istiklâline kavuşan Anadolu toprakları…

Ve… Zafere susamış bu milletin…

Savaşın bitiminden sonraki yıllarda doğan çocuklarına… Kız / erkek ayrımı yapmaksızın…

Büyük bir onur ve gururla… "Muzaffer” ismini koyması ise…

Bu büyük zafere duyduğu en büyük şükran nişanesidir.

***

Böyle bir zafer sevincinin yaşandığı Dokuz Eylül gününün hemen ardından…

Ateşe verilen ve dört gün boyunca alevler içinde kalan, küle dönen güzel İzmir.

Ve çok bilinen bu yangın alanına yine bir zafer nişanesi gibi kurulan…

Bir önceki yazıma konu olan; İzmir Enternasyonal Fuarı.

Ve şehrin önemli meydanlarına açılan beş kapısı ile…

Adeta… Fazla söze ne hacet diyerek…

26 Ağustos kapısı… 1922 yılında başlayan Büyük Taarruzu…

9 Eylül kapısı…1922 İzmir'in kurtuluşunu…

Lozan kapısı… İzmir İktisat Kongresi’nin yön verdiği 1923 Lozan Barış Anlaşmasını…

Cumhuriyet kapısı… 1923 Cumhuriyetin ilânını…

Montrö kapısı… 1936’da imzalanan Boğazlar Sözleşmesini …Anlatırlarken....

Bir ülkenin kazandığı büyük zaferleri ya da muzaffer komutanlarını yad etmek adına… 

Şehrin tam orta yerine kurulmuş bir zafer takı gibi…

Kurtuluş Savaşı destanını hatırlatıyorlardı.

***

Ez cümle…

26 Ağustos 1071 Malazgirt Meydan Muharebesinin…951. Yılında…

Bizans imparatoru Romen Diyojen’e karşı kazandığı zaferle… 

Anadolu’yu bizlere ilelebet Türk yurdu yapan Büyük Selçuklu hükümdarı Alp Arslan…

Ve…

26 Ağustos 1922 Başkomutanlık Meydan Muharebesi / Büyük Taarruz ile başlayan 

9 Eylül İzmir’in kurtuluşu ile kazanılan o büyük zaferin ardından… 

Laik Türkiye Cumhuriyeti Devletini Türk milletine armağan eden…

Savaş meydanlarında zaferden zafere koşan… Başkumandan M. Kemâl Paşa…

Ve tüm şehitlerimizin aziz anılarına saygı ile…

Nice yüzyıllarda… 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.

(*) M. Kemâl Atatürk