GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
YAZARLAR
21 Ağustos 2013 Çarşamba

Yerel seçimler ile oryantalizm arasında bağ var mı?

Yerel seçimler yaklaşırken aday adayları boy gösteriyor. Ortalık toz duman. “ Bu ortam içinde Oryantalizm tartışmasına gerek var mı?” diyebilirsiniz. Kanımca var. Yaşanmakta olan süreç Oryantalizm’in ya da yeni adıyla küreselleş(tir)menin bize yüklediği olumsuzluklardan da kaynaklanıyor.
 Bakınız nasıl?
Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar ile  Nobel Ödüllü Richard Dawkins birbirini izleyen günlerde koşut olarak değerlendirilebilecek açıklamalarda bulundular.
Önce,6 Ağustos 2013 tarihli gazetelerin yazdığına göre;Trabzon’da Çakıroğlu Vakfı tarafından düzenlenen iftar yemeğine katılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar, şu sözleriyle tepkileri üzerine çekmiş:
“Bu ülke Müslüman bir ülke. Yüzde 99’u Müslüman. Tarihten gelen bir yapısı var. Türkiye’nin bulunduğu coğrafya çok zor bir bölge ve Türkiye onun merkezinde bulunuyor. Şimdi Türkiye’nin konumu itibariyle biz icat yapamıyoruz, buluş yapamıyoruz. Tarım ülkesiyiz biz. Ne yapacağız biz? Ara teknik eleman ülkesiyiz biz.”demişti.
Tepkiler üzerine Bayraktar konuşmasının bütününü dikkate alınmadan ‘Biz Müslümanız bizden mucit çıkmaz’ şeklinde bir değerlendirmeye varılmasını iyi niyetle bağdaşmayan yaklaşımlar olarak değerlendiriyordu.
Daha sonra,Nobel Ödüllü Richard Dawkins'in,8 Ağustos 2013’ün  akşam saatlerinde paylaştığı, "Dünyadaki tüm Müslümanların aldığı Nobel ödülü sayısı Cambridge Üniversitesi bünyesindeki Trinity Koleji mensuplarının aldığından azdır. Gerçi onlar [Müslümanlar] da Orta Çağ'da harika şeyler yaptılar" tweet'i  de  Türkiye’de de büyük gürültü koparıyordu.
Şimdi akla şöyle bir soru geliyor: Bayraktar’ın “Müslümanlar icat yapamaz" şeklinde yaptığı yorum ile Dawkins’in açıklaması arasında bir koşutluk   var mı?
Ancak,konuyu bu şekilde basite indirgemek, kanımca  Edward Said’in “Oryantalizm” olarak adlandırdığı  “Doğu üzerinde egemenlik kurmak, onu kendisinin çıkarı doğrultusunda yeniden yapılandırmak ve otorite sahibi olmak, daha ilerisi Doğu’nun insanları ve topraklarının Batı tarafından ele geçirilmesi amacıyla geliştirilen Batılı bir söylem” in den başka bir şey değil.
Bu bağlamda,” Bayraktar  ve Dawkins Oryantalizmin İkiz Kardeşleri Mi?” sorusu akla gelmiyor değil.
 Gerçekte, salt Batı dünyasında değil, Doğu’da da özellikle Doğu’nun okumuşları hatta aydınları arasında bile, Doğu ve Batı’nın her zaman ayrı ve farklı oluşumları olduğu algısı egemendir. Bu algının doğurduğu yaklaşımın, Doğu’nun bilimcisinden politikacısına, her toplumsal sınıfın sıradan bireyinden okumuşuna değin, bir edilgenliğe hatta teslimiyete soktuğu açıktır.
Oryantalizmin Türkiye’deki kimi bilimcilere ve bilim tarihçilerine yansımasına gelince.Kimileri, Türkiye’nin sadece kendisi için bağımsız bir Bilim-Teknoloji politikası yapmasının mümkün olmadığını dile getirmekte. Anılan bu görüşün, son yıllarda Avrupa Alanı bütünleşecek Türkiye Araştırma Alanı’nın yaratılması yaklaşımıyla yürürlüğe girdiği, bu bağlamda Avrupa Çerçeve Programları’na kaynak aktarıldığı ve araştırıcıların AB fonlarına yönetildiği de bilinmektedir .
Buradan yerel seçimler ile ilgili nasıl bir sonuç çıkartalım?
Öncelikle şu olabilir: Yaşamımızın bir parçası elbette bizi yerel yönetecek kişilerin seçimi.Ancak herşeyin çözümünü burada aramak,içinde bulunduğumuz olumsuzlukların başka nedenlerden de kaynaklandığını, örneğin bilim ve teknoloji üretimindeki yetersizliklerimizi de görmek ve kafamızı bu konularda da yormak gereğini unutmamalıyız.
ORYANTALİZM BİZİ TEK BOYUTLU DÜŞÜNCEYE GÖTÜRÜR VE SÖZ GELİŞİ ŞİMDİ OLDUĞU GİBİ YEREL SEÇİMLERDE KİLİTLER.
Diğer yandan,”Bilimsel farklılığı,din etmenine indirgemek bir nevi ırkçılıktır.Farklılığın temelinde çok sayıda etmen rol oynamıştır.Bu nedenle yerli ve yabancı oryantalist yaklaşımlar sorgulamalı ve zihinlerde mahkum edilmelidir.”derim.