GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
5 Mart 2022 Cumartesi

Toplumsal mutabakat güçlü iç cephedir

Rusya-Ukrayna sorunu, Ukrayna’nın sivil ve askeri bürokrasisinin kontrolünden çıktı. Kontrol Batı’da. Toplumsal mutabakat çökünce direnç de oluşmuyor.

Bu gelişmenin ışığında, Doğu-Batı blokları arasında oluşan gerilim alanları ve yeni Dünya düzeni tartışılıyor.

Zamanında, Suriye ve Irak’ın dizayn çalışmaları da bölgesel savaş gösterileri eşliğinde Putin-Obama el sıkışmasıyla gerçekleşmişti. Ama bu defa, Putin ve Biden el sıkışır mı, orası meçhul.

Dünya, Uzakdoğu’dan Ortadoğu’ya, Çin Denizi’nden Akdeniz’e, Asya’dan Avrupa’ya gerilim üstüne gerilim yaşıyor.

Peki, Dünya savaşı çıkar mı?

Çıkmaz. Çünkü Dünya savaşı için yeryüzü çok kalabalık, 8 milyara yakın insan yaşıyor.

Halbuki Dünya nüfusu, 1. Dünya savaşı yıllarında 1.8 milyar, 2. Dünya Savaşı yıllarında 2.3 milyardı.

Avrupa, demokrasiyle yönetilmenin ve barış içinde yaşamanın zaruretini, 18. yüzyıldan itibaren ağır bedeller ödeyerek öğrendi.

Dünya bir kere daha destabilize oluyor. Refah düzeyi bozulan Avrupa tepki vermeye başladığında, bunalımın tırmanacağı muhakkak.

Ve Putin, tam da böyle bir zamanda, Avrupa kıtasına doğru gücünü tahkim etmeye çalışıyor.

Geçen yüzyılda “tarihin sonu”nu ilan eden liberaller, “kimlik siyaseti” ile sınırların yeniden çizilmesine yol açan dinamikleri işlettiler.

Önceleri Batı’nın küresel politikalarını destekleyen bu tercih, yeni koşullarda sıkıntı yaratıyor.

Ve nihayet bir dönem kapanıyor. Batı Bloku, iç cepheleri zayıflatarak bunalımı derinleştiren neo liberal dönem politikalarından vazgeçiyor.

Destabilize olmuş ülkeler, değişimin yönünü beklenmedik biçimde etkileyecek; Doğu-Batı çatışmasına buradan da bakmakta yarar var.

Ukrayna’da yaşananlar, toplumsal mutabakatla inşa edilen iç cephenin önemini gözler önüne serdi.

Umarım, Türkiye de gereken dersleri çıkarıyordur.