GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
21 Şubat 2022 Pazartesi

CHP, Kapitalist sistemin neresinde?

Türkiye’nin kapitalist sisteme entegrasyonu nedense hep geçiştirilen bir konu olagelmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın anti emperyalist boyutu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kapitalist sisteme entegrasyon sürecini gözden uzak tutmanın gerekçesi olmuştur.

Emperyal güçlere kâh direnerek kâh uzlaşarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu bir gerçektir. Ancak iktisadi örgütlenme ve kapitalist sisteme entegrasyon nedense CHP’de pek konuşulmuyor. Sırf CHP’ye sol bir kimlik uydurmak için, Türkiye’nin kapitalist sisteme entegrasyonu değil de savaş yıllarının anti emperyalist karakteri konuşuluyor.

Gerçek yürüyor, programına serbest piyasa ekonomisine bağlılığını yazan CHP’nin solculuğu, sosyal demokrasinin izin verdiği kadardır.

Ve Cumhuriyet’i kuran parti olup Türkiye Cumhuriyeti’nin kapitalist sisteme entegrasyonundan azade olmak, CHP’ye özel bir garabettir.

1908-1922 döneminde Osmanlı’nın kapitalist sisteme entegrasyon denemesi başarılı olmadı. Devamı 1923’ten sonra geldi. Bkz. İngiltere görüşmeleri…

İşçi sınıfı yok, burjuvazi yok, sermaye birikimi yok… O kadar cılız ki yok hükmünde… Bu yüzden, karma ekonomiyle devreye sokulan devlet kapitalizmi alt yapı yatırımlarını tamamladı. İzmir İktisat Kongre’sinde alınan kararlar tam olarak kapitalist sisteme entegrasyonu öngörür.

Vehbi Koç Ankara’da bakkaldı. O bakkaldan ülkenin en önemli sermaye grubuna uzanan hikâye, kapitalizmin bir bakıma yol hikayesidir.

CHP’nin ikilem yaratan siyasi kimliğinin belirsizliğinde, üretici güçleri geliştirmek hep sağın meselesi olmuş ve haliyle sağa iktidar getirmiştir.

CHP, kuruluşunda yeraldığı Cumhuriyet’in uluslararası sistemde yerini tanımlamaktan acizken, kapitalist sisteme karşıymış gibi yaparak sürdürdüğü siyasal mücadele ne devedir ne kuş…

Sosyal demokrasi, gelişmekte olan ülkeler için her ne kadar çıkmaz sokak ise de CHP’nin kapitalist sistem içinde yerini doğru tarif etmesi için bir imkandı. Fakat o imkân da doğru kullanılmadı. Laf ola beri gele sosyal demokratlık bir şeye benzemedi.

Şimdi, CHP’nin önünde tarihi bir fırsat var. Kuruluşunda yer aldığı Cumhuriyet, dijital çağın Dünya düzeninde geleceğini arıyor.

Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı, ülkenin gelecek arayışında CHP’nin önemli rol oynadığı yüzyıl olabilir. Yeter ki bunu istesin.