Yaşar Kemal Hazinesi insanlığı beslemeye devam ediyor…“Birtakım romanları resimlemek , dünya edebiyatının bir geleneğidir ya , çağımız genellikle bu işi unutmuşa benziyor. Bu güzel gelenek sürdürülebilseydi edebiyat için de , resim için de iyi olurdu Kadim çağlardan bu yana , taa mağaralardan beriye , bu iki görkemli sanat birbirini tamamlamıştır . Birçok duvar resminin kaynakları eski destanlar, efsaneler, masallar, türkülerdir. Homeros’ un İlyada’sı Odyseia’sı çağlar boyunca resimlere heykellere kaynaklık etmiştir. Çağımızda da bu iki sanatın birbirini desteklemesi iyi olurdu.” Binbir Çiçekli Bahçe (S.185)
Yaşar Kemal ne güzel demiş değil mi?AASSM’de dün akşam dünyada benzeri olmayan bir sergi açıldı. Dr. Figen Gürsoy’un 4 yıllık bir emek sonucu ortaya çıkardığı “Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları- İnsan Dünyadır” sergisi gerçekten mükemmel bir iş olarak İzmirli sanatseverlerle buluştu.
“Neden benzeri yok” ifadesini kullandım? Yaşar Kemal’in yaşadıkları, tanıklıkları kendi soyut dünyasından geçerek somut bir gerçekliğe yani kitaplara dönüştü. FigenGürsoy da bu kitapları okudu, soyut dünyasından geçerek başka bir somut gerçekliğe, minyatür resimlere dönüştürdü. Böyle bir çalışma bugüne kadar kimse için yapılmadı. Ne Shakespeare için, ne Goethe ne de Voltaire için…
Sergi’nin açılışında Başkan Soyer’in sözlerini de tarihi bulduğumu ifade etmeliyim.Soyer, Yaşar Kemal’in dizelerini sanatseverlere aktararak, “Yalan teşkilat kurmuş, doğru yalnızdır. Yalanın geleneği var, senin doğrunun her gün yeniden yaratılması gerek.Sen yenileceksin. Yenileceksin! Yenilmenin tadına varacaksın, doğru yenilmeli. Yenilmeyen doğru yenmiş sayılmaz. Doğru yenile yenile öyle keskin bir hale gelmeli ki...” dedi.
Soyer, “ Birkaç gün önce Osmaniye’deydim. Acıları paylaşmaya ve onları kucaklamaya gittik. Yaşar Kemal’in evine de gittik ve nasıl bir damardan beslendiğini gördük. İnanılmazdı ve hak verdik. Osmaniye’den o topraklardan Yaşar Kemal’in çıkmasına hak verdik. Anadolu’yu bu kadar güzel anlatmasının sebebi de o. Sanatçımız Figen Hanım o sözcükleri, düşleri, gerçekleri ve bütün hikayeyi görselleştirip olağanüstü bir iş çıkarmış. Kitap ve sözcüklerin dışında başka bir sanatı mümkün kılmış. 4 yıllık emek dile kolay. Büyük ustamız Yaşar Kemal’in eşi de bizi bugün de yalnız bırakmadı. İyi ki buradasınız bizi çok onurlandırdınız” dedi ve konuşmasını Yaşar Kemal’in şu dizeleriyle sonlandırdı:
“Yalanın gücü doğrunun güçsüzlüğünden değildir. / Yalan teşkilat kurmuş, doğru yalnızdır./ Yalanın geleneği var, senin doğrunun her gün yeniden yaratılması gerek./ Her gün şafak çiçeği gibi yeniden açması gerek. Sen yenileceksin./Yenileceksin! / Yenilmenin tadına varacaksın, doğru yenilmeli./ Yenilmeyen doğru yenmiş sayılmaz./ Doğru yenile yenile öyle keskin bir hale gelmeli ki…/ Yüz bin yıl su altında, yıkanmış, düzelmiş çakıltaşı gibi.”
Evet unutmayalım…. Ne kadar çok insanın gönlünde ve zihninde Yaşar Kemal dolanırsa bu dünya o kadar güzelleşir…
Sevgili arkadaşım Figen Gürsoy ise ne güzel dedi: “Yaşar Kemal ustanın sofrasındayız. Yaşamın içerisinde iyiyi, doğruyu anlatan ne varsa sevgiyle bize anlatıyor. İnsana insanlığa dair yaşanması yaşatılması için yol göstericidir. Bu sofrada herkese yer var. Ben 4 yıldır Yaşar Kemal’in barış, sevgi cümleleriyle gani gani beslendim. Yaşar Kemal’in cümleleri benim iç dünyamı güçlendirdi. Bu emeklerin karşılığını sergide bulacağımı düşünüyorum. Ne kadar çok insanın gönlünde ve zihninde Yaşar Kemal dolanırsa bu dünya o kadar güzelleşir. Bu sergiye ithafım Yaşar Kemal ustanın 101. Yaşına ve Ulu Önderimiz Atatürk ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yılına ve İzmir’e armağan etmek istiyorum” diye konuştu.
Tunç Başkanla bir güzellik yaşanıyor İzmir’de… Yaşar Kemal’in eşi ve Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban serginin en heyecanlı kişisi idi. Ayşe Semiha Hanım “O kadar heyecanlıyım ki, ben aslında İzmirli değilim ama burada olan başkanım, dostlarım ve geçirdiğimiz müthiş Yaşar Kemal sempozyumu gerçekten beni İzmirli hissettiriyor. Tunç Başkan o kadar iyi biliyor ki Yaşar Kemal’in edebiyatını. Bugün gerçekten bir ilk yaşanıyor, bir güzellik yaşanıyor. İzmir'de bir kaç yıldır yine Tunç Başkan sayesinde kendimi İzmirli bulduğum yıllarda gerçekten hem Yaşar Kemal hem genel olarak kültür sanat anlamında çok heyecanlı anlar yaşadım. Hepinize çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Tamamlanması yoğun bir çalışmayla toplam 4 yıl süren bu özgün serinin, izleyecek olanlara Yaşar Kemal hazinesinden okuyarak beslenmek, aydınlanmak, umutlanmak, güçlenmek adına ilham verici olması dileğimdir.
***
Bu mükemmel sergi elbette bir yazıda bitmez
Yarın devam edeceğim