GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İhsan Özbelge ÖZDURAN
YAZARLAR
3 Eylül 2022 Cumartesi

One Word Tweet…

Barış Günü diyerek kutladı yine 1 Eylül tarihini tüm dünya...

Barış kelimesi cümle içinde pek güzel kullanıldı yine… Evirerek çevirerek… 

Fakat… 

Hayatın akışı içinde, barış kelimesi ait olduğu yere oturtulamadı bir türlü ne yazık ki… 

Nazi Almanyası’nın Polonya'ya saldırması ile başlayan…

İnsanlık tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak adlandırılan…

İkinci Dünya Savaşının başladığı 1939 yılının 1 Eylül tarihi… 

Ve… Altı yıl süren İkinci Dünya Savaşı yılları.

Savaş boyunca seksen milyondan fazla insanın öldüğü, 

Milyonlarca Musevi’nin katledildiği Nazi soykırımı. 

Ve Atatürk’ün “tarafsızlık” politikasının izinden ayrılmayarak…

Tarafsızlığını koruyan ve müttefik ülkeler arasında yer alarak… 

Tüm baskılara rağmen savaşa katılmayan Türkiye Cumhuriyeti Devleti. 

Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nın bitkinliğini üzerinden atmaya çalışan bir milleti…

“Aç kaldınız ama babasız kalmadınız” diyerek…

Tekrar bir savaş ateşinin tam orta yerine düşmekten koruyan…

Savaş meydanlarının güçlü komutanı ve usta bir diplomat olan… 

T.C Devletinin ikinci Cumhur Reis’i, unutulmayacak büyük devlet adamı İsmet Paşa.  

Ve bugün yaşadığımız dünya ahvalinde… 

Şubat ayından bu yana yaklaşık altı aydır devam etmekte olan…

Binlerce insanın hayatını kaybettiği Ukrayna - Rusya savaşı.

Serin bir Eylül sabahının bana hatırlattıkları ile… 

1 Eylül tarihi “Dünya Barış Günü” olarak idrak ediliyorsa eğer.  

Her mecrada bir savaş halinin yaşandığı bu acımasız dünyada…

Barış hayali… Hayalden öteye geçerek  gerçek olur muydu bilemem… 

Lakin…

“Barış” kavramını sadece cümle içinde kullanmaktan öteye götürerek…

İnsan ilişkilerinden başlamak suretiyle…

Siyasetten, adaletten, ticarete kadar… Hayatın her alanına oturtabilirsek… 

Ve en samimi duygularla ağız dolusu barış diyerek haykırabilirsek..  
 
Ve de… “Barış” kavramını hayatın içinde layık olduğu yere taşıyabilirsek eğer…

Barış kavramını… “Savaşmama durumu” olarak algılayan beynim…

Tarihin kayıt altına aldığı savaş yıllarında yaşanmış olan acılarını…

Ancak, o anlamı çok büyük bir  tek kelime olan…  

“Barış” kavramı ile anlamlandırabiliyordu ancak… 


***

“Dünya Barış Günü”nün hemen ertesi gününde…

Ülke gündemine şöyle bir bakacak olursak…  

İktidar ortağı Devlet Bahçeli, “Sosyal medya denetim altına alınmalı”…

“Sosyal medya düzenlemesi kanunlaştırılmalıdır” diyerek demeç vermekte olsun… 

Hiç durmadan dönmekte olan bu koca Dünya’nın yeni gündemine oturuveren..

Sosyal medya platformlarından biri olan Twitter'da… 

“One word tweet” denilen tek kelimelik paylaşımlar viral oluvermişti birden bire… 

Bir çok kurum, kuruluş, şirket ve siyasetçilerin de… Bir tek kelime ile katıldığı bu akıma…

Cumhurbaşkanı Erdoğan… “Türkiye” kelimesi  ile katılırken…

Ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu…

“Zam” kelimesi ile tweet atıyor…

Maliye Bakanı Nureddin Nebati… “Işıltı” kelimesini paylaşırken…

Sağlık Bakanı Koca ise… “Sağlık” kelimesine vurgu yaparken…  

İzmir BB Başkanı Tunç Soyer ise… 

Yaklaşmakta olan kurtuluş günümüzü 

“Kurtuluş” kelimesi ile  karşılıyordu. 

*** 

Velev ki bu yazıyı yazmakta iken… “One word tweet” akımına kapılarak…

Ben de bir kelime paylaşıyor olsaydım eğer…

Dünyanın kabul ettiği büyük bir lider olan… M. Kemâl Atatürk’ün barışa vurgu yapan…

Ve barışın tüm dünya için vazgeçilmez bir değer olduğunu vurgulayan 

“Yurtta sulh cihanda sulh” Sözlerini aklımla ve yüreğimle özümseyerek…  

İnsanlığı huzura götürecek tek anlamlı kelime olan…  

“Sulh” kelimesini paylaşmış olurdum büyük bir gururla… 

Ne diyelim… 

BARIŞ ortak dilinin hakim olduğu…

Daha yaşanabilir bir dünya dileklerimiz daim olsun..