GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
31 Temmuz 2012 Salı

İzmir MYK’da yok. Çünkü…(2)

Flaş! Flaş! Flaş… Kurultay’da Parti Meclisi’ne 8 ismi seçtirmeyi başaran İzmir örgütü, MYK’da ‘sıfır’ çekti.

Şok. Şok. Şok… CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir’i parti tarihi boyunca ilk kez MYK dışı bıraktı.
 
Kılıçdaroğlu’nun A Takımı’na hiçbir İzmirliyi almaması başta İzmir olmak üzere yurtta, KKTC’de dış temsilciliklerde üzüntüyle karşılandı sayın seyirciler!
Hatta bazı İzmir örgütlerinde bayrakların yarıya indirildiği öğrenildi.
MYK şokunu üzerinden atamayan İzmir’de başta il örgütü olmak üzere bazı ilçelerde yas ilan edilirken bazı ilçelerde sahura kadar davul-zurna sesi duyuldu.
İzmir’in MYK dışı kalmasına üzülenlerden çok sevinenlerin de olması başta AK Parti olmak üzere rakip cenahta şaşkınlıkla karşılandı.
Hatta sayın seyirciler, organize ettikleri sahur programına katılmak için sokağa inen AK Partililerin, CHP’lilerin MYK kutlamalarından yükselen sesleri ‘ramazan davulu’ ile karıştırıp imsakten 1 saat önce sahur yaptığı iddia edildi.  
İsmini açıklamayan ama sözlerinden PM yarışında liste dışı kalanlardan biri olduğu anlaşılan bir izleyici, “Oh oldu, kurultayda sarı liste oyunuyla bizi dışarıda bırakmayı biliyorlardı’ derken yine ismini açıklamayan başka bir izleyici İl Başkanı Ali Engin’in kurultay sonrası oluşan fotoğrafı savunmak için kullandığı sözlerini hatırlatarak şöyle dedi:
‘Sayın Ali Engin kurultay sonrası oluşan PM listesini savunmak için ‘Hüseyin Saygılı kurultay öncesi 10 gün Ankara’da çalıştı. Diğerleri de çalışsaydı..’ demişti. Madem bu iş Ankara’da 10 gün çalışmakla oluyordu. O zaman Sayın Engin de kurultay sonrası Ankara’da kalsaydı da İzmir’in MYK dışı kalmasına mani olsaydı’
Sevgili seyirciler gördüğünüz gibi CHP’nin kalesi İzmir’de Kılıçdaroğlu’nun yeni MYK’sının şoku yaşanıyor. Bazıları üzüntüden bazıları sevinçten şoka girmiş ve hala çıkamamış durumdalar. Parti Meclisi’nin yüzde 14’ünü oluşturan İzmir’den 17 kişilik MYK’ya bir tane bile ‘koltuk ayrılmaması’nın ne anlama geldiğini anlamaya çalışan partililerin önemli bölümü; ‘Bu işin sorumlusu ‘sarı listeci’ Ali Engin’dir, hesap vermeli’ derken bazıları asıl sorumlunun PM Üyesi Alaattin Yüksel hatta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olduğunu iddia ediyor. İzmir’in CHP tarihi boyunca ilk kez MYK dışı kalmasında asıl sorumlunun kim olduğu konusunda partililer arasında zaman zaman tartışmaya dönüşen görüş ayrılıkları derinleşirken bir ilçe örgütündeki tartışmanın ‘disiplin kuruluna’ havale edilebileceği söyleniyor.
**
Sayın seyirciler İzmir’in MYK dışı kalmasıyla CHP örgütünde en çok sorulan soru ise şu…
“Peki, bu durumda İzmir’in siyasi patronu kim?”
İşte sayın seyirciler yeni tabloda bu soruya yanıt bulmak hiç de kolay değil…
Kılıçdaroğlu ne demek istemişti?
Bu tablonun yerel seçimlere etkisi nasıl olacak?
İzmirliler genel merkeze gittiklerinde kimlerin eline düşecek?
Ve dahası genel merkezle İzmir örgütü arasındaki siyasi köprü kim olacak?

Yukarıdaki haber metninin yüzde 90’ı doğru da olsa…
İşin gırgırı bir yana…
Asıl soru bu. İzmir örgütüyle Ankara arasındaki siyasi köprü kim olacak?
Kılıçdaroğlu’nun İstanbul kokan MYK’sının İzmir’e ne faydası olacak ya da?
 
Dün de altını çizdiğim gibi Denizli Milletvekili Adnan Keskin’in ‘2. adam konumuna’ getirilmesi anlamlı. Ama CHP’nin kalesi İzmir’in dışarıda bırakılmasının hiçbir açıklaması yok. Ne sarı listeyle açıklanabilir bu tablo ne de denge siyasetiyle…
AK Parti’nin kabinenin en etkili bakanları Binali Yıldırım ve Ertuğrul Günay’la siyasi kuşatmaya aldığı CHP’nin kalesinin genel merkezdeki 17 koltuktan birinde olmaması neresinden bakarsanız bakın, talihsizliktir.
Kılıçdaroğlu’nun hatasından bir an evvel dönerek önümüzdeki günlerde şu veya bu şekilde PM’ye aldığı İzmirlilerden birkaçını MYK’da da alarak durumu düzeltmesi gerekmektedir.
Akl-ı selim partililerin görüşü böyle…
*
Ankara’dan arayan CHP’nin dününde önemli görevlerde bulunmuş bir eski milletvekili şöyle diyor: İzmir gibi Türkiye’nin 3. büyük kentinin CHP genel merkezinde temsilcisiz kalmasının izahı olamaz. Baykal dönemlerinde 13 koltuklu MYK’da çoğunlukla 2 isimle temsil edilen İzmir’in gelinen noktada ‘sıfır’ çekmesinin anlatılabilir, açıklanabilir tarafı yoktur. İzmir, Türkiye’nin 3. büyük kenti olmaktan öte CHP penceresinden bakıldığında 1. kentidir çünkü.
Yerel seçimlerde CHP’ye 29 ilçe ve Büyükşehir’i vermiş, il genel meclisinde yüzde 50 oy almasını sağlamıştır İzmir.  Ve Kurultay’da Parti Meclisi’nin 7-8 koltuğu İzmirliler doldurmuştur. Şimdi tutacaksınız İzmirli 8 siyasetçiyi 17 koltuklu MYK’ya almayacaksınız.
PM iki ayda bir, MYK ise en az haftada bir toplanır.
Dahası ülkeyi kritik seçimlerin beklediği şu dönemde İzmir gibi CHP açısından ‘başkent sayılabilecek’ bir kente sıcak siyaset yapacak, genel merkezle her dakika bağ kuracak birinin olmaması düşünülemez. Düşünülmüşse bu çok büyük bir hatadır.
Bu isimlerin kim olduğu ya da olacağı ayrı bir tartışma konusudur.
Beğenirsiniz, beğenmezsiniz. Alaattin Yüksel ve arkadaşları İl kongresinde İzmir’i Kılıçdaroğlu’na ‘sorunsuz’ getirmeyi başarmıştır. Siyasette önemli olan budur. Ya da İzmirli Alaattin Yüksel’in tercih edilen 17 kişiden ne eksiği vardır? CHP Genel Başkanı Kurultay’da sağlayamadığı parti içi dengeyi MYK’da sağlamaya çalışmakla daha büyük bir hata yapmıştır.
Siyasete ömrünü vermiş bu ismin anlattıklarından sonra hak vermemek elde değil.
Evet, PM’ ye seçilen İzmirlilerin ekipsel dengelerine baktığımızda ortada ciddi bir rahatsızlığın olduğu muhakkak. Ama bu rahatsızlığın MYK’yla dengelenmeye çalışılması daha büyük bir sarsıntıya yol açtı. Yerel seçim öncesi siyasi istikrara her zamankinden fazla ihtiyacı olan İzmir’de bu MYK tablosu istikrarsızlığı tetikleyecektir.
Kimileri Kılıçdaroğlu’nun MYK hamlesiyle asıl mesajın Kocaoğlu’na verilmek istendiğini düşünüyor. Kurultay öncesi Kılıçdaroğlu’na medya üzerinden PM uyarısı yapan ve ‘Yerel seçimde yüzde 90 adayım’ diyerek bir anlamda ‘genel başkan’ iradesini hiçe saydığı iddia edilen Kocaoğlu’nun siyaseten kulağının çekilmek istendiğini anlatıyor bu grup.
Hatta daha da ileri gidip Yüksel-Kocaoğlu ekibinin bir sonraki hedefinin ‘genel merkez’ olduğu Kılıçdaroğlu’nun bu durumu görüp erken önlem aldığını iddia edenler bile var.
Sebebi her ne olursa olsun, sonuçları itibariyle belki de Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu da tartışmaya açacak yerel seçim öncesi İzmir’e dış kapının mandalı muamelesi yapması hoş ve doğru olmadı. Anlaşılan o ki, Kılıçdaroğlu’nun MYK hamlesi kentte uzun bir süre daha konuşulacak. Konuşuldukça bizler de yorumlamaya devam edeceğiz.
Bugünlük bu kadar…