İşaret parmaklarını istedikleri kadar sallasınlar.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, “1 Kasım’daki seçimlerde de 7 Haziran’daki sonuçlara benzer bir tablo çıkarsa ufukta yeni bir seçim olduğunu” telaffuz etsin istediği kadar…
TBMM Başkanı Yılmaz, “Eğer koalisyonlara bu ülkeyi muhtaç ederseniz o zaman evlatlarınıza iş bulabilmek zor olur. Engellimize bakabilmek çok zor olur. Yoksulumuza kömür dağıtabilmek çok zor olur. Yeşil kartlımıza ilacını vermek çok zor olur. Evlatlarımıza yeni iş yeri açabilmek de çok zor olur” sözleriyle tehditkar sözler sarf etsin…
Başbakan, 90’lı yılların gulyabanisi ‘Beyaz Toros’ların yeniden ortaya çıkabileceği’ korkusunu salsın, aba altından sopa göstersin istediği kadar…
Anketler yine/yeniden ‘koalisyon’ diyor.
Yakın geçmişte CHP’nin ‘amanın şeriat gelecek’ tehdidi ne kadar işe yaradıysa, AKP’nin ‘bizi tek başımıza iktidar yapmazsanız, iş de yok, aş da yok, kömür de yok, ilaç da yok; üstelik yargısız infazlar sizi bekliyor’ tehditleri de o kadar işe yarayacak görünüyor. Özeti bu.
1 Kasım’a sayılı günler, sayılı saatler kala, alabildiğine heyecansız, 7 Haziran benzeri bir tablo beklendiği için endişeli/karamsar bir ruh hali içinde sandığa gitmeyi beklerken, anket şirketlerinin son tespitleri de birer ikişer önümüze düşmeye başlıyor. Kurd Tek Kamuoyu Araştırma Merkezi’nin son kamuoyu yoklaması mesela.
Muhtemelen adını daha önce duymadığınız bu şirketin merkezi Erbil, sahibi de iş adamı Rojhan Çetinkaya. Kurd Tek, 7 Haziran seçimlerine yaklaşık bir hafta kala yaptıkları anketin sonuçlarını şöyle açıklamıştı:
AKP yüzde 40.20, CHP 26 .30 MHP 17.01, HDP 12. 89...
Yurtdışı oyları da hesaba katılarak açıklanan bu anketten bir hafta sonra açılan sandıklardan çıkan sonuç, “AKP yüzde 40.87, CHP 24.95, MHP 16.29, HDP 13.12” olmuştu...
30 Mart yerel seçimlerini neredeyse bire bir tutturan, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Çetinkaya’nın ifadesiyle ‘biraz fazla yanılan(!)’ Kurd Tek Kamuoyu Araştırma Merkezi, anket sonuçlarını “Erdoğan yüzde 50.25, İhsanoğlu yüzde 38.90, Demirtaş yüzde 10.85” olarak duyurmuştu...
Çıkan sonuç ise; ‘Erdoğan yüzde 51,79, İhsanoğlu yüzde 38,44, Selahattin Demirtaş yüzde 9,76’ydı. ‘Biraz fazla yanıldık’ denilen sapma buydu!
Diyarbakır'da da bir şubesi bulunan Kurd Tek Kamuoyu Araştırma Merkezi’nin 1 Kasım seçimine ilişkin yaptığı ilk anket çalışması 2-15 Eylül tarihleri arasını kapsıyordu. 16'sı büyükşehir, toplam 29 kentte, 5348 seçmenle yüz yüze gerçekleştirilmiş bu ankette ortaya çıkan sonuç şuydu:
AKP yüzde 38.48, CHP yüzde 26.66, MHP yüzde 17.52, HDP 14.59, diğer 2.75...
1 Kasım seçimlerine ilişkin son anketi de paylaşan Kurd Tek, 17-21 Ekim tarihleri arasında yaptığı çalışmayı, 32 kentte, 2592 denekle yüz yüze ve telefon mülakatları ile gerçekleştirmiş. Artı-eksi iki puan yanılma payı olan bu anket çalışmasına göre AKP ve MHP oyları düşüyor, CHP ve HDP oyları yükseliyor.
Son ankete göre AKP'nin 7 Haziran'da aldığı 40.66 oy, 39.10'a iniyor.
Belirgin bir düşüş yaşayan bir diğer parti de MHP. Oyları 16.45'ten 14.36'ya düşüyor.
En çok oy artışı CHP'de görülüyor. 25.13 olan CHP oyları 1 Kasım'da 28.14'e çıkıyor.
7 Haziran'a göre oylarını arttıran bir başka parti de HDP. 12.96'dan 14.21'e yükseliyor.
Bu anket sonuçlarına göre AKP'nin ve MHP'nin çıkartacakları milletvekili sayısında da düşüş var. AKP'nin 7 Haziran'da 258 olan milletvekili sayısı 251'e, MHP'nin 80 olan milletvekili sayısı da 66'ya iniyor.
CHP 132 olan milletvekili sayısını 1 Kasım'da 149'a, HDP de 80'den 84'e çıkartıyor.
Başka bir ifadeyle, HDP'nin vekil sayısı arttıkça AKP'nin vekil sayısı düşüyor
Çetinkaya’nın rakamlar ve gözlemlere dayanarak partilere yönelik dip notları da var. Şöyle diyor:
“En istikrarlı seçmen HDP’de. Ülkenin batısında kısmen kaybettiği oyları Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden gelen oylar ile geri kazanmakta.
MHP seçmeninin kafası her zamankinden daha fazla karışık.
AKP, özellikle Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde ciddi bir kan kaybı yaşıyor, buna karşılık Orta Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde oylarını biraz yükseltmiş görünüyor.
Dış politikada ve ekonomideki kötü gidiş CHP'ye olan ilgiyi arttırmış. Araştırmaya göre CHP MHP'den 1,5-2 puan alıyor.”
Son 25 günde TRT, seçim yayınlarında AKP'ye 30 saat, Erdoğan'a 29 saat, CHP'ye 5 saat, MHP'ye 1 saat 10 dakika, HDP'ye 18 dakika süre ayırsa da...
TRT'nin de dahil olduğu 12 televizyon kanalının canlı yayınlarında ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 138 saat, AKP'ye 238 saat, CHP'ye 21 saat ve HDP'ye 6 saat yer verilse de..
Sadece sınır ötesinden gelen bu anket değil, işi yardakçılığa vardırmayan, manipülatörlüğe soyunmayan tüm araştırma şirketlerinin sonucu; bu adaletsiz ve eşitlikten uzak yarışta, “AKP’nin ipi tek başına göğüsleyemeyeceğine” işaret ediyor.
Vatandaşın ‘ülkeyi birlikte yönetin’ kararında ısrarlı olduğunu;
Koalisyondan, ‘AKP’nin tek başına iktidar olmasından daha az korktuğunu’ gösteriyor.
Bir dostun ifadesiyle, halkın ‘daha fazla demokrasi’ mi yoksa ‘istibdat’ mı isteyip istemediğine sayılı günler kaldı.
Sonuçlara göre enseyi karartıp karartmayacağımız da belli olacak, sıkalım dişimizi…