GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
27 Ekim 2011 Perşembe

Bölgesel lider olmak!

Türkiye bölgesinde lider ülke olmak yolunda emin adımlarla ilerken, bölgesel güç siyaseti sonuçlarını vermeye başladı.
Önce, 5’i polis, ikisi çocuk 9 şehit; ertesi gün, 24 şehit, 18 yaralı. Ve deprem gerçeği.
Teröristler, ABD himayesindeki Kuzey Irak’tan geliyor, saldırıyor, geri dönüyorlar.
Muhtemelen, İran ve Suriye de devreye girmiş durumda.
 
Cumhurbaşkanımız, intikamımızın çok büyük olacağını söylüyor.
Başbakanımız, uluslararası hukukun öngördüğü koşullar içinde teröristlere gereken cevabın verileceğini söylüyor.
Başbakan yardımcısı Arınç, Tanrı’dan, en kısa sürede teröristleri helak etmesini istiyor.
Bölgesel güce yakışır tutarlılık ve söylem birliği içinde, devletimizin terörle nasıl mücadele ettiğini bu demeçlerle öğrenmiş olduk. İçimize su serpildi.
 
Büyük başın derdi büyük oluyor…
Neyse ki, Türkiye “emperyal güç” olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Yeni Osmanlı Yiğit Bulut’un yaptığı açıklamaya göre bu yeni yapılanma, “emperyal ama emperyalist değil!” Emperyal bir yapı oluşacak, fakat tövbe sömürmeyecek!..
Çekemeyenler çatlasın!
Bir de “Emperyal Güç”ün başına “Demokratik” eklerlerse tadından geçilmez. Demokratik Emperyal vs..
 
Bölgesel liderimiz uyardı: PKK’ya yardım edenler, Türkiye Cumhuriyeti’nin nefesini ensesinde hissedecek...
ABD, AB, İran, Irak, Suriye, İsrail ve bilumum gafiller kollasınlar kendilerini…
Öte yandan, ABD, AB, Japonya, Kanada ve İsrail tarafından terörist ilan edilen Hamas, bölgesel liderliğini ilan eden Türk hükümetinin himayesini hissedecek…
Bakalım, Hamas’ı kontrol eden İran ne hissedecek!
 
Yeni bölgesel gücün ve dahi emperyal oluşumun demokrat, insan hak ve özgürlüklerine, basın özgürlüğüne saygılı karakterinden benim hiç kuşkum yok. Mal meydanda.
Benim tek itirazım, Porsche marka arabalarımızın bizlere çok görülmesi…
Koskoca bölgesel gücün, teğet geçip duran bir kriz yüzünden halkını Porsche arabalarından mahrum bırakması hiç yakışık almadı.
 
Müstakbel emperyal gücün “Yeni Osmanlı” dahilerinin insanda hayranlık uyandıran bir çok önemli özelliği var. Beni en çok etkileyen önemli özellikleri, yoktan var etme potansiyelleri ve yarattıkları mucizelerdir.
Mesela, ürettiğinden fazla tüketen, endüstrisi geri, ileri teknoloji üretemeyen bir ekonomiden, “Bölgesel ve dahi Emperyal Güç” yaratma potansiyelini çok etkileyici buluyorum.
Bu mucize gibi gelişme, dünyada hayırlara vesile olacak; bölgemizdeki bütün ülkeleri sömürmeden yöneteceğiz…
Ben, sağlanan bu gelişmenin ne denli gerçek olduğunu, açlıktan ölen Afrikalı çocukları yerinde görmek ve yardım yapmak için Somali’ye gittiklerinde, havaalanında Ajda Pekkan, Sertap Erener, Nihat Doğan’ı Afrikalı kadınlarla çalıp söylerken görünce, anlamıştım. Açlıktan ölmekte olan insanları nasıl canlandırıp oynattıklarına ekranlarda  herkes tanık oldu.
Bu sağlam ekip bizde varken daha ne mucizeler yaratırız…
Asya, Afrika, Ortadoğu, Balkanlar; bekle bizi geliyoruz! Yeni Osmanlılar gelecek, bütün dertleriniz son bulacak.
 
Dokuz yılda bölgesel güç olduk. Önümüzdeki on yıl içinde de emperyal güç olacağız…
Bundan iyisi Şam’da kayısı.
 
NOT. Van depreminde bölgesel güç büyük devletimiz sapır sapır döküldü.
Dışişleri Bakanı reddediyor ama maalesef başlangıçta dünyadan gelen yardım önerileri geri çevrilmiş. Büyük devlet olmanın gereği değildi bu gurur.
Ayrıca, Bülent Arınç gibi bir dindarın beddua etmesi hiç yakışık almadı. Tanrı, “en kısa sürede helak etmeye” Van’dan başladı… Ne olacak şimdi!