Grup Gündoğarken’in şarkısının unutulmaz sözleri… Ankara’dan abim gelmiş, evde bir bayram havası…
Şu sıralar siyasetçilerin dillerine pelesenk bu sözler. Ama Ankara’dan gelen abiler ‘evde bayram havası’ yaratmıyor. Aksine matem havası yaşatıyor.
Ankara’dan gelen her abi/abla İzmir’den bir abinin gitmesi anlamına geliyor da ondan…
Malum CHP’de en fazla ‘Deve-Kuş-una’ benzetilen bir ön seçim süreci var. Tabanın baskısı sonuç vermez ve de bir düzeltme yapılmazsa her iki seçim bölgesinde 1,3 ve 5. sıralar Ankara’dan gelecek. Peki, kim gelecek? İşte bu sorunun yanıtı çok daha önemli…
Gönül ister ki Ankara’dan gelenler de İzmirli olsun!
İzmir’i bilen, tanıyan, kentin yapısına/dokusuna uygun olsun.
Ama ‘kalesi İzmir’e’ MYK’sında yer vermeyen anlayış, bu konuda hassas davranır mı?
İşte o konuda biraz soru işareti var doğrusu.
Kulislere göz atıyoruz.
Kılıçdaroğlu kimi yazar İzmir’in kontenjan listelerine?
TBMM Başkan Vekili Güldal Mumcu’nun üçüncü dönem için de şanslı olduğu yorumları yapılıyor. Ama Mumcu’nun Ankara’ya kaydırılma ihtimali de göz ardı edilmiyor. Listelerin başına kadın yazma kararı alan Kılıçdaroğlu’nun ekonomi prensesi Selin Sayek Böke’yi İzmir’den yazma ihtimali var.
Hatta Böke’nin AK Parti’den adaylık başvurusu yapan Borsa İstanbul’un başındaki İbrahim Turhan’a iyi bir alternatif olacağı yorumları da yapılıyor.
Şafak Pavey meselesi var bir de…
Kulislerde adı öyle bir dolaşıyor ki, normalde ithal adaya karşı duranların bile yelkenlerini suya indirdiği bir aday Pavey… İzmir’in EXPO yarışındaki yüzlerinden biri olan ve yaptığı etkili konuşmayla kentte ses getiren Pavey, gelinen noktada örgütün/adayların arzuladığı bir adaya dönüşmeye başladı.
Keşke Şafak Pavey gelse…
Gelecekse Pavey gibi sürükleyici bir aday gelsin…
‘Şafak Pavey’i istiyoruz’ diyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
Doğrusu ben de İzmir’i ‘Güneşin gözlerini kamaştıran şehir’ diye tanımlayan Pavey’in kentin kısa sürede bağrına basacağı bir aday olacağını düşünüyorum. Pavey’i isteyenler onun sürükleyici gücüyle bir vekil fazla çıkarmanın derdinde tabi ki…
Pavey’le görüştüm. Yanıtı tam da beklediğim gibi oldu, “İç güvenlik paketini görüştüğümüz bu süreçte ülke meseleleri dururken adaylıkla ilgili yorum yapmayı doğru bulmuyorum” dedi.
Kontenjan adayı olarak kulislerde EGİAD Başkanı Seda Kaya ile PM Üyesi Elfin Tataroğlu’nun da adı dolaşıyor ayrıca… Daha önce de söyledik.
Ankara her ne kadar 6 kontenjan kullanacaksa da bunun 4’ü İzmirli olmak zorunda.
Öyle yarım yamalak, kıyıdan-köşeden değil… Harbi İzmirlilerden söz ediyorum.
Peki, kim bu şanslı İzmirliler?
Listenin başına yazılacak 2 kontenjanın dışarıdan geleceğini (Mumcu-Böke-Pavey-Kaya-Tataroğlu gibi) hesaba katarsak, Ankara’dan İzmir ’e üçüncü bir yabancının gelme ihtimali azalır.
Gerçi bu beşliden ‘yabancı’ statüsünde sadece iki isim var. Selin Sayek Böke ve Şafak Pavey…
Eğer listelerin başına bu iki isim yazılırsa bu durum AİHM Yargıcı Rıza Türmen’i üçüncü yabancı durumuna düşürür ki; o da onun adaylığını tehlikeye atacaktır.
Kalan kontenjanlar İzmir’den ön seçime girmeyecek olan siyasetçiler olabilir.
Mesela Aytun Çıray… CHP’ye kısa sürede adapte olan hatta son dönem İzmir’in siyasi patronajlığında perde gerisinde etkili olan Dr. Çıray, CHP’den ön seçime katılmayacaktır. Ön seçim kültürüne yabancı değildir. Aksine yıllarca merkez sağda ön seçim tecrübesi yaşamış, sandıktan çıkmayı da başarmış bir siyasetçidir. Ancak söz konusu olan CHP’de ön seçim olduğu için, Çıray bu riski göze alamayabilir.
Kaderini kendisini CHP’ye taşıyan Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na bırakma ihtimali ve de listelere yazılma ihtimali yüksektir. Yine son süreçte Kılıçdaroğlu’na yakın ve mühim görevler alan Erdal Aksünger’in listeye ‘kontenjandan’ girme ihtimali yadsınamaz.
Tabi ki sürpriz kontenjan adaylarına da hazır olmak lazım... Örneğin Mustafa Balbay’ın durumu ne olacak? Memleketi Aydın’a yahut Ankara’ya gönderilme ihtimali yüksek görünüyor. Ama İzmir’de kalırsa ona da şaşırmamak gerekiyor. Gazeteci Tuncay Özkan’ın da gönlünden İzmir’i geçirdiği bir dönem konuşulmuştu. Ön seçim konusunda kafası net olmayanlardan Milletvekili Mehmet Ali Susam’ın da kontenjandan başvurması halinde yazılması olasıdır.
Tabi ki CHP’ye dair daha çok şey söylemek için 24 Şubat Salı’yı beklemek lazım.
Çünkü o tarihte kimin ön seçim için kimin de kontenjan için başvurduğunu görmüş olacağız.
Gelelim AK Parti’ye…
Borsa İstanbul’un Başkanı İbrahim Turhan için ‘Saray’dan sinyal almasa yola çıkmazdı’ yorumları ağır basıyor. Çok sayıda kamu görevlisinin AK Parti’den adaylığı söz konusu… Beylik ve de dolu laflar etseler de bir kısmının derdinin terfi olduğu biliniyor.
Aynı yorum Binali Yıldırım’ın Danışmanı, akrabası ve de yakın çalışma arkadaşı Ömer Sertbaş için de var. Hatta Sertbaş’ın sırasının bile belli olduğu değerlendiriliyor.
Süleyman Soylu’dan Mehmet Müezzinoğlu’na hatta Su Bakanı Veysel Eroğlu’na kadar bir dizi ‘sürükleyici’ isimden de söz etmek mümkün…
Ama ben bu isimlerin listeleri sürükleyecek güçte olduklarını sanmıyorum.
Yani 2011’deki Binali Yıldırım-Ertuğrul Günay sinerjisine ulaşmaları mümkün görünmüyor bana…
Bu hissiyatımın onlardan ve de konjonktürden kaynaklı sebepleri var tabi ki.
Sağlık Müdürü Bedia Hanım’a şans tanıyanlar da var tabi ki.
Mevcutlardan Ali Aşlık, Aydın Şengül, Hamza Dağ’a banko gözüyle bakanlar ağırlıkta.
Nesrin Ulema ve İlknur Denizli’nin de yeniden liste şansı bulmaları mümkün görünüyor.
Ama Nükhet Hotar’ın da ‘Saray’dan gelecek listede banko yer aldığı değerlendirmesi yapılıyor.
Kadın aday kervana her an kentte saha çalışmaları yapmaya başlayan Yeni Asır Genel Yayın Yönetmeni Şebnem Bursalı da katılabilir. Bursalı’nın memleketi Aydın’dan da adı geçiyor.
Necip Kalkan, Tevfik Ensari gibi stratejik anlamlar içeren Atilla Kaya, Kerem Ali Sürekli, Ömer Cihat Akay, Rahmi Taştan gibi teşkilat emekçileri var.
Başvurması halinde Necip Nasır’ın da ‘stratejik aday’ olarak değerlendirilme ihtimali var.
MÜSİAD Eski Başkanı ve BMC CEO’su Cemal Öztürk, adaylık kararı verdi. Öztürk’ün de listelerde yer bulma ihtimali yüksek…
Önceki dönemin flaş kabine adaylarından SOCAR Türkiye Başkanı Kenan Yavuz’un bu kez başvuru yapması beklenmiyor. Ancak kabinede olası bir ‘enerji bakanı’ ihtiyacına her an cevap olma ihtimali yok sayılmıyor.
Denizli’de yer bulamamış olacak ki Eski Bakın Selma Aliye Kavaf’ın İzmir 1. Bölge’den başvurduğu, Eski Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun da aynı bölgeden ‘stratejik aday’ olarak değerlendirilme ihtimali konuşuluyor. Rumeli cephesinde de ilginç isimler var.
Rıfat Sait var gücüyle Balkanlar’dan bastırırken İbrahim Dönertaş derinden hamlelerle o cephenin adayı olmaya çalışıyor. Doğrusu Ömür Şanlı’nın başvurmaması da Dönertaş’ın şansını biraz olsun artıyor sanki.
DEVAM EDECEK…