GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
18 Şubat 2010 Perşembe

15. Asır’’dan günümüze CHP’…

2005 yılında çalıştığım haftalık Kent gazetesinde yazdığım bir yazıyı, güncelliğini koruduğu için bugün buraya koymayı planlamıştım.’¶
Ama unuttuğum minik bir ayrıntı vardı. Kent gazetesi internet ortamında yayın yapmamıştı, dolayısıyla benim o yazıya ulaşmam, evde kimbilir nerelere tıkıştırdığım gazeteleri bulmamla mümkün olabilirdi. Olmadı.
Olsaydı, bugün hiç zahmet etmeden, hiçbir çaba sarfetmeden, olay üç aşağı beş yukarı aynı olduğu için, yazı yazmaktan bir gün firar etmiş olacaktım. Ayrıca, ’“CHP işte budur. ’‘Copy paste’’ bir partidir. Ben de bugün sayelerinde ’‘kopyala-yapıştır’’ yaptım’” diyecektim.
 
Hangi cümleleri kurmuştum, CHP’’ye nasıl verip veriştirmiştim, hatırlamıyorum tabii. Hatırladığım, bugün CHP İzmir Milletvekili olan Selçuk Ayhan’’a, o günlerde CHP İzmir İl Başkanlığı’’na aday olduğunda, yapılanlarla ilgili olduğuydu.
Selçuk Ayhan’’ı İzmir il örgütünün başında görmek istemeyen muhterem Baykal, Alaaddin Yüksel’’i görevden aldıktan sonra atadığı askeri Ekrem Bulgun’’un seçilmesi için işaret vermiş, İzmir milletvekili askerlerini de Menemen testisi misali, Bulgun’’un yanına dizdirmişti.
Sonuç, Bulgun ve elbette asıl olarak Baykal için hüsranla sonuçlanmış; bu, antinin de antisi demokratik müdahale(!), örgütte ters tepip süreç, ’‘Baykal’’a rağmen’’ il başkan adayı olan Selçuk Ayhan lehine işlemişti.
İkinci öldürücü darbeden korktuğundan olsa gerek, Baykal o seçimi iptal ettirmemişti.
O yıllardaki sonucun, uzun vadede iki galibi oldu sonrasında. Selçuk Ayhan, Genel Başkanı’’na sonuna kadar bağlı olduğunu kanıtladı, bağlılığının ödülünü de ’‘İzmir Milletvekili adayı’’ yapılarak aldı.
O gün bugündür, ikisinin bağlılıklarına bir helal da gelmedi’…
 
 
Bugüne gelince’… 5 yıl önce CHP İzmir İl Başkanlığı seçiminde yaşananların, bir başka sürümünü izliyoruz.
Benim gibi CHP’’ye göz ucu ile bakanlar bile ’‘ekmeğe sürecek peynir kadar bile akıl yok mu bunlarda’’ diye soruyor işte.
’“İlçelerdeki seçimleri birbirlerinin kafalarını gözlerini yara yara bitirdiler, il başkanlığı seçimlerini de tamamlayıp hayırlısıyla kentin/memleketin yarasına parmak basacaklar’” diye beklerken; Baykal’’ın şapkasından çıka çıka, mevcut il başkanına ’‘sen aday olma’’ diye mesaj göndermek çıktı. Üstelik bu mesajın postacısı da, geçmiş dönemde benzer bir Vandallık kendisine yapılmış Selçuk Ayhan oldu.
Selçuk Ayhan için ’‘postacılık’’ görevi Genel Başkanı tarafından verildiği için, ’‘onurlu’’ bir görev gibi algılanmış olabilir. Ama benim cephemden bakıldığı zaman, ortada onurla anılacak bir durum görülmemektedir. Ne gördüğümü ise yazmayayım daha iyi’…
 
 
Yazımın başında Selçuk Ayhan ile Rıfat Nalbantoğlu benzerliğini, Baykal’’ın anti-demokratik müdahalesi anlamında kurmuştum.
Bugün gelinen sonuçta görülüyor ki, Ayhan ile Nalbantoğlu’’nun kişilikleri arasında, hiçbir benzerlik yok.
CHP içinde politika yapmakta sonuna kadar direnen ve siyaset oyununu Baykal’’ın kurallarıyla oynayan Ayhan, bunun ödülünü İzmir Milletvekili olarak görmekten mutlu. Nalbantoğlu ise, anladığım kadarıyla, ’‘ruhunda daha fazla vereceği taviz olmayacağını’’ anlayan insanların yapacağını yapıp ’‘buyrun, siz oynayın. Topu ister taca atın, ister faul yapın, ister ofsayttan filelere gönderin, ben yokum’” dedi.
’‘Ne haliniz varsa görün’’ün şık ambalajlı okunuşu ile durumu kamuoyuna duyurdu.
Vaziyet bu işte.
Memleketin tepesinde kıyamet kopuyor’…
CHP, her iki kişiden birinin oyunu aldığı tek kalesi olan İzmir’’de, seçmenine şık(!) falsolu vuruşlar gösteriyor.
 
15. Asır ’‘ahlak ve tasavvuf’’ şairi, Akşemsettin’’in öğrencisi Mısırlı Abdurrahim Karahisari, boşuna dememiş politikacılar için:
’“Nice diyem size, sizde derd yok.
Bu zaman ahir zamandur merd yok.’”
 
15. Asır’’dan bu yana değişen bir şey yok yani. CHP’’de de’…