GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
23 Ocak 2024 Salı

'Var mısınız?'

Aslında…

İki kelimeden oluşur o müthiş soru…

Biraz “heyecan” veren…

Çokça “kendine güveni” hatırlatan…

Aslında en fazla da…

Karşıdakine…

Şaşırtmadan “Güç Testi” yaptıran…

Kıpırdatan…

Kalplerin “güm güm” atmasına neden olan…

Şahane bir soru cümlesidir:

“Var mısın?”

Doğruyu söylemek gerekirse…

Bizim memlekette “yürek atışları” karşılıklıdır…

Ritm arkadan gelse de…

Sorduğunuz sorunun muhatabı…

Cesaretin “kırıntısı”nı bile taşısa…

Dayanamaz…

Hançeresinden yükselen en güçlü sesle karşılık verir:

“Varım!”

***

Bu “Cesaret Testi” dün siyaseten…

İzmir’in Cumhuriyet Meydanı’nda yaşandı…

Başkan Tunç Soyer

İZSU’nun hayata geçirdiği…

Tamamı 28 Milyar TL.’ye mal olacak…

“Büyük Altyapı Yatırımı”nın toplu açılışında…

Yalnız İzmir’e değil…

Ankara’ya da anlamlı bir mesaj yolladı…

Dikkat çekti…

Yüzlerce hemşehrisinin karşısında…

Kapılarını kapatmış(!) hafızaları uyandırdı:

“İlk sözümüzde… Son sözümüzde… Son nefesimizde İzmir! Benimle birlikte yola devam etmeye var mısınız?”

Bu soru…

Alkış tufanına tutuldu…

İzmirliler mesajı almıştı…

Darısı(*)

Ankara’nın başına dileği seslendirildi…

***

Müthiş “anlamlı ve nazik” bir mesaj da Ankara’ya:

“Bu şehir (İzmir) kendi gücü ile yükselmeye, kendi direnci ile ayakta kalmaya devam edecek… Bunu kimse merak etmesin…”

Bu cümle…

En az…

“Var mısınız?” sorusu kadar anlamlı…

Neden?

Çünkü, tam o sırada…

Bir pankart açılıyor kalabalığın üstünde:

“İzmir Tunç'tur, Tunç kalacak…”

***

Ve…

İzmir’in Reisi’nden…

Beklenen final…

Açık… Net… Yakınmasız… Onurlu…

Ve dahi…

Etkili…

Büyük olasılıkla…

İlk kez söylüyor ve belli ki bi’daha seslendirmeyecek…

Yazın bi’kenara:

“Beş yıldır İzmirli hemşehrilerim için canla, başla, aşkla çalıştım… 4,5 milyon İzmirli’nin geleceği çalınmasın diye mücadele ettim... Bir yandan geçmişin halı altına süpürülmüş meselelerini çözmeye bir yandan da bu şehri ganimet olarak görenlerin oyununu bozmaya çalıştım… Cennet şehrimize göz diken rantiyecilerle kavga ettim… Çünkü biz gücümüzü güzel İzmirimiz’in temiz kalpli insanlarından alıyoruz… Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan yürüyoruz... İzmir daima kendi kaderini belirleyen demokrasinin en kuvvetli kalesidir… Bu şehir kendi gücü ile yükselmeye, kendi direnci ile ayakta kalmaya devam edecektir…”

***

Bitti mi?

Hayır…

İki üç satır da “bizim aile”den olsun” finalde…

“Peki, Tunç Soyer dün Cumhuriyet Meydanı’nda ne yapmaya çalışıyordu?”

Bu sorunun cevabı…

SonSöz TV’nin…

Dünkü canlı yayın konuğu…

Gazeteci – Araştırmacı ve “Bir TV” Genel Müdürü Ümit Yaldız’dan geldi:

“Ankara’daki rakiplerinin ya da birilerinin oluşturduğu (İzmir’de Tunç Soyer yok!) değerlendirmesini boşa çıkarmaya çalışıyor… Meydanlara insan topluyor… (Kentte karşılığı yok) gibi birtakım değerlendirmeler var... Kendisi de, (İzmir’de ben varım) demeye çalışıyor…”

***

Türkçe’de…

Çok tutulan bir deyim var: “Ağzı olan konuşuyor” derler…

Tam anlamı şu:

“Konuyla ilgisi olmayan, bilir bilmez herkesin söyleyecek sözü var!”

Çok doğru…

Sandık başına gitmeye…

Bugün itibarıyla…

“67 gün” gün kalmış…

Her kafadan bir ses çıkıyor…

Başta İzmir olmak üzere…

Hala “adaylığı belli olmayan” listeler dolusu aday adayı ismi var…

Tamam…

“Acele işe Şeytan karışır!” özlü sözü çok geçerlidir ama…

Şu ayrıntıya dikkat!

CHP’nin…

Topu topu kaç Büyükşehir Belediye Başkanı var?

Cevap: 11 başkan…

Kaçının adı açıklandı?

Sekiz…

Geriye kaç başkan adayı kalmış?

Üç…

Kim onlar?

Muhittin Böcek (Antalya), Muğla’da Osman Gürün veda etti yerini kim dolduracak belli değil ve bir de Tunç Soyer (İzmir)…

CHP’nin Çatı Katı biraz hızlansa iyi olacak!

***

Bitiriyoruz…

Minik bir ayrıntı:

Hani, biz “İzmir’in adayı neden açıklanmıyor?” derken…

Meğer…

Tunç Soyer’in adı…

Beş yıl önce…

Neredeyse bu günlerde (28 Ocak’ta) seslendirilmiş…

Yani…

Geçmişle karşılaştırırsak…

CHP Çatısı’nın…

Bu hassas konuda karar vermek için “beş günü” daha var…

Tamam, ince eleyip sık dokumak…

Bize atalarımızdan miras…

Ancak…

Adaylığı ilan edilen müstakbel başkanlara da…

“Kendilerini anlatma zamanı bırakılması” gerekiyor…

Yanlış mı?

Nokta…

(*)Darısı: “Umarım, inşallah…”

Sonsöz: “İnsanı gördüklerinden ibaret sayma; göremediklerinde ara… İçidir hakikatin resmi, dışı sadece manzara… / Hz. Mevlana…”