GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
10 Eylül 2009 Perşembe

Tayyip Erdoğan’’dan gazeteci ’“Top 10’”u

6 yıl önce kuruluşunda emek verip 1.5 yıl çalıştığım Diva Magazin Dergisi’’ne iki yıl önce yeniden dönüş yapmış, 1.5 yıl daha çalışmıştım.’¶
Sonradan peydahlanmış aynı isimde bir dergi daha olduğu için; iki dergi arasında ’“fark yaratabilmek’” amacıyla, bir dizi popüler isimle röportajlar kotarmıştım ikinci gidişimde.
Mesela, Türkiye’’nin bayılarak okuduğu, biz İzmirlilerin ise gururla ’“o bizden biri’” dediği sevgili Yılmaz Özdil’’le’…
Mesela, tam da o günlerde Hürriyet’’ten kovulup ’“Kovulduk ey halkım unutma bizi’” kitabını kaleme alan Emin Çölaşan’’la’…
Emin Çölaşan kovulduktan sonra ’“yol arkadaşımı kaybettim’” diyerek Hürriyet’’ten ayrılmaya kalkışan, güç bela ikna edilip yazılarına devam eden Bekir Coşkun’’la’…
Sonrasında da, 20 yıl çalıştığım Yeni Asır’’ın o yıllardaki patronu olan  Sayın Dinç Bilgin’’le’…
 
Bunları niye yazıyorum?
Emin Çölaşan Hürriyet’’ten gideli iki yıl oldu.
Aydın Doğan tarafından ’“zorunlu izne’” çıkarılan Bekir Coşkun da ayırdı şimdi yolunu ’“amiral gemisi’”yle.
Ve onunla Akşam gazetesinde yapılan röportajdan öğreniyoruz ki, ’“topun ağzındaki 10 gazeteci’” sıralamasında, Başbakan Erdoğan’’ın Aydın Doğan’’dan ’“tasfiyesini istediği 10 gazeteci’” arasında bizim sevgili Yılmaz Özdil de var. Diğer isimler ise Uğur Dündar, Sedat Ergin, Güngör Mengi, Ruhat Mengi, Necati Doğru, Melih Aşık, Mustafa Mutlu, Yalçın Bayer...
Listenin ’“1 numarası’” olmadığını, ama Aydın Doğan’’a kesinlikle bir tasfiye listesi verildiğini söylüyor Bekir Coşkun röportajında.
Astronomik vergi cezasıyla kıskaca alınan Aydın Doğan’’ın da yakın çevresine, ’“Bana tasfiye listesi verdiler. Bekir’’i, Melih’’i, Mustafa’’yı, Yılmaz’’ı ve Yalçın’’ı çıkarmamı istiyorlar. Nasıl direneceğim ben’…’” diye konuştuğunu anlatıyor yine medya çevreleri’…
 
Bir süre önce, Erdoğan’’ın damadının gazetesi Sabah’’ın en saygın kalemlerinden, gazetenin ’“katıksız muhalif’” tek yazarı olan ’“Umur Talu’”, ’“kibarca emekliliği istendiği için’” ayrılmıştı.
Açıkça hükümeti desteklemeyen ama muhalif de olmayan Habertürk’’te yazacak artık Umur Talu.
Yazılanlar doğruysa, anlaşma kesinleştiyse (ki bu konuda rivayet muhtelif) Bekir Coşkun da’…
Turgay Ciner ne kadar izin verecek Talu’’ya, Coşkun’’a; orası da ayrı bir meçhul’…
 
Yani’…
Yani basında (var olan) yollar tükeniyor. Daha doğrusu, giderek daha fazişan yöntemleri benimseyen AKP iktidarı tarafından tüketiliyor.
Kendinden olmayana asla hayat hakkı tanımayan bu zihniyet, yandaş medyası ve kalemleriyle asla yetinmiyor; ’“kaleminin ucu iktidara her dokunanın’” kellesini istiyor.
’“Demokratik açılım’”dan bahsediyor ama demokrasiyi sadece kendisi ve kendisi gibi düşünenler için istiyor; her tür hak ve özgürlüğü, her samimiyetsiz gibi, nalıncı keseri misali, sadece kendine doğru yontuyor.
Da?
Nereye kadar?
Gazeteciler için ’“top 10 listesi’” hazırlayıp patronların eline tutuşturan, gazetecilerin ’“kamuoyunun bekçi köpekleri’” değil de ’“AKP’’nin bekçi köpekleri’” olmasını isteyen Recep Tayyip Erdoğan, nereye koşuyor?
 
Bunun cevabını ve cezasını verebilecek tek merci, halk ve halkı bilgilendirmeye çalışırken bu uğurda bedel ödemeyi göze alabilecek gazetecilerdir.
Ya ’“gocuklu celep kaldırınca sopasını sürüye katılıvereceksiniz ve mağrur koşacaksınız salhaneye’…’”
Ya da ’“sahibinin sesi’” olacaksınız.
Seçim sizin. Seçim bizim.
İkisinin ortası yok. Beğenin.
 
NOT: Bu konuya ilgi duyuyorsanız Fikret İLKİZ'in yazısını kaçırmayın derim...