GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
29 Aralık 2023 Cuma

Hayatı roman 'Yaşar Okuyan'

Asırlık…

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin…

Gördüğü en renkli…

Siyasetçilerin başında geliyordu…

Belki…

“Sadece merhum Osman Bölükbaşı…”

Hazır cevaplılığı... Farklı üslubu… Renkli kimliğiyle…

Bu yazının kahramanına…

Bi’tık daha fark atan bir siyasetçi olarak anılarda yaşıyor…

***

Türkiye…

O’nu…

Siyaset dünyasının “en ilginç” figürlerinden biri olarak tanıdı…

Çok ender olsa da…

Bazıları için hep şöyle derler:

“Hayatı roman!”

İşte, tam bu iki kelimeyi haklı çıkaran…

Renkli özellikleri vardı…

Mesela…

Türk Siyaseti’nde bir rekoru elinde tutuyordu…

Şaşıracaksınız…

***

Siyasi kariyeri, 70’li yılların başında…

Milliyetçi Hareket Partisi ile başladı...

Ve, yarım asır boyunca…

Anavatan Partisi...

Doğruyol Partisi...

Demokrat Türkiye Partisi...

Hürriyet ve Değişim Partisi…

Halkın Yükselişi Partisi…

Vatan Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi…

Rozetlerini tek tek yakasında taşıdı…

O’nu iyi tanıyanlara sorun…

Ezberlemişler gibi…

Hep şöye derler:

“Heyecanlıydı, duygusaldı; zaman zaman parlar, öfkelenir ama yine de gülümsemekten vazgeçmezdi…”

***

Politikayı yakından takip edenler bile unutmuştur…

O renkli politikacının…

Aslında bir “gazeteci” olduğunu…

Kökleri Rize Çayeli’ne kadar gidiyordu ama…

O hep, “Ben İstanbul’da gözlerimi açtım bu dünyaya” derdi…

Gazetecilik Fakültesi’nden mezundu…

20 yıldan fazla…

Bizim mesleğimizle halvet oldu…

Çeşitli gazete, dergi ve ajansta…

Muhabirlik, foto muhabirliği, köşe yazarlığı ve…

Haber müdürlüğü yaptı…

Sürekli Basın kartı vardı…

Siyaset bi’yana gazeteciliği severek yaptı ama…

O’nun kalbi hep “politika” için atıyordu…

***

Sonunda muradına erdi…

Aktif siyasete 70'li yılların başında MHP'de başladı…

Aynı zamanda…

MHP'nin yayın organı Hergün Gazetesi'nde…

Köşe yazarlığı yapıyordu…

En sıkıntılı…

En acı veren anıları işte bu tarihten sonra başladı…

12 Eylül 1980 askeri darbenin ardından…

MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda…

MHP Genel Sekreter Yardımcısı olarak yargılandı...

O günlerden…

Yürek kaldıran bir anısı var…

Sabah Gazetesi’nden Yavuz Donat yazdı…

İnsanın tüyleri ürperiyor okurken:

Mamak Askeri Cezaevi'nde yatmıştı... 

12 Eylül 1980 darbesinden sonra işkence görmüştü aylarca…
Cezaevinden çıkınca şöyle demişti:

“Dün gece ne yaptım, biliyor musun?

Ceketimin omuz kısmını söktüm; içine bir jilet koydum...

Sonra diktim…”

Neden?” diye soruyor Yavuz Donat büyüğümüz…

Cevap kan donduran cinsten:

“Tekrar içeri alırlarsa intihar etmek için... İşkence görmemek için…”

***

Bir kardeşi vardı; adı Arif Okuyan…

O siyasetteki tercihini…

TKP’den (Türkiye Komünist  Partisi) yana yapmıştı…

Yıldızları hiç barışmıyordu…

Gelgelelim…

Zaman her sıkıntının ilacı oluyor çoğu kez…

N’tekim…

İki kardeş 80’yi yıllar sonrasında barıştılar…

***

Mesut Yılmaz’ın davetiyle…

ANAP’tan Meclis’e girdi…

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yaptı…

Ne var ki…

Mesut Yılmaz’la ters düştü; ANAP'tan ayrıldı…

Kısa bir süre sonra…

İlk partisi MHP'ye katıldı…

Oradan da ayrıldı…

Başka siyasi partilere katıldı ya da…

Parti kurdu…

Hep tempoluydu…

İşini ertesi güne bırakmayan bir tez canlıydı…

Son olarak…

Sekiz yıl önce

Vatan Partisi'nde genel başkan yardımcılığına getirildi…

Aynı yıl CHP'ye üye oldu…

10 ay önce…

Sıkıntılı biçimde…

CHP, O’na…

O da CHP’ye veda etti…

***

Bu son derece hareketli hayatın kahramanı…

73 yaşında hayata veda eden…

Türkiye’nin “en renkli en hazır cevap” politikacısı olarak kabul edilen…

Siyaset’e bir ömür adayan Yaşar Okuyan’dır…

Bu nedenle…

Yazımızın başlığını…

“Hayatı Roman, Yaşar Okuyan…”

Olarak seçtik…

Dört gün önce veda etti bu fani dünyaya…

Henüz 73 yaşındaydı…

Dolu dolu bi’hayat yaşamıştı…

Olağanüstü bir espri ustasıydı…

Pek hatırlanmaz ama…

Sağlık ve hijyen açısından…

“Ekmeği poşete sokmak!” gibi…

Olağanüstü bir çabası oldu…

Aylarca uğraştı ama bi’türlü başaramadı…

Bi’başarabilseydi…

Bugün fırınlardan…

İstisnasız herkesin “taze mi, değil ki?” diyerek…

Adeta mıncıkladığı ekmeği satın almak zorunda kalmayacaktık…

Allan rahmet eylesin…

Nokta…

Hamiş: Yaşar Okuyan, 12 Eylül Darbesi’nde yaşadıklarını, “O Yıllar” adıyla kitap yapmıştı… O dönemde MHP Genel Sekreter Yardımcısıydı… İki yıl hapis yattı… O kitaptan bir bölüm: “12 Eylül öncesi büyük olayların hepsi ajan işidir. Bu sağ için de sol için de geçerli. 1 Mayıs 1977’de Taksim’de 37 insan öldürüldü... Duvara yazı yazanları yakaladılar da, niye 1 Mayıs’ta o insanları katledenler bulunamadı?”

Sonsöz: “Kusur bulmak için bakma birine, bulmak için bakarsan bulursun; kusuru örtmeyi marifet edin kendine… İşte o zaman kusursuz olursun… / Hz. Mevlana…”