GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
21 Aralık 2021 Salı

Bülbül'ün çektiği dili belası!

Gözleri ömre bedel Hülya Avşar…

Bi’laf etti; ortalık yıkılıyor…

Peki, ne dedi?

Türkiye’yi kucaklayan ekonomik krizin gölgesinde…

Türk Milleti’ne müthiş bir ekonomik tavsiye önerdi:

Bu saatten sonra (Simit mi yiyeceğiz?) falan diyorlar... Gerekirse yenecek ama bu günler de biraz kolay atlatılacak…”

Dünya güzeli sanatçının unuttuğu bi’şi var…

O’nun “simit”, biz İzmirliler’in “gevrek” dediği…

O küçücük fakir - fukara pastası…

İstanbul’da 3,5 lira…

İzmir’de geçtiğimiz Pazar gününden itibaren 3 lira oldu…

“Gerekirse simit yiyeceğiz!” diyor…

İyi hoş da Hülya’cığım…

İnsan her öğün gevrek yiyecek değil ya…

***

Bi’süper lafı daha var Hülya Avşar’ın…

Diyor ki:

“Ayağımızı yorganımıza göre uzatmalıyız…”

Meali şu:

Kazandığın paradan daha çok harcama yapma!

İyi de…

Kazandığın para eriyor her saat!

Neredeyse…

Geriye “örtünecek” yorgan kalmayacak!

***

Aslında…

Avşar Kızı’nın bu “çıtır gevrek” tavsiyesinde…

Kıymık kadar günahı yok…

Çünkü…

O’nu fıştıklayan(!) aslında magazin muhabirleri…

Hiç…

Böylesi “enflasyonun azdığı” bir ortamda…

Güzel yıldıza…

“Ekonominin sanatçılara yansıması nasıl oluyor?” diye…

Abuk(!) bir soru sorulur mu?

***

Sıkıntı şurada…

Hayat…

Giderek daha zorlaşıyor bu güzel ülkede…

Pahalılık…

İnsanın aklını başından alacak seviyede…

Döviz almış başını gitmiş...

Altın dokunulmazlığını ilan etmiş...

Hal böyleyken…

Asgari ücret 4 bin 253 lira olmuş, kimin karnı doyar?

***

Bizim memlekette harika bir atasözü vardır, bilirsiniz…

Ne derler?

“Dilin kemiği yoktur…”

İki nedenle söyleriz bu üç kelimelik cümleyi…

Birincisi:

“Laf söylemek kolaydır!”

İkincisi:

“Bugün konuşulan şey, ertesi gün inkar edilebilir!”

***

Demek ki…

Ağzımızdan çıkanı kulağımız duyacak…

Duymazsak!

Vatandaş, Hülya Hanım’a sosyal medyadan şunları söyler:

“Geçtim gıdayı; ilaç fiyatlarından, milyonlarca işsizden, doğalgaz, elektrik faturalarından haberin var mı Hülya Avşar? Dalga mı geçiyorsun açlıkla, yoksullukla?”

“Gerekirse simit yenecek" diyen Hülya Avşar geçen sene kızına 55 milyon değerinde ada satın aldı...”

“Hülya Avşar zaten (Gerekirse simit yeriz) demiyor... Gerekirse simit yenecek diyor… Yani siz fakirlere diyor…”

***

Zaman Tüneli’nden iki örnekle bitiriyoruz…

Yedi yıl önceydi…

Hülya Avşar…

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Beştepe’de görüştükten sonra…

Duygularını şöyle “dile” getirmişti…

“Hiç tahmin ettiğiniz gibi (Beştepe Külliyesi için söylüyor) ihtişamlı değil… Abartıldığı kadar yok… Olması gereken bir bina olmuş... Yakına gelip görmek lazım ki; abartıldığı kadar olmadığına karar verelim… Neredeyse benim evim daha şaşalı diyecektim… O kadar diyemedim tabii…”

Dört yıl önceydi…

Gazeteciler…

Kılıçdaroğlu’na, Avşar Kızı’nı sordular…

CHP Lideri, dudağının ucuna geleni esirgemedi:

“Hülya Avşar kim efendim? Sanatçı mı? Sanatçılığı tartışılır, kimse kusura bakmasın… Gücün karşısında eğilen kişiye sanatçı denmez… Sanatçı aykırıdır, aykırılığın umududur sanat…”

Bunun üzerine Hülya Avşar dava açıverdi…

O da dudağının ucuna gelenler için frene basmadı:

“Bir hancı olarak, yolcu olan Kılıçdaroğlu’nu görmezlikten geliyorum... Kemal Bey’e de (Kendi fikridir) diyerek selam ediyorum... 31 yıllık sanat hayatımdan hiçbir şüphem yok... CHP Genel Başkanının lider olmadığını biliyorum, siyasetçi olduğundan da emin değilim…”

Sonra ne mi oldu?

Hülya Avşar, CHP liderine açtığı davayı geri çekti…

Nokta…

Hamiş: Eskilerin çok güzel bir sözü vardır; derler ki: “Bülbülün çektiği dili belası…” Anlamı şu: Düşünülmeden yapılan konuşmalar insanın başını derde sokar…

Sonsöz: “Güzel bir yemek aynı öpüşmek gibi; ikisi de geride aynı lezzeti bırakıyor… / Hülya Avşar – Oyuncu…”