GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
13 Mart 2014 Perşembe

Yitik vicdanların trajedisi

Bir çocuk öldü.
14’ünde vuruldu, 15’inde öldü; Ne ilktir ne son…
An vardır, hani hançerenin bütün gücüyle “Yeter!” diye haykırırsın.
Öyle oldu, milyonlarca insan ayağa kalktı ve “Yeter!” dedi.
Borsa hafifçe sarsıldı, akşama doğru toparlandı,
Döviz kurunda hafif bir düşüş oldu, o da toparlandı.
Başbakan “Allah’a şükür” dedi.
 
Baba, “oğlum orada üşüyor” dedi.
Kapının önüne koyacağı bir kutuya, her sabah oğlunun harçlığını bırakacakmış; İhtiyacı olanlar o kutudan para alsınlar diye.
Ama Başbakan, “Allah’a şükür böyle güzel insanlarımız var,” diyemedi.
 
İsyan eden milyonların kanayan vicdanından yükselen sese, insan suretinde aramızda dolaşan bir yaratık cevap verdi; “Ölü seviciler!..”
Elan aramızda dolaşan bir ölüdür kendisi ve milyonlarca insan onu seviyor…
 
İnsan haklarının ve demokrasinin fiilen son bulduğu ülkemizde, iktidar çevrelerince körüklenen dehşetengiz husumet, insanın değerine yapılmış büyük bir saldırıdır.
 
Baba, toprağın altında yatan oğlunun cansız bedeninin üşüdüğünü düşünüyor; hüzünlü ve endişeli.
Baba, sırtında oğlunun cesedini taşıyor; hüzünlü ve endişeli.
Bu hüzün ve endişenin insanlığa yaşattığı duyguları ifade edecek sözcükleri bilen var mı?
Ve öte yanda, babalar var; oğulları, evlerindeki paraları ve delilleri doğru dürüst yok edemedikleri için üzgün ve endişeliler.
Bu babaları anlayabiliyoruz… Ahlakın çöktüğü, vicdanın sustuğu yerde bu babaları anlayabiliyoruz. Ve durumlarını böylece ifade edebiliyoruz.
 
Birincisine isyanımız sessiz bir çığlıktır. Söz tükenmiştir.
İkincisine isyanımız, bir tiksintinin dile gelişidir.
 
Milyonlarca insan suratlarına tükürüyor, “Allah’a şükür” diyorlar.
Borsa yükseliyor,”Allah’a şükür” diyorlar.
Bir çocuk ölüyor; susuyorlar.
Onlarla aynı Tanrı’ya şükrediyor olabilir miyiz?