GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Rifat ÖZER
YAZARLAR
7 Mart 2021 Pazar

Üç kadın

“Erkekler o kadar bencil ki, hem kadın haklarını, hem de kendi haklarını elinde tutuyor.” Sojourner Truth.

Truht’un bu söyleminin üzerinden uzun yıllar geçti ve kadın hakları konusunda tam değil ama, önemli ilerlemeler oldu. Kimi Arap ve benzeşi ülkeler ile... Taliban ve türevleri tehdidindeki ülkeler hariç tabii !

Truth, 1797 yılında New York’ta Hudson Nehri yakınlarında... bir köle olarak doğdu.

Özgürlüğünü vereceği sözünü veren sahibi, sözünden dönünce... küçük kızıyla birlikte köle kampından kaçtı... özgür oldu!

1828’de beyaz bir erkeğe karşı açtığı ebeveynlik davasını kazanan ilk siyahi kadın oldu... Özgürlüğünü kazanan güneyli kölelerin de sembolüydü !

Truth, girişteki sözlerini 1851’de Ohio’daki Kadın Hakları Konferansında söylemişti. Buradaki ünlü konuşması... ‘ben bir kadın değil miyim?’ di. Okuma yazması olmadığı için... konuşmalarını doğaçlama yapardı. Özgün, samimi ve içtendi...

Asıl adı İsabella olan Truth, 1943 yılında 46 yaşında iken, kadın hakları ve siyahi haklarının savunucusu olarak...

ABD’de Ulusal bir figür olmuştu artık!

***

Tanyeli... bir vicdanlı kadın.

İnsanı onurlandıran o kadar çok kadın

var ki, Ülkemizde ve dünyada...

Çokları o halini bilmez belki... bizde de

bir Tanyeli var ki...

O, bir oryantal, dansöz. 1971 İzmir doğumlu. İki yaşındayken ailesi dağılmış, annesiz babasız kalmış. Annesi onları bırakarak İstanbul’a gitmiş, Bir daha da, arayıp sormamış. Çocuk Esirgeme’de kalmış. 12 yıl sonra annesine kavuşmuş!

Kendi deyimiyle 14’ünde evli, 15’inde anne olmuş... Dansöz ve kızına göre de çok güzel bir kadın olan annesi trafik kazası geçirince, Küçük Tanyeli... anne ve iki kardeşine bakmak zorunda kalmış.

Tezgahtarlık yapmış, dansözlük yapmış. Hayatı büyük zorluk içinde geçmiş.

Ama, vicdanını cüzdanına... koymamış!

Amerika, 2003 yılında Irak’ı... işgal etti.

Irak’a... demokrasi getirmek içindi.

Iraklı’ları... özgürleştirmek içindi.

Oysa ikisi de... hak getireydi !

Bağdat’ı bombaladılar... Binlerce insanı evsiz barksız bıraktılar, perişan ettiler.

Şımarık askerleri... hapishanelerde zevk için işkence yaptılar, köpeklere yem ettiler.

Buz gibi sularda şokladılar. Daha da, acaba... neler neler ettiler ?

Dinçer Sezgin, ‘İzmir Esintileri’ kitabında yaklaşığıyla şöyle yazıyordu ;

Irak’taki Amerikan askerleri yılbaşında eğlenecekti. Morale ihtiyaçları var ya!

Ünlü oryantalimiz Tanyeli’ye teklifte bulunmuşlar...

50 bin dolar ücret vereceklerini söylemişler... Tanyeli demiş ki, işimde profesyonelim ama... Amerikan ordusu orada masum çocukları,kadınları ve insanları katletti... zulüm ve katliam yaptı.

Onları eğlendiremem. Vicdanım

bu öneriyi reddetmemi söylüyor.

Bir milyon dolar verseler de gitmem!

İşte bir vicdan kızı...

Hayatı büyük zorluklar içinde geçmiş de,

Vicdanı ile cüzdanı arasında sıkışmamış,

Vicdanını... cüzdanına saklamamıştı !

Hele de para babası Amerikalı’lara pabuç da bırakmamıştı...

***

Mata Hari... bir müdanasız kadın.

1876’da Hollanda da doğdu. Bir dansöz

ve çok güzel bir kadındı : her yöne ışık saçıyor, ışıldıyor, göz kamaştırıyor ve bir yıldız gibi... yanıp sönüyordu !

Her toplulukta dikkat çekiyor, iltifatlara boğuluyordu. Haliyle kocası kıskanıyordu. Boşandı Paris’e yerleşti... Artık hayatı aşk, dans ve casusluk olacaktı !

Paris sosyetesinin bir partisinde dansa başladı. Oynarken... herkes hayran kalmış, ünü tüm dünyaya yayılmıştı !

Dünya çapkınları Paris’i mesken tutmaya başladı! Ama yine de... parasızdı.

Birinci dünya savaşı sıralarıydı, 1915’de Alman gizli servisine girdiği söylendi...

Fransızlar casus diye yakalayıp hapse attılar... Suçlu olduğunu kabul etmedi. Yeterli deliller olmadığı halde, Yargılayıp kurşuna dizilmesine... karar verdiler.

Korkusuz ve umursamaz bir kadındı. Hücresinde ölümü beklerken, şarkı söyleyip dans ettiği söyleniyordu. İdam yerine giderken de, “Bu Fransızlar beni öldürmekten ne kazanacaklar...savaş mı kazanacaklar” diye söylenip duruyordu !

Onu idam mangasının karşısına diktiler.

Gözlerini bağlatmadı...

Ateş mangasına öpücükler gönderdi.

Komutan emir verdi : ‘ateeşş...’ diye bağırdı. 12 askerin 8’i... ıskaladı !

İyi Pazarlar.

Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun...