GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Melek ERYAZICI
YAZARLAR
15 Nisan 2021 Perşembe

Tünelin ucundaki ışık: Toplumsal cinsiyet eşitliği söylem birlikteliği

Toplumda kadın söyleminin ve imtiyazlarının, eril zihniyet tahakkümü dahilinde şekillendiği bilinmektedir. Tarih boyunca, güç odaklı politik eril düşünce, beslendiği bir dizi yazılı olmayan sosyal düzenlemeler ve katı cinsiyetçi yaklaşımlar çerçevesinde, yaftacı cinsiyet rolleri ve toplumsal normları destekleyerek, kadının itaat güdümlü zihniyetlerle yönetildiği, ideal toplum oluşturma çabasının nesnesi olarak yansıtmıştır. Çağlar boyu, erkek egemen söylem politikası ekseninde, kadının korunmaya muhtaç nesnel bir varlık ve mülkiyet metası olarak lanse edilmesi ve otonom yaşam becerilerinin belirginleşmesini engelleyen domestik temalarla sınırlandırılması, kadının ikincil konuma indirgendiği düşünsel sistem algısını pekiştirmiştir.

***

Toplumsal cinsiyet eşitliği çerçevesinde, organik bir dayanışma ve söz birliği oluşturma bilinci, kadının varlık mücadelesine ket vuran mevcut ideolojilerin, şiddet vakalarıyla görünür hale gelmesiyle de ihtiyaca dönüşmüş ve yankı imkanı bulmuştur. Zira, çağdaşlığa kadar geçen zamanda, eril söylem politikasının sorgulanabilirliğinden bahsedebilmek imkansızken, kolektif huzurun sürdürülebilirliği açısından, “itaat” kadına atfedilen önemli bir paye ve erdem olarak kabul görmekteydi.

Cinsiyet odaklı bilimsel araştırmalar, kadınların sınırlı imtiyazlar çerçevesinde sosyalleşebilmeleri, etiketlenen emsal payeleri benimsemeleri ve benimsetme becerilerinin geliştirilmesi ile orantılı bu döngüde çıkış yolu aradıklarına dikkat çekiyor. Süregelen politik eril söylem örneklerini incelediğimizde, erkeklerin kadınlar tarafından büyütülüp yetiştirilmelerinin doğal bir durum olarak kabul gördüğü, bu düşünceye zıt olarak, onları büyüten kadınların eğitsel ve yönetsel becerilerini ilerletme konusunda güç kazanmalarını destekleyen algının şiddeti önlemede yeterli olmadığı sonucuna varıyoruz.

***

Bu bağlamda, erkek egemen toplum ideolojisi, kadının toplumdaki “hizmet misyonunu” varlıksal edilgenliğiyle özdeşleştirmiş ve toplumsal gelişimin temelinde kadınlığı annelik ile çerçeveleyen bir zihniyetin kutsiyet inancıyla kurumsal olarak sınıflandırmıştır. Emsal mitler ekseninde, kadınların değişim ve dönüşümüne ivme kazandıran söylem birliği, etken varoluş mücadelesinin fitilini ateşlemiş ve aynı zamanda otonom becerilerinin keşfine yönlendirmiştir. Günümüzde de, kadının söylem yapılanmasının önünde yükselen en büyük engel, az gelişmiş ya da gelişmekte olan toplumlarda bu mülkiyetçi bakış açısının hala etkisini sürdürmesi ve buna bağlı olarak ortaya çıkan kadına yönelik şiddet vakalarıdır.

***

Ülkemizde de toplumsal cinsiyet eşitliği algısının yaygınlaşması ve şiddetsiz toplum bilinci oluşturmak amacıyla, Öğretim Üyesi Dr. Aylin Sözer’in, 29 Aralık 2020 tarihinde yaşam hakkının elinden alınmasının ardından, İstanbul Aydın Üniversitesi akademisyenleri tarafından “Şiddeti Birlikte Bitireceğiz” platformu kuruldu. Hemen ardından, İAÜ Kadın Araştırmaları Koordinatörlüğü, sosyal sorumluluk temelli işbirliği çerçevesinde, platform ile birlikte 2021 Şiddetsizlik Projesi’ni hayata geçirdiğini duyurdu. Platform, ulusal ve uluslararası geliştirilebilir bilimsel projeler, atölye ve disiplinlerarası çalışmalar ile toplum genelinde şiddet konusunda farkındalık oluşturmayı hedefliyor… Bu projenin, toplumsal değişim ve şiddetsiz yaşam dinamikleri oluşturması açısından umutlu ve güçlü bir adım olduğunu duyurmanın sevincini de siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim.

***

Kadın söyleminin lehine işleyen bu dönüşüm sürecinde, sivil ve kurumsal örgütlenmenin gücünün cinsiyet eşitliği bilinci oluşturmak açısından önemi yadsınamaz. Kadınların ötekileştileştirilmediği bir yol haritası oluşturmanın mümkün olduğuna duyulan inançla, tipik önyargılar çatışmadan çok uzlaşmacı toplumsal işbirliğiyle bertaraf edilebilir. Bu minvalde, salt toplumsal eşitliğin vurgulanması yeterli olmayacağı gibi, kadına atfedilen yetersizlik ve eksiklik algısının ilkellik eksenli söylemlere dair olduğu farkındalığına ulaşmak için toplumca daha fazla çabalamak gerektiği kanısındayım.

İstanbul Aydın Üniversitesi Şiddeti Birlikte Bitirelim Platform adresleri:

https://www.facebook.com/groups/siddetibirliktebitirelim

https://twitter.com/siddetibitir

https://www.instagram.com/siddetibirliktebitirelim

https://www.youtube.com/channel/UClpPJjsz4ZLxZSXV7FU1c-w

Sevgi ve sağlıkla kalın…