Pandemiyle mücadele devam ederken, sokaktaki fotoğrafa bakıyorum.
Salgın sanki bitmiş, hayat normale dönmüş.
“Kim korkar, koronadan” moduna girmişiz.
Oysa vaka sayıları 94 bin 783 ile rekor kırdı.
Aylar sonra 200’ün üstünde vefat olduğu açıklandı.
Hal böyleyken…
Vatandaşta en küçük bir endişe yok.
Tam aksine…
İnanılmaz bir rehavet içinde.
***
Pandemi sürecinde salgınla ilgili çok sayıda yazı yazdım.
Pek çoğunda insanlarımızın salgınla mücadelede üzerine düşen görevi yapmadığına dair eleştiriler yönelttim.
O zamanlarda hakikaten suçun büyüğü bizdeydi.
Ya bugün?
Artık tek vatandaşı dahi suçlayamıyorum.
Çünkü…
Çok uzun süredir, “Lütfen vatandaşı rehavete sürükleyecek sözler söylemeyin” diye yalvaran sağlıkta söz sahibi kişilerin söylemlerine inat…
Sağlığı yönetenler, vatandaşın covid 19’u, omicronu hafife almasına yol açan açıklamalar yapmaya devam ediyor maalesef...
O sözler de insanlarımızı yüreklerdeki korkudan uzaklaştırıyor.
Sonuçta tabelaya yansımasını da hep birlikte görüyoruz.
***
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kendisi de hekim olduğu halde o sözleri nasıl söyleyebiliyor, hayret ediyorum.
Omicron varyantı ülkemizde etkili olmaya başladığında…
Omicronun çok hızlı bulaş özelliğine sahip olduğu ancak öldürücülüğünün zayıf olduğu söylemişti.
Daha sonraları…
Mesela28 Ocak günü…
93 bin 586 vakanın görüldüğü…
210 vatandaşımızın hayatını yitirdiği gün…
Bakan Bey, aynen şu açıklamayı yaptı twitter üzerinden:
“Virüs eski gücünde değil. Artan sayılar sebebiyle endişelenmeye mahal yok. Büyüklerimizi ve kronik hastalıkları olanları koruyup, kişisel tedbirlere uyarak normal hayatımıza devam edeceğiz. Aşılarımızı ihmal etmeyelim. Kendi gücümüz Turkovac var.”
***
Ertesi gün…
Yani 94 bin 783 vakanın tespit edildiği…
Yeni bir vaka rekorunun kırıldığı ve 174 kişinin hayatı kaybettiği gün…
Bakan Bey, şu ifadeleri paylaştı:
“Vaka sayılarında görülen omicron varyantı kaynaklı artış, umut kırıcıymış gibi algılanmamalı. Virüs, eski gücünde değil. Salgının endişe verici dönemi artık geride kaldı. Tedbirlere uyarak, aşılarımızı aksatmadan hayatımıza edeceğiz. Dünyanın gündemi normale dönüyor.”
***
Bu sözler, insanlarımızı ister istemez rehavete sürüklüyor.
Salgını yöneten en tepedeki kişi böyle deyince…
Metrodan çıkan onlarca insan, sokağa adımını atar atmaz, maskesini çıkarıp sigarasını yakıyor.
Sokakta maske takanlar, azınlığa düşüyor.
Gençler, bu açıklamalardan aldıkları cesaretle…
Kafelerde, toplu yaşam alanlarında sigaralarını içip dumanlarını birbirlerinin üstüne üflüyorlar.
Kahvelerin kapalı alanlarında bile yan yana, sırt sırta, sosyal mesafeden uzak bir şekilde, üstelik maskesiz oturup fayans döşeyebiliyorlar!
Konserler, eğlence mekanları, yüzlerce insanı bir araya getirebiliyor artık…
AVM’ler dolup taşıyor.
***
Bu durumda Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’ya sormak durumundayım.
Tamam, vaka sayıları artıyor diye panik yapmayalım da…
Bu kadar rahatlık, böylesine insanı rehavete sürükleyecek sözler söylemek doğru mu Sayın Bakan?
“Saldır çayıra, Mevlam kayıra” durumuna mı geldik yoksa?
Omicronun, covid 19’un daha çok ciddiye alınması gerekmiyor mu?