GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
18 Ocak 2010 Pazartesi

Nükhet Hotar’’a soramadıklarım’…

Şu aralar Alsancak’’ın en gözde mekanlarından biri Rojo Cafe.
Benim içinse önemi,
Arkadaşım Gülengül Uslu’’nun oğlu Murat Alpiskender’’in yeni açtığı bir cafe olması, Murat’’ın ve tüm personelin, orada bana, kendimi evimin ’‘arka bahçesi’’ndeymişim gibi hissettirmesi,
Sıcak renkli ama boğmayan dekorasyonuyla ruha ’“gençlik’” aşılaması’…
Ve’… Menüdeki her yemeğin hiç sürpriz yapmadan lezzet garantili oluşu’…’¶
Bu yüzden, Nükhet Hotar’’ın başka bir ’“in’” mekanda görüşme önerisine karşı ’“Rojo’” dedim. Bütün kel tiryakiler bahçede, sobaların çevresinde konuşlandığı için, röportajı içeride sakin sakin yapabileceğimizi de ekleyince, o da ’“olur’” dedi nezaketle.
 
Vaktinde geldi Nükhet Hanım ve çok sade/şık geldi.
Siyah/gri kombinasyonuna rağmen, fotoğraflarından (ve gerçek yaşından) en az 10 yaş genç göstermesi, Ankara’’nın kasvetli kadınlarının tersine, ışıl ışıl gülümseyen bir yüze ve enerjiye sahip olması’…
Aksi, tutuk ve biraz da zor konuşan bir kadın beklerken, beklentilerimden farklı bir kadın portresi ile karşılaşmak’…
Doğrusu şaşırmadım desem, yalan söylemiş olurum.
 
Daha önce hiç tanımadığı bir insanın/gazetecinin karşısına röportaj için geçen hemen herkeste bir miktar heyecan olur.
Nükhet Hanım’’da da vardı.  
Birkaç sorudan sonra daha rahat davransa da, Nükhet Hotar, sorulara siyasetçi/akademisyen kimliğinin karışımıyla biraz kapalı cevaplar verse de’…
Zamanı çok az olduğu için, içimde pek çok sorulamayan kalsa da’…
Röportajda okuyacağınız/fark edeceğiniz gibi; bazı cevapları, yeni sorular doğurmasına rağmen, zaman kıtlığından havada asılı gibi karşılıksız dursa da’…
Nükhet Hotar ile yaptığım bu sohbetin arkasının geleceği beklentisi oluştu şahsımda.
 
Birbirimizi sınayıp belli bir ’‘güven aralığı oluşturma’’ olarak değerlendirdiğim bu yarım saatlik ilk görüşmeye her ne kadar ’“röportaj’” desem de, bu gazetede daha önce farklı kişilerle yaptığım 2 saatlik röportajların yanında çok yetersiz kaldığının farkındayım.
Mesleki olarak beni tatmin etmeyen bir sohbetin, okuyucu açısından nasıl değerlendirileceğini de tahmin edebiliyorum.
Ama genelde (sanırım) tanımadığı gazetecilerden ’‘yazılı soru alıp yazılı cevap veren’’ Nükhet Hanım’’ın, bu ilkesini benim için kırması, benim açımdan iyi veren bir adımdı.
Umarım, ikinci adımı da atar ve bu kez sadece ’“kadın’” konusu ile değil, çok daha geniş bir perspektifte bir röportaj için buluşuruz kendisiyle.
İzmir’’i, AKP’’nin İzmir politikalarını, genel seçimde beklentilerini konuşuruz mesela.
Siyasette kadın olmanın güçlüğünü, daha somut örneklerle anlatabilir mesela.
Siyasette erkek sultasının nasıl kırılabileceği ve ’“kadın kadının kurdudur’” inanışının, siyasette nasıl işlediği üzerine de söyleşebiliriz.
 
Aslında en çok merak ettiğim, AKP’’nin 8 yıllık serüveninde taa en başından itibaren Erdoğan’’ın yanında olan İzmir Milletvekili Nükhet Hotar’’ın, bu süreçte partisinde gözlediği (olumlu-olumsuz) değişimleri, bir kadın akademisyen kimliğiyle anlatmasıdır amma’… Bunun için Hotar’’ın ’“politikacı’” kimliğinden sıyrılması, partisinden ve siyasetten hiçbir beklentisinin kalmaması gerekir ki’…
Bunun için de epeyce uzun bir süre geçmesi gerekiyor sanırım.
O gün geldiğinde, hala gazetecilik yapıyor olursam, sorarım elbet.
Bu röportajda ’“flaş.. flaş’” yok ama, o röportajda olacağından, adım gibi eminim’…
 
Nükhet Hotar ile yaptığım kısa söyleşi için, bir süredir ara verdiğim röportajlara yeniden ısınma diyelim. Çünkü bu hafta, bir hayli yoğun geçeceğe benziyor benim için. Dolayısıyla sizi de yoğun bir okuma maratonu bekliyor diye umuyorum. Bakalım.