GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
19 Nisan 2023 Çarşamba

Derin korkuların doğal sonuçları

“Kendini beğenmişlik ve kibrin nedeni derin bir korkudur” der Alain de Botton ve devam eder: Zekâ ve kavramak yetebilir aslında ama kibir ve küçümseme her şeyi buğulandırıyor…

Kendini beğenmişlik, kendini diğer insanların üzerinde görme, başkalarının görüşlerini önemsememe, kibirli davranma, övünme ve kendini gereksiz yere öne çıkarma gibi davranışlarla hemen ayırt edebileceğimiz bir tutum.

Şu ara izlediğimiz bazı kimliklerde bunları siz de hemen fark ediyorsunuz değil mi?Çeşitli mail ve whatsapp gruplarından gelen siyasi bültenleri okudukça şaşırmamam gereken insanlara şaşırıyorum.

Bu tutum, siz şayet iyi bir insan olmak istiyorsanız diğer insanlarla iyi ilişkiler kurmanızı ve iş birliği yapmanızı zorlaştırabilir. Ayrıca, kendini beğenmiş kişiler genellikle gerçeklerden uzak hayaller kurarlar ve kendilerini abartırlar, bu da başarısızlıklara neden olabilir.

Kendini beğenmişliği aşmak için, öncelikle başkalarının görüşlerine saygı duymak, onların düşüncelerini dinlemek ve açık fikirli olmak gerekli.

Ama açık fikir nerede bu arkadaşlar nerede?

Arapça kbr kökünden gelen kibir ise“büyüklenme, azamet” sözcüğünden alınmış. 

Kibirli birini de hemen ayırt edersiniz. Bunlar herkesin kendilerine hayran olmasını beklerler ve başkalarının onların ihtiyaçlarını karşılaması için manipüle eder. Kibirleri boşa çıkınca da eşekten düşmüş gibi olurlar.

Bu insanların kendilerine özgüvenleri yüksektir ancak aynı zamanda kendileri hakkında gerçekçi olmayabilirler ve gerçekliği yansıtmayan abartılı fikirler ve hedefler kurabilirler.

Kibirliler genellikle güçlü bir iç dünya ve ego sahibi olabilirler ancak bu onları aşırıya kaçmaya itebilir. Diğer insanları küçük görme, onların ihtiyaçlarını önemsememe ve eleştiriyi kabul etmeme davranışları, kişinin kendini geliştirmesini ve diğer insanlarla daha sağlıklı ilişkiler kurmasını engelleyebilir.

Birisini tanımlayalım mı şimdi:

Narsizm, kişinin kendisini aşırı derecede beğenmesi, kendini başkalarından üstün görmesi, başkalarını manipüle etme veya sömürme eğilimi göstermesi ve başkalarının ihtiyaçlarına duyarsız kalmasıyla karakterize edilen bir kişilik bozukluğudur. Narsist kişiler genellikle hayranlık beklerler ve başkalarının onların ihtiyaçlarını karşılaması için manipüle ederler.

Fransızca narcissisme ”kendini sevme hastalığı” sözcüğünden alıntı imiş.

Bu sözcük Almanca aynı anlama gelen Narzissismus sözcüğünden geçmiş diğer dillere. İlk kez meşhur hekim Sigmund Freud kullanmış. O nedenle Almanca’dan geçmesini doğal karşılamak gerek.

Nárkissos malum zaman zaman Karaburun’a dayandırılan sudaki kendi yansımasına aşık olan genç özel isminden ekiyle türetilmiş. 

Narsizm, kişinin hem kendisi hem de çevresi için zararlı olabilir. Kendini aşırı derecede beğenmek, kişinin gerçeklikle bağını koparabilir ve abartılı hayaller veya hedefler kurmasına neden olabilir.

Var mı böyle siyasi tanıdığınız son günlerde?

Gerçeklikle bağını koparmış, abartılı hayaller kuran. Ya da abartılı hayaller kurması için kendisine ödeme yapılan?

Narsizmim tedavisi var mı? Elbette var.  Bunlara terapi ve psikolojik danışmanlık gibi profesyonel yardım almaları önerilir. Kabul ederlerse tabii…

Terapi, kişinin narsist davranışlarının nedenlerini anlamasına yardımcı olabilir ve daha sağlıklı bir benlik saygısı ve ilişki kurma becerileri geliştirmesine yardımcı olabilir.

Kendini geliştirme yolculuğu zorlu olabilir, ancak kişinin kendisi ve çevresi için faydalıdır.

Bugün uyduruk kişisel gelişimciler gibi yazdım, kusura bakmayın.

14 Mayıs’tan sonra inşallah bu yazıya konu olan şahsiyetlerde düzelmeler bekliyorum.