GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ender ALDANMAZ
YAZARLAR
9 Temmuz 2022 Cumartesi

Bomba… Kuyruk… Kavun…

Pimi çekilmiş bir bomba ülke siyasetinin gündemine bırakılmak üzere…

Bombanın pimini çeken belli.

Bu bombadan çıkanın kime gireceğinin endişesini de merakını da yaşayan çok.

1 yıllık suskunluğun ardından ortaya çıkan Sedat Peker, gündeminde zayıf olduğu bir dönemde gözleri kendisine çevirmeyi yine başardı.

Tüm bunlar yaşanırken vatandaşın gündemi ne?

Diğer yandan ülke gündeminin toplumun gündeminden tamamen koptuğunu da söyleyebiliriz.

Bu haftanın Çarşı Karışık’ında siyaset ile halkın gündemi ile Sedat Peker’in seçim sürecine etkisinin ne olacağına dair bir değerlendirme bulunuyor.

İyi bayramlar dileklerimle…

SEÇİM SÜRECİNİN ŞİMDİDEN EN ÖNEMLİ AKTÖRÜ

Seçimlere 1 yıldan az bir süre kala fırtına öncesi sessizlik hakim.

Kopacak fırtınanın ilk haberi ise muhalefetten değil Sedat Peker’den geldi.

Hava oldukça puslu. Vatandaş oldukça meraklı, bazı siyasiler ise oldukça telaşlı…

Seçim süreci bir gerçek ki olağanüstü koşullar içinde gerçekleşecek.

Sedat Peker, twitter hesabı üzerinden Cem Küçük ile yaşadığı tartışma sonrası TGRT CEO’su Rasim Kaan Aytoğlu’nun içinde olduğu cinsel içerikli görüntüyü yaymasının ardından Yıldırım Demirören, Mehmet Cengiz, Mesut Yılmaz ve Ertuğrul Özkök’ü hedef aldı. Magazinel boyutlu olayları –Emir Sarıgül ve Buket Aydın ilişkisi gibi- gündeme taşıdı. Seçim sürecine doğru ise videolar çekeceğini de açıkladı.

Savcıların suskunluğu ise sürüyor.

Sedat Peker’in oldukça hazırlıklı, bilgiye ve belgeye dayalı ve dinamik bir yapı kurduğu görülüyor. Dahası Sedat Peker bunca iddiaya rağmen ne ülkeye iadesi oldu ne de başına bir iş geldi. Yani sessiz kalınan 1 yılın aslında Peker’i daha da kuvvetlendirdiği görülüyor.

Görünen o ki Sedat Peker seçim sürecine büyük bir damga vuracak ve siyasette derin bir iz bırakacak. Muhalefetin ise Peker’in hızına ne ölçüde yetişip yetişmeyeceği belirsiz. SADAT’ı ülke gündemine sokan Peker’in yarattığı atmosfer içerisinde gerek bürokraside gerek iktidar içinde ne ölçüde kırılmalar yaşanacağını izleyerek göreceğiz. Bu arada Gelecek Partisi Genel Başkanı ve eski başbakan Ahmet Davutoğlu’nun AK Parti’nin önemli isimlerinden olan Nureddin Canikli’nin mal varlığının araştırılması yönündeki çıkışını da bir kenara not etmek gerekir. Bu durumda Peker’e özellikle devletin çeşitli kanalları ile parti içi sürtmüşler sebebiyle siyasetin içinden de çok sayıda bilgi ve belgenin akması da söz konusu olacak gibi görünüyor.

Peker’e dört koldan bilgi akması sebebiyle yolsuzluklar, uyuşturucu ticareti, cinsel içerikli ifşalar, enteresan para trafiklerinin ortaya saçılabilir. Bu durum seçim sürecinde dengeleri alt üst edebilir.

Kısacası Sedat Peker iyi bir strateji çizdiği takdirde önümüzdeki seçimin en önemli aktörü olacağını söylemek mümkün…

**

ÖLÜMÜNE KUYRUK

Bu kadar tantananın içerisinde ise akan, giden bir hayat var.

Et Balık Kurumu’nun önünde et kuyruğu, Toprak Malzeme Ofisi önünde yağ kuyruğu, her zam öncesi benzin kuyruğu…

Egedesonsöz’ün “Ölümüne kuyruk” başlıklı haberi oldukça dikkat çekiciydi.

Sabahın 6’sında kemoterapi gören, diyaliz hastası olan ve çoğu emekli yüzlerce kişi kuyruğa girmek için yollara düşüyor bu kentte insanlar.

Bayram öncesi kilosu 83 liradan et alıp torunlarına bayram günü et yedirmek isteyen yüzlerce kişi mağaza yetersizliği sebebiyle bir yerde toplanıyor.

Çoğu kişi en son ne zaman kırmızı et yediğini hatırlamıyor. Kurbana en son 25 yıl önce girdim diyen de var, evine komşularından kurban eti gelmediğini söyleyen de…

Karnımız bir şekilde doyuyor. Ekmekle, makarnayla ya da başka bir gıda ile…

Ama ne kadar beslenebiliyoruz? Kaliteli besine ne kadar ulaşabiliyoruz?

Kaliteli, uygun fiyata besin zinciri satabilecek Et ve Balık Kurumu gibi, Tansaş gibi mağazalar neden bu kadar yetersiz?

Torbalı’dan Karşıyaka’daki mağazaya gelip et almak için sıraya girilen bir ülkede insan kendini değerli hisseder mi?

Yıllarca ülkesine hizmet etmiş, vergi ödemiş binlerce insana görülen reva bu mu?

İşin bir diğer tarafı kuyruğa girip de et alabiliyorsun. Ya hiç alamayanlar…

Halkın gerçek gündemi gerçekte bu değil mi?

Ve siyaset ne için var?

**

KİLOSU 15 TL’DEN SATILAN KAVUN

Yazın gelmesi ile halk pazarlarında ürünlerde kışa göre kısmi bir düşüş olduğunu görmek mümkün.

Ancak iki yıl öncesine oranlar fiyatlar uçuk.

Akhisar’dan Balıkesir’e yönüne eski yoldan gidenlerin hatırlayacağı kavuncular var.

Yaz aylarında toplanıp samanlıkta saklanması sebebiyle kış ayında bile orada kavun bulabilirsiniz.

Yoldan geçerken bir tane kavun almak istedim.

Markette, pazarda kilosu 5 TL.

Kilosu 15 TL’den satışı yapılan kavunun ederi 100 TL…

Maliyetler artmış olabilir ama…

Dükkan kiran yok, tarladan çıkardığını yol kenarına diziyorsun ve satıyorsun.

Bunun adı insan kazıklamaktır.

İki-üç yıl önce de 5 tane kavun 10 TL ilanını görünce arabamı durdurmuştum. Bana gösterilen kavunlar ise büyük ihtimalle ineklerin bile yemek istemediği kavunlardı.

Son dönemlerde yol kenarında organik ürün adı altında satılan gıdalara olan güven azaldı. Eskisi gibi araçlar durup da alış veriş yapmaya çekinir oldu.

Bozulan ne kavun ne yumurta ya da ne de bal…

İnsanımız bozuldu.

Keskinoğlu’ndan aldığı yumurtadaki yazıyı silip biraz tavuk pisliğine bulaştırıp organik yumurta diye millete kabaca kakalamaya çalışan insan sayısı bu piyasanın belki de büyük kısmını oluşturuyor.

Kısacası bilmediğiniz yerden almayın.