GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Cemil DİRİM
YAZARLAR
10 Nisan 2018 Salı

Aziz Başkan’ın haklı gururu

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun görev süresinin 14. yılında yaptıklarını anlattığı toplantı ile ilgili izlenimlerimi seyahat ve iş yoğunluğu nedeni ile ancak yazabiliyorum. Bence bazı belediye başkanlarına örnek olması gereken bir toplantıydı. 14 yılda değişen İzmir’in fotoğrafını katılımcılara anlatan Kocaoğlu, hayata geçirdikleri “ İzmir Modeli”nin Türkiye’ye örnek olması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:

 “Güneş İzmir’den doğuyor artık. Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlılığından hiç bir zaman taviz vermeyen İzmir olarak, hemşerilerimize sunduğumuz özgür ve demokratik yaşamı ve oluşturduğumuz yerelden kalkınma modelini Türkiye'ye açıyoruz. Çatışmaların, kamplaşmaların arttığı şu dönemde mutlu, umutlu, barış içinde yaşayan İzmir’den feyz alsın Ankara. Farkımızı fark etsin! Yeni icada gerek yok! İzmir’de sonuçları test edilmiş başarılı projeleri örnek alsın.”

Yıllardır bir çok konuşmasını izlediğim Kocaoğlu’nun ilk kez bu kadar yaptıklarıyla gurur duyarak konuştuğunu gördüm. Her haline, tavrına yaptığı çalışmaların getirdiği haklı gurur yansıyordu. Türkiye’ye örnek olmasını istediği “İzmir Modelinin” doğuş hikayesini de anlatan Başkan Kocaoğlu, şunları söyledi:

“Bizim yaptığımız, belki de sadece, İzmirlilere 'birlikte başarabilmek' duygusunu hissettirmek oldu. Çok uzun yıllar ötelenmiş, örselenmiş kırsal kesime pozitif ayrımcılıkla başladık işe. Gerçekten güzel işler başardık kırsalda.  Süt üreticisini, çiçek üreticisini, zeytinciyi, fidancıyı, arıcıyı destekleyip onları tarlada ve pazarda birleşmeye ve sonunda marka olmaya teşvik ettik. Uzun yıllar 'komünist işi' diye anti-propaganda malzemesi yapılan ve buruşturulup bir kenara atılmaya çalışılan kooperatifçiliğin aslında ne kadar önemli olduğunu, fırsat verildiğinde hangi mucizelere imza atabileceğini gösterdik cümle aleme. Aşı tutmuş ve İzmir’deki tarımsal üretim, Türkiye ortalamasının iki katından fazla büyümüştü. Türkiye 'tarımda yoksullaşmayı' konuşurken, İzmirli üretici mucizeler yaratıyordu".

İzmir’de köylünün ve üreticinin artık daha mutlu olduğunu kaydeden Kocaoğlu, “'Köylü milletin efendisidir' düsturu Ulu Önderimizin sözlerinde kalmıştı ya. İşte biz o sözü İzmir'de yaşattık. Üreticiye yeniden itibar sağladık. İzmir’in köylüsü artık yerinde mutlu. Daha da önemlisi, gelecekten umutlu. Peki İzmir’de bu model hayata geçebiliyor da, Türkiye’de neden uygulanmasın? Neden üreticiler evlerini, bahçelerini, tarlalarını yok pahasına satıp kente göç etmek zorunda kalsın? Türkiye neden İzmir gibi olmasın?" diyerek Türkiye’ye sadece yerelden kalkınma ve insan odaklı kentsel dönüşümü değil; yaşam kalitesinin yerelden geliştiğini ispatlayan bir yönetim modeli sunduklarını söyleyen Kocaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“İzmir’de sonuçları test edilmiş başarılı projeleri örnek alınsın. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesinin, bölgesel kalkınmanın sağlanmasında da çok büyük etkisi olacaktır. Türkiye'deki yerel demokrasi talebini, bugün burada yeniden şekillendiriyoruz. Aslında bu bir başlangıç. İzmir’den yükselen bir ses. Ve güzel ülkeme bir çağrı: İstiyoruz ki, Türkiye "İzmir gibi" olsun. Demokrat,  hoşgörülü, güvenli, enerjik, dirayetli, güçlü ve inançlı, kararlı, şeffaf, adaleti her türlü değerin üzerinde tutan, tasarruf eden ve kendi göbeğini kendi kesebilen İzmir, kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın; bu düşüncesinden, bu yaşam biçiminden, bu özgürlük tutkusundan asla vazgeçmeyecektir”.

14 yılda İzmir'e, Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinden daha fazla yatırım yaptıklarını ama asıl yaptıkları işin, kentin değerlerine sahip çıkmak ve korumak olduğunu kaydeden Kocaoğlu, “kuruluş ve kurtuluşun kenti İzmir olarak, hemşerilerimize sunduğumuz özgür ve demokratik yaşamı ve oluşturduğumuz yerelden kalkınma modelini Türkiye'ye açıyoruz.  Güneş İzmir’den doğuyor artık!” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Salondakilerin konuşma boyunca ilgisini üst düzeyde tutmakta  büyük başarı gösteren Kocaoğlu, beklediği desteği fazlasıyla aldı. Toplantıda gösterilen sinevizyonun görüntüleri ve içeriği, konuşma metni ve hitabeti, toplantı sonrasında gönderilen bültende yapılan icraatları anlatan 11 sayfalık metin Aziz Başkan ve ekibinin toplantıya iyi hazırlandığını gösteriyordu. Toplantının sloganında olduğu gibi Güneş İzmir’den doğar mı? Onu zaman gösterecek. Yapılanların Türkiye’ye ışık tutacağını anlatmak için bu sloganı bulanı tebrik etmek gerekir. Ancak Aziz Kocaoğlu’nun Türkiye siyasetine yerelden kalkınmanın en güzel örneğini verdiğini söyleyebiliriz. Toplantıda bunun haklı gururunu yaşadığını izleyicilerle de paylaştı.  Bugün seçim olsa İzmir’in metropol dışındaki pek çok ilçesinde Aziz Kocaoğlu’nun oyu CHP’den yüksek çıkacaktır. Yapılan araştırmalarda bunu gösteriyor.

Ancak İZBAN’daki yeni uygulama nedeni ile Aliağa’da Aziz Başkan’ın aleyhinde bir hava oluşmuş durumda. Bu konuda inisiyatif kullanması ve TCDD yetkilileri ile görüşerek uygulamayı yumuşatması bekleniyor.

Gazetecilere Yer Yok

Birkaç gün önce Konak Belediyesi’nden gelen davet üzerine Konak Belediye Başkanı Sema Pektaş’ın düzenlediği toplantıya katıldık. Ancak trafik nedeniyle 10 dakika gecikmeli olarak ulaştığımız salonda gazetecilere ayrılan bölümde yer kalmamıştı. İlgili arkadaşların bir çözüm bulmasını beklerken gazetecilerin oturması gereken masalarda kuaför, fotoğrafçı v.b. meslek sahibi kişileri, bazı medya kuruluşlarının reklam servisi çalışanlarını ve daha önce hiç aşina olmadığımız tipler gördük. Bunun üzerine birkaç gazeteci arkadaşımızla Sema Pektaş’ın konuşması başlamadan salondan ayrıldık. Bu konuda organizasyonu yapan kişilerin gerekli hassasiyeti göstermesi gerekiyor. Daha önce de belirttiğim gibi Belediye başkanları ve danışmanları ile ilgili ayrı bir yazı yazmayı düşünüyorum.

Dört yılda yaptıkları icraatları anlatmak için hazırlık yapan başkanlar olduğunu biliyorum. Basının karşısına geçip “şu icraatları yaptım, vaatlerimden bazılarını şu gerekçelerle yapamadım” diye açık yüreklilikle anlatan başkanları tebrik ediyorum. Bir de topa hiç girmeyen başkanlar var. Yerel yönetimler ile ilgili dergi çıkardığımız halde bize ayda bir de olsa bülten gelmeyen sadece Büyükşehir Belediyesi’nin açılışlarında boy gösterenler var. Bu başkanlara birilerinin bir yıl sonra yapılacak seçimlerde Aziz Kocaoğlu’nun değil, halkın oy vereceğini hatırlatmasında yarar var.