Sadece bir film “Kurtlar ve Çakallar”…
Fakat sizin hiç izlemediğiniz türde bir senaryoya sahip…
Senaryo demeyeyim hatta “sizden gizlenen hakikatlerin hikâyesi…”
Milletin gerçek evlatlarının, Atatürk’ün ve bayrağımızın; Cumhuriyetimizin ve Bağımsızlığımızın gerçek savunucularının öyküsü…
Kurtlar ve Çakallar, CİA-Gladio kıskacında bataklığa çekilmek istenen Ülkücülerin Kurt; bataklığa gidenlerin de çakallık hikâyesi…
Ülkücülerin seksenli yılları… Cezaevi günleri ve sonrası; Zindanda solcu arkadaşlarıyla kurulan güçlü dostluklar ve Gladio’nun onlar üzerine oynadığı kirli oyunlar…
Yokluklar, mahkûmiyetler ve mağduriyetler… Beyaz Perdeden izleyeceğimiz gerçek bir hikâye Kurtlar ve Çakallar!
Bugün dahi çözümlenemeyen devlet-mafya ve siyaset üçgenindeki “karanlık olayların” perde arkası…
***
Zorluklarla çekildi bu film… Mecburiyetlerle ve zorluklarla! O sebeple her karesinde ama her karesinde(!) hiçbir şeyle ölçemeyeceğimiz bir emek var!
Seyir zevki almak için çekilmedi bu film! Yüzleşmek ve yüzleştirmek için… Üzerine atılan iftiralara karşı hakikati haykıran bir neslin beratı olsun diye çekil… Masumiyetleri bilinsin diye… Sadece bilinsin diye!
İzlerken yılları heba olan bir gençliğin dramından çok hakikatini göreceksiniz…
Beğenmeyeceksiniz biliyorum!
Dedim ya, gülelim, eğlenelim ya da yalancı maceraların büyüsüne kapılalım diye çekilmedi bu film. Üzerlerine çullanırcasına bir neslin; seslerini kısarcasına bir gençliğin sırtındaki hançeri çıkarmak için çekildi…
Kurtlar ve Çakallar;
Bir neslin serencamıdır!
Anlatamadığı gerçekleri, tarihe kazıdığı destanıdır…
Tek başlarına CİA’ya, MOSSAD’a ve GLADİO’ya karşı verdikleri savaştır…
Bizler ve birileri habersiz olsa da verilen soylu bir mücadelenin filmidir…
Kurtların; Bozkurtların kurt yalnızlığında gerçekleştirdikleri direnişin filmidir…
Çakallar mı? Onlar zaten filmin dışında çok.