GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
17 Mart 2019 Pazar

Çanakkale geçilmez

Atamız 34 yaşında… Ne kadar genç… İngiltere tek başına saldırmıyor. Yanında Avustralya, Yeni Zelanda, Fransa ve başka milletler de var. Denizden saldırıyor, karadan saldırıyor… Yedi düvel saldırıyor Osmanlı’ya. Avrupa’nın hasta adamı ismiyle nitelendirilen Osmanlı Kuzey Doğu’da Rusya ile Güney Doğu’da yine Fransa ve İngiltere (Hintliler filan da orada) ile savaşıyor… Fransa ve İngiltere sömürgelerinden asker getiriyor, paraları çok, askerleri çok...

Ümitleri Osmanlı’yı 3 ay içinde bitirmek. Ama Türk savaşıyor. Şehit oluyor. Ayağında ayakkabı, üzerinde üniforma yok, aç, yoksul, savaş yorgunu ama savaşıyor… Destan yazıyor Çanakkale’de. Atamız yenilgiyi kabul etmiyor. Kurşunu biten askere süngü kullan diyor.

“Ben sizi savaşmaya değil, ölmeye yolluyorum” diyor. Asker ölmeye koşuyor vatanı için ama Fransız’a, İngiliz’e, onun sömürgelerinden gelen, ne için saldırdığını bile anlayamayan saf, gencecik askerlere geçit vermiyor… İki taraf da çok şehit veriyor. Tek fark, Mehmetçiğimiz vatanı için ölürken, Yeni Zelanda veya Avustralya’dan gelen gencecik, saf askerler neden öldüğünü bile bilmiyor…

Atamız dehasını bu savaşta gösteriyor, gencecik yaşında dünyanın saygısını ve hayranlığını ilk bu savaşta kazanıyor. Takip eden yıllarda kazandığı diğer savaşlar, yaptığı devrimler ve sonrasında savaştığı tüm bu ülkelerle dost ilişkilere girmesi dünyanın ona olan hayranlık ve saygısı arttırıyor. Vatanımız için canını veren Çanakkale Şehitleri’ni ve Atamızı yılda yalnızca bir gün değil, her gün saygıyla ve sevgiyle anıyoruz… Bülent Ecevit’in yazdığı bir şiiri kısaltarak paylaşıyorum, günün anısına:

ÇANAKKALE

Söyle Arkadaşım' dedi Anadolulu Mehmet
yanıbaşındaki Anzak erine
'nereden kopup gelmişsin,
neden çökmüş bu mahsunluk üzerine? '

'DUNYANIN ÖBÜR UCUNDAN' dedi gencecik Anzak
'Öyle yazmışlar mezar taşıma.
doğduğum yerler öylesine uzak,
örtündüğüm topraksa gurbet bana.'
'Dert edinme arkadaşım'dedi Mehmet
'değil mi ki bizlerle birleşti kaderin,
değil mi ki yurdumuzun koynundasın ilelebet,
sende artık bizdensin,
sende bencileyin bir Mehmet'

Çanakkale'de toprağının
üstü cennet altı mezar
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.

'ya sen dedi Mehmet
oyun çağındaki İngiliz erine,
'yaşın ne senin kardeş
böylesine erken buralarda işin ne? '
'yaşım sonsuza dek onbeş'
dedi ufak tefek İngiliz eri.
'ya sizler' dedi Mehmet
dünyanın dört kıtasından 
mezarlar dolusu erlere,
'hangi rüzgar savurdu sizleri
bu bilmediğiniz yerlere'

kimi İngilizdi, kimi İskoç
kimi Fransızdı, kimi Senegalli
kimi Hintli kimi Nepalli
kimi Avustralya'dan kimi yeni Zelanda'dan Anzak
gemiler dolusu asker
her biri niye geldiğinden habersiz
Gelibolu'nun oya gibi koylarından sızarak 
tırmanmışlardı dağa bayıra
siper siper yara gibi yarılan toprak
mezar olmuştu savaş ardından onlara.

Uğrunda can verdikce vatandı ancak
ekip biçtiğim padişah mülkü toprak
değil mi ki sizler alamasanız bile
bu topraklar almış sizi sizleri basmış bağrina
sizlere de vatan sayılır artık Çanakkale.