GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Adnan SÖKMEN
YAZARLAR
12 Kasım 2017 Pazar

Ağlatmayacaksın bir kadını...

Ağlatmayacaksın bir kadını...

Ağlatmayacaksın arkadaş...

Çünkü o ağlarsa...

Penceredeki fesleğen...

Çorbadaki tuz...

Tenceredeki fasulye ağlar...

Önce...

Evin içindeki kokusu ağlar...

Sonra da...

Kavanoza kurduğu turşu...

Sana yaptığı reçel ağlar...

Ağlatmayacaksın arkadaş...

Ağlatmayacaksın bir kadını...

Yoksa...

Ütülediği gömleklerin...

Yıkadığı çorapların...

Albümdeki fotoğrafların ağlar...

Hatta...

Duvardaki resmi...

Dolaptaki gelinliği...

Saçındaki beyazları...

Alnındaki çizgileri...

Dudağına değdirdigi dudakları ağlar...

Ağlatmayacaksın arkadaş...

Ağlatmayacaksın bir kadını...

Vallahi...

Bastığı yerler...

Küstüğü gözler...

Okşadığı eller ağlar...

Kurt ulur...

Kuş konar...

Dağ donar...

Taş yürür...

Yani anlayacağın...

Kurtlar, kuşlar, dağlar, taşlar ağlar...

Ağlatmayacaksın arkadaş...

Ağlatırsan...

Sular, seller ağlar...

Yağmurlar, yeller ağlar...

Çöller, denizler ağlar...

Gece olur...

Gün ağırır...

Ay biter...

Yıl geçer...

Ve...

Geceler, gündüzler, aylar, yıllar ağlar...

Ağlatmayacaksın kardeş...

Ağlatmayacaksın bir kadını...

Eğer, o ağlarsa...

Senin de anan ağlar...