Valiler kararnamesi ile İzmir’de uzun yıllar görev yapan Mustafa Toprak Malatya’ya gitti. Giderken söylediği “hakkınızı helal edin, İzmir bana hep destek oldu” sözleri halen hafızalardaki yerini koruyor. Görevdeyken karşı karşıya geldiği isimlerden helallik isteyerek giden Toprak’a kimlerin hakkını helal edip etmediğini bilmiyoruz. Toprak, Perşembe günü itibariyle Malatya’daki görevine başlasa da aklının-gönlünün İzmir’de kaldığı bir gerçek…
Gelelim İzmir’in yeni valisi Erol Ayyıldız’ın durumuna. Aslen Giresun’lu olan Ayyıldız’ın kariyerinde çeşitli ilçelerde kaymakamlık ve Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nde bürokratik görevler bulunuyor. Zonguldak ve Aydın’dan sonra İzmir’e ‘vali’ sıfatı ile gelen Ayyıldız’ın burası üçüncü görev yeri olacak. Son görev yeri Aydın’da CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile kavgası çok tartışılmıştı. Özel idarelerin kapatılmasından sonra mal paylaşım konusunda birbirlerine düşen ikilinin karşılıklı atışmaları ve Çerçioğlu’nun sözleri arşivlerde duruyor. Ayyıldız, önceki Vali Toprak’a göre daha ‘kurumsal’ bir duruşa sahip. Çok fazla medyada yer almayı sevmiyor ve basın üzerinden tartışmalara katılarak ‘kişisel’ değerlendirmelerde bulunmuyor. Karşılıklı temas ve iletişim kurmada biraz zaman gerekiyor.
Göreve başlayalı bir hafta olan Vali Ayyıldız’ın Aydın’daki tavrını sürdürmesi ve siyasi kararlar almasını bekleyenler çok oldu. Fakat Ayyıldız, bunu yapmadı. Kendisini ziyaret eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na mesajlar verdi. Kurumları yönetenlerin kavgasının, şehirlerin gelişmesinde engel olduğunun altını çizdi. Üstüne bir de sürpriz yaparak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı iftar programına giderek şehit yakınları ve gazilerle oruç açtı. Şimdilik, İzmir’e uyum sağladığı görülen Ayyıldız’ın tavrı değişir, duruşu bozulur mu bilinmez ama bu durumun genel olarak herkeste olumlu tepki gördüğü de bir gerçek.
Ayyıldız’ı yeni görev yerinde yani valilikteki makamında bizzat ziyaret ettim. Kendisine çok kişinin İzmir duruşu ve siyasi ortamı ile ilgili telkinlerde bulunduğunu öğrendim. Ayyıldız, bu konuda çok sayıda telefon aldığını ifade etti. Bundan sonraki yapacaklarını tek kelime ile özetlerken ağzından, “tüm kararları şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da vicdan muhasebesi yaparak alacağım” sözleri döküldü. Zaten elinde irade-güç olan ve yetkisini vicdanı ile aklı arasında dengeleyerek kullanan kişinin başarısız olması da mümkün değil.
Ayyıldız görüşmede durduğu noktayı anlatırken, “Kesinlikle siyasi bir bakış açısı ile görev yapmayı doğru bulmuyorum. Bizler bu görevlere gelirken taraf olmak için değil eşit hizmet için geliyoruz. Bu konuda Sayın Aziz Kocaoğlu’na da ziyaretinde söylediklerim oldu. Bakış açımı, tarzımı ve idarecilik mantığımı ona anlattım. Bu görevler gelip geçicidir. Benden önceki valimizin görev süresi bitti. Buradan başka bir yere gitti. Biz de başka yerden geldik, başka bir yere gideceğiz. İzmir çok güzel bir yer. Görev yaparken bizim yaptıklarımızı farklı yorumlayan, değişik yerlere çekenler olacaklardır. Kim yaparsa yapsın doğruya doğru, yanlışa yanlış derim. Bunun siyaseti de kişisi de olamaz” dedi. İşte İzmir’in yeni valisinden bir haftalık durum analizi böyle. Çiçeği burnunda vali bundan sonra neler yapacak, nasıl kararların altına imza atacak göreceğiz. Gerçek olan şu ki Vali Ayyıldız hep göz önünde, yaptıkları dikkatle izlenen, sözleri irdelenen, duruşu sorgulanan ve tartışmaya açılan birisi olacak…
KADROLAŞMANIN DİYETİ Mİ?
Bu arada bir konudan daha bahsetmek istiyorum. İzmir’deki belediyeler üzerinden sendikalar birbirleriyle yıllardır mücadele eder. Memur ve işçi sendikaları her belediyede ayrı ayrı örgütlenir. İzmir’de güçlü, örgütlenmiş iki işçi sendikası var. Birincisi Türk-İş’e bağlı Belediye İş Sendikası ikincisi ise DİSK’e Bağlı Genel İş Sendikası. Bunlar, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinde rekabet halindeler. Herkesin bildiği gibi Bayraklı Belediyesi’nde işçilerin örgütlü olduğu ilk sendika Belediye-İş’ti. Başkan Hasan Karabağ’ın müdahalesi ile örgütlenme rakip sendika Genel İş’e geçti. Yani, DİSK’in belediyede örgütlenmesinin önü açıldı. Bayraklı’da hâkimiyeti kuran ve kontrolü ele geçiren Genel İş’in ilçe belediyelerinde yetkili 6 Nolu Şube’nin idari merkezinde duvardaki fotoğraf dikkatimi çekti. Duvarı tamamen kaplayan sendika binasında Hasan Karabağ’ın fotoğrafı yer alıyor. Arkasında ise DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Genel İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile sendikanın üst düzey yöneticileri duruyor. Sendika yönetimi durumu ‘tüm ekip orada olduğu için fotoğrafını astık’ sözleriyle izah etse de bazı isimler ‘kadrolaşmanın önünün açılmasının diyeti’ olarak izah ediyor. Takdir ise kamuoyunun…