GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
23 Ocak 2014 Perşembe

Kim/ne kadar iş yapar?

AK Parti İzmir listesi için ‘Bu liste iş yapar’ dedik, kıyamet koptu.
Dedik dedik de… Tüm ilçeler için demedik.
Aliağa’nın şaşkınlığını ilk andan itibaren yaşıyorum mesela…
Tansu Kaya gibi anketleri patlatan bir adayı neden es geçti iktidar partisi…
Adaylık başvurusu bile yapmamış bir belde belediye başkanını neden tercih etti.
Kaya’nın bizim bilmediğimiz bir sıkıntısı mı vardı?
Yahut Gaziemir’de tercih edilen adayı o ilçede kaç kişi tanır?
Adnan Yüksel gibi İsmail Acar gibi güçlü adayları varken hem de…
Adnan Yüksel ile Tansu Kaya’nın ortak noktası var mı?
Var. Her ikisi de görevdeyken seçim kaybetmiş başkanlar…
Diyelim ki AK Parti bu durumdaki başkanları aday yapmama kararı aldı?
O zaman Mahmut Badem’e ne demeli?
Ya da Badem’i istisna olarak tanımlayarak kaideyi koruyabilir miyiz?
Bazı ilçelerdeki iddiasız adayların anlamını Binali Yıldırım biliyor olmalı. Başbakan Erdoğan’la birlikte listeye son şeklini o verdi çünkü…
Bazı ilçelerde de ‘sönük adaylar’ gösterdi AK Parti... Elinde daha iddialıları varken sönmüş yıldızların ışığına güvendi. İsim vererek kimseyi rencide edecek değilim. Ama ‘yıldız sanılan’ bazılarının kendilerini bile ısıtamadığını bilen biliyor. 30 Mart akşamı bu gerçeği Binali Yıldırım da öğrenecek muhtemelen. 

Gelelim 3 ilçe meselesine…
Urla, Güzelbahçe, Karşıyaka…
27 ilçenin açıklanıp bu ilçelerin dışarıda bırakılması üzerine öyle çok spekülasyon yapıldı ki…
Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu’nun AK Parti’ye geçeceğinden Güzelbahçe’de CHP’ye öfkeli Eski Başkan Ertan Avkıran’ın AK Parti’den aday yapılacağına kadar. Karaosmanoğlu’nun AK Parti’ye geçeceğini sanmıyorum. Avkıran’ın da geçmesinin yakışık almayacağına inanıyorum. Hem Avkıran adına hem de AK Parti adına…
Son günlerde başta adalet olmak üzere pek çok değerimiz erozyona uğramış olabilir. Ama siyasette ‘etik’ diye bir değer en azından İzmir çukurunda yaşatılmaktadır.
İzmir’in siyasi yarışında rakibin gözünden düşenleri kapmak, siyasi açıdan bir yanlışa çanak tutmak yoktur. Kim bu yola başvurursa sonu hüsran olur.
Karşıyaka’ya gelince… 

Özel bir ilçe... Hem CHP açısından hem AK Parti açısından…
İzmir seçiminin kilit ilçesi… 2011 seçimlerinde Binali Yıldırım’ın seçim bölgesinde kalan Karşıyaka’da CHP lehine 93 bin fark vardı. Tüm İzmir’de AK Parti karşısında 180 bin fark yapan CHP, bunun yarısını tek bir ilçeden, Karşıyaka’dan sağladı. O nedenle AK Parti’nin hem de Binali Yıldırım’ın Karşıyaka’nın üzerinde bir parça daha durması, düşünmesini normal karşılıyorum.
Kulislerde bir kadın adaydan söz ediliyor. Bir de Kemal Baysak’ın akrabası olan Turizmci Bülent Tercan’dan… Malum Boşnak lobisi…
Karşıyaka’da farkı eritme çabalarını doğru bir adayla destekleme çalışan AK Parti’de ‘iş yapacak’ adaylara gelince…
Kim iş yapar, nasıl ve ne kadar yapar?
Tabi ki ülke bu gündemle seçime giderse ‘allame-i cihan olsa’ fark etmez.
CHP kimi ilçelerde zorlansa da seçimi 30-0 kazanır.
Ama ‘ceket’ koyarcasına bir yaklaşım sergilerse durum değişebilir.
İlla ki AK Parti adaylarına bakmayın derim bu durumda…
MHP hatta DSP adaylarına da dikkat edin kimi ilçelerde.
Önceki dönemin Tire’si buna örnektir. CHP rüzgarının fırtınaya dönüşmüş şekilde estiği 2009’da Tire’yi DP kazandı. CHP’nin Tire dersini unutmaması gerekiyor.

Gelelim AK Parti’nin iş yapacak adaylarına… Cemil Şeboy her daim iş yapar. Kimse kusura bakmasın. Şeboy 15 yıl boyunca Buca’ya damga vurmuş bir belediye başkanıdır. İyi analiz edilmesi gereken bir siyaset adamıdır. Rakısını hala su katmadan içen bir AK Partili’dir. Rumeli göçmenlerinin gönlündeki ‘büyükşehir’ aslanıdır. CHP’nin Şeboy’a göre önlem almayı düşünmesi bu nedenle anlamlıdır. 

*

Necip Kalkan İzmir’de iş yapar.
Yıllar, yıllar boyunca hatır biriktirmiş bir isimdir Kalkan… Nüfus kütüğünde Siirt yazar ama o İzmir’in beyaz takımına da çok yakındır. Mardinlilerle de kurduğu akrabalık ilişkisi ona Karabağlar’ın arka mahallelerinde de özel koridorlar açacaktır. Bugün bulunduğu noktayı açıklamakta zorlansa da ‘Merkez sağ’ etiketiyle sahada etkili olabilir. Açılışına katıldığı, kurdelesini kestiği dükkânları ziyaret etse seçime kadar boş kalmaz.
Deniz Baykal’ın da önceki dönem başkan adaylığı teklifi götürdüğü Kalkan’ın adaylığı CHP’deki dengeleri de değiştirdi.
Aynı Şeboy’a karşı düşünüldüğü gibi…
Nüfus kütüğü üzerinden de olsa Karabağlar’ın öteki yüzüyle ilişki kuracak adaylar öne çıkmaya başladı. Başta mevcut Başkan Sıtkı Kürüm olmak üzere… 

İş yapacaklar listesinde İsmail Sarı’yı da unutmamak lazım.
Tabanı olan, enerjisi yüksek bir aday… Necip Kalkan gibi kentin her iki yüzünde de ‘hatır’ biriktirmiş, sağcının da solcunun da kapısını çalabilecek, her iki yapıya da hitap eden argümana, jargona sahip bir aday… CHP’nin ‘özel önlem’ alması icap eden Sarı’yla birlikte şimdiden pek çok ‘küskün, kırgın’ CHP’linin yol yürümeye başladığı konuşuluyor.
Parti içinde de ciddi bir kırgınlık yaratmayan Sarı, partisinin doğal gücünün bulunduğu Bayraklı’da seçimin dengelerini değiştirebilir.

Seferihisar’da Hamit Nişancı…
Seferihisar’ın adını dünyaya duyursa da, İzmir’de belirli bir kesimin gönlündeki Büyükşehir adayı olsa da Tunç Soyer’in işinin kolay olduğunu söyleyemiyoruz.
Kabul etmek gerekirse Soyer, önceki dönemin çok ötesinde bir güce sahip... Ama bir o kadar da yerel yıpranma payı vermek gerekiyor. Üzerine Seferihisar’ın çocuğu Nişancı’yı eklerseniz bu denklem 30 Mart akşamı sandıkta ancak çözülür gibi geliyor bana.

Çeşme’de Mustafa Cenger… Esnafı temsilcisi Cenger CHP’nin aday sürecinde hata yapması halinde yarım bıraktığı işi tamamlayabilir. Önceki dönem ilçesinde sağı birleştiren Cenger bu kez de benzer bir mücadele veriyor. Bu dönem (son gelişmelerle birlikte) işinin kolay olduğunu söyleyemeyiz. Ama Çeşme’de Cenger’in bir marka olduğunu söylemek hata olmaz.

Ödemiş’te Mahmut Badem… Baştan söyleyeyim. Son dönem CHP’nin en başarılı belediye başkanı kimdir diye sorsanız, tereddüt etmeden Bekir Keskin derim. Ödemiş Belediye Başkanı… Düşünün… Çöp sorununu bile tarihe gömmüş hatta İzmir’deki meşhur çöp denklemine bile katkı sağlamış bir başkan. Keskin’i biraz Sırrı Aydoğan’a benzetiyorum. İyi çalışan ama anlatamayan…
Keskin’in sokakta yarattığı boşluğu doldurmaya Mahmut Badem gibi ‘dokunmayı seven’ bir siyasetçi talip olabilir. Önceki dönemin başarılı belediye başkanı, 2009’da CHP rüzgarıyla alabora olan Badem’in bu kez Ödemiş’in tamamının katılacağı seçimde iddialı olabileceği vurgulanıyor.

Menemen adayı Kaplangı’nın isabetli bir seçim olduğu söyleniyor. Kemalpaşa’da Arif Uğurlu’nun MHP tabanına da hitap edebileceği kaydediliyor. Menderes’te Bülent Soylu’nun ‘gençlik’ enerjisi ile değişimi tetikleyebileceği ifade ediliyor. 

Selçuk’ta Zeynel Bakıcı’nın, Karaburun’da CHP kökenli Hüseyin Altın’ın, Bergama’da Hasan Şahin’in, Torbalı’da Adnan Yaşar Görmez’in de iddialı aday olduğu söyleniyor.
Ama performanslarını alanda göreceğiz. Benim altını çizdiklerim daha ziyade ‘özgül ağırlıkları’ olan geçmişlerinde ölçülmüş başarıları olan isimler…
Daha ziyade ANAP-DYP ve de CHP kökenlilerin aday yapıldığı, milli görüşçülerin vitrine alınmadığı AK Parti listesi hiç fena sayılmaz.
Sıra CHP’de…