GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nüvit TOKDEMİR
YAZARLAR
27 Ocak 2010 Çarşamba

Kendini Yenile, Yoksa!...

Yazılarımızda, yorumlarımızda sıkça bir olayı vurguluyoruz. Diyoruz ki:
"Kulüpler yönetimlerini belirlerken, geçmiş alışkanlıklardan vazgeçmeliler.’¶ Genel kurullarda, belirli kararlar alınırken ve yönetimler aklanırken 'kabul edenler-etmeyenler, kabul edilmiştir' anlayışı son bulmalıdır..."
Söylüyoruz ama dinleyen tabii ki yok...
Çünki bu bir sistem sorunu...
Çünki, siz eğer bu ülkede spor yöneticisi olmakla ilgili bir sistem getirmemişseniz, sizin spor birimlerinizi yönetmede becerili insanları da yetiştirmemişsiniz demektir...
İşin aslına bakarsanız, her şey, yaşadığınız ülkenin spor politikası olup olmadığıyla ilintilidir...
Ve ne yazık ki, ülkemizin Cumhuriyet oluşumuyla birlikte, "sporcu yetiştirme" hedefinin dışında bir politikası olmamıştır, oluşmamıştır...
Bu ülkenin çocukları devletin üniversitelerinden "Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu", "Spor Akademisi" mezunu olmalarına karşın, atamalarını alamamış; Yetmemiş, okullarda beden eğitimi dersleri ortadan kaldırılarak, meslekleri ellerinden alınmaya kalkışılmıştır...
Düşündükçe bunalıma giriyorum, sizlerin de aynı düşünceler içinde olduğunuzu; Çocuklarınızın bu işin içinden nasıl çıkılacağı sıkıntısını yaşadığınızı hissediyorum.
Biliyorum ki, spora gönül vermiş, sporla yatıp kalkan her birey bu ülkenin zenginliklerine daha bir katkıda bulunma heyecanı yaşıyor...
İnanıyorum ki, her spor adamı yaptıklarının, geleceğe dönük yapacaklarının heyecanını bir ayrı yaşıyor...
Bir de o ülke sporuna katkı koymayı hedef edinmiş bilinçli sporcu ordusunu düşünün; Eğil ellerde yetişmiş, akılcı, bilinçli, bireysel ya da takım sporlarında kendilerini hedefe kilitlemiş çocukları!...
Nasıl bir kitlesel iletişim yaratılacağını düşünebiliyor musunuz?
İnanamazsınız!
Söyleme, yöneticilerden başlamıştık, aynı biçimde sürdürelim...
Bu düzen böyle gitmeyecek elbet. Türkiye UEFA kriterlerine bağlı kulüp yönetimlerini ve yöneticilerini belirlemek yolunda attığı imzalara bağlı olarak, kararlı adımlar atmak durumunda kalacak. Türkiye Futbol Federasyonu bu uygulamaları er geç yürürlüğe koyacak.
Çok değil, iki sezon içerisinde neler olacağını hep birlikte göreceğiz.
O zaman ne kulüpler adil olmayan futbolcu sözleşmeleri imzalayabilecek, ne de tesisi olmayan kulüpler profesyonel liglerde oynayabilecek.
İşte o zaman naklen yayın paylaşımında ortaya çıkan rakamlar da değişecek; futbolcunun istediği ile yönetimlerin verdikleri de.
Ama her şeyden önce Türkiye'de sporu da, futbolu da "yönetiyorum" diyenlerin kalitesi, kimlikleri değişecek...
Eğer UEFA standartları uygulanırsa?
Balık baştan kokar, derler bizde...
Türkiye, bir sistem oluşturmazsa eğer UEFA standartlarının dışında kalır ki, sonrasını düşünmek bile istemiyorum...
Gerçeği görmeyip, kulüpleri kendi düşünceleri doğrultusunda "ilkesizce" yönetmekte ısrarcı olanlara duyurulur...
Ya kendini yeniler, sürece uyarsın ya da sen bilirsin!...