GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
3 Kasım 2016 Perşembe

İtibar Yönetimi, Algı Yönetimi…

Küreselleşmiş bir dünyada yaşıyoruz, sevsek de sevmesek de… Hoşumuza gitmese de, küreselleşmenin sonucu olarak medyada da rekabetin arttığı, konvansiyonel medyaların yaşam sürelerinin kısaldığı bir dünya artık burası… “Yeni medya” dediğimiz internet üzerinden yapılan işlerde ise durum daha da karışık. Giderek birbirine benzeyen siteler arasındaki farklılıkların azaldığı bir ortamda okurların tercih yapmalarını sağlayan biricik unsur “itibar”,

Okurlar tercih yaparken sitenin, portalin başarılı olup olmadığına aldığı reklama bakarak karar vermiyorlar… - haberleri, yazarları reklam nedeniyle okunmaz hale getiren sayfalara kızsalar da-

Klasik gazetecilik yıllarımızda da hep “fark yaratmak” için çaba harcadık. Yaptığımız gazeteler farklı insan haberleri ile çıksın, bizdeki haber kimseciklerde olmasın isterdik. Böylelikle “itibar” kazanacağımızı biliyorduk…

Bugün de sadece haberde, yorumda, değerlendirmede fark yaratanlar kendilerine değer katabiliyorlar.

Medyada büyük değişimler yaşanıyor, yaşanacak… Rekabet büyük…

Medyadaki itibarı sadece o medyanın kârlılığı ya da başarıları açıklamaz. Kalıcı bir itibar, kamuoyu önündeki durumunuz ile açıklanır. Sadece toplumun farkında olduğu kurumların olumlu ya da olumsuz bir itibarı olabilir.

***

Son dönemde “Algı yönetimi” diye bir başka deyim daha girdi hayatımıza... Galiba ilk kez Amerikan Genelkurmayı tarafından ortaya konmuş bir tanım. İtibar ne kadar pozitif ise, algı da o kadar negatif hisler yaratıyor bende… Bilmiyorum herkes de öyle midir? .

Adından da belli olduğu üzere algının bir şekilde yönetilmesi ya da yönlendirilmesi ya da şekillendirilmesi anlamına geliyor. Hedef kitlenin görüşlerini etkileme aktivitesi olarak da biliniyor. Algı yönetimi, kimilerine göre belirli kitleleri kendi çıkarlarına doğru harekete geçirme olayı, kimilerine göre de bir pazarlama aracı olarak kullanılan olan bir anlayış… Algı kavramını ve algıyı yönetmek aynı zamanda iletişim sistemini yönetmektir. Yani iletişimde algı kavramı bir araç niteliği taşıyor…

***

Ege’de Sonsöz üç ay süren çok zorlu bir süreçten geçti. Ve sonuçta kim oldukları henüz bilinmeyen ve Ege’de Sonsöz için “algı yönetimi” yapmak isteyenler kaybettiler… Çünkü bu portal Ümit Yaldız’ın yazısında da okuduğunuz gibi en başından beri hep doğrunun yanında olmuştu. Yani “itibarı yüksek” bir mecra haline gelmişti.

Geride kalan 95 gün zordu ama bence Ege’de Sonsöz’ün itibarını daha da yükseltti. Hiçbir siteye portale benzememeye özen gösterdi bu süreçte de Ege’de Sonsöz…

Ve şimdi portalin en tepesinde yer alan “Teşekkür” metnine bir bakın. Burada teşekkür edilen her bireyin bu toplumun “itibarlı” insanları olduğundan kuşku duymayın.

Hz. Ali’nin bir sözünü pek severim; “Haksızlığa karşı susarsanız, hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz.” 

Bu şehirde kimlerin itibarlı, kimlerin itibar erozyonu içinde, kimlerin de çoktandır itibarsız olduğunu biliyorduk…

Ege’de Sonsöz üzerinden birçok insanı yeniden tanıdık. Kimilerine şaşırdık, kimilerine hiç şaşırmadık.

Başarılar gençler… Unutmayın Akdeniz’de Gençlik Ebedidir…