GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
15 Haziran 2016 Çarşamba

Terörün, şiddetin gölgesinde futbol…

Avrupa Futbol Şampiyonası’nın başladığı Fransa’ya gidip döndük… Bizim Şeker Bayramına da rastlayan, UEFA 2016’nın final günlerinde yeniden gideceğim inşallah.  Tabii ki tatile… Futbol için değil… Fransa’ya kim bilir kaçıncı gelişim, ülkeyi hiç bu kadar gergin görmemiştim. Adım başı polisin çevirip bilgi taraması yaptığı sokaklarda  Afrika ya da Ortadoğu kökenli oldukları hemen anlaşılan gençler evden çıktıklarına pişman oluyorlar… Yolların ortasında aniden karşınıza çıkan X-ray aygıtlarına girmek zorundasınız…

Son seyahatimden bazı notlar paylaşmak isterim bugün sizlerle…

FOODBALL- Fransa bir lezzet ülkesidir ya, UEFA 2016’yı da fırsat olarak görmüşler. “Foodball” diye kısaca adlandırılan şampiyona+lezzetli lokantalar içeren turlar düzenlenmiş. Kısaca “mükemmel” diyebilirim. Bu konuya “İzmir’e gastronomik saygınlık önerileri” çerçevesinde döneceğim…

FRANSIZ KALMAK- Dilimizde bir sözcük var, “alakasız olma hali” anlamında: “Fransız kalmak”… Fransızların çok büyük bölümü UEFA 2016’ya Fransız kalmış durumda. “Bir an önce bitse” diye bakıyorlar. Paris’te genellikle Ağustos’ta alınan yıllık izinler bu yıl Haziran’da başlamış… Rusya, İngiltere ve Galler’in taraftarlarının geleceği şehirlerde ise insanlar geçici olarak bulundukları kenti bile terk etmişler… 

GREV GREV GREV- Fransa’da sendikalar “ülkesel çıkarlar” var falan deyip grevlerden vazgeçmiyorlar. - Şayet işi yavaşlatma yani çalışan nüfusun üçte birinin çalışmaması gibiyse eylem yine iyi ama Lyon’da geçen cumartesi hayat aniden duruverdi, trafik sıkıştı ve güzelim kentte herkes yürümeye başladı. Fransa'da aylardır çalışanların protesto gösterilerine ve grevlere yol açan çalışma yasası reformuyla ilgili anlaşmazlıklar UEFA 2016 boyunca tırmanacağa benziyor. Fransa’dan ayrıldığımız gün sendikalar tarafından düzenlenen çalışma yasası reformunu protesto gösterileri sırasında polis ile göstericiler arasında çatışma çıktı. 73 göstericinin tutuklanmış. Sendikaların açıklamalarına göre Fransa genelindeki protesto eylemine 1 milyon 300 bin kişi katılmış

SUPERVİCTOR KİM? Cuma günü Fransa'nın Romanya'yı 2-1 yendiği maçla açılan EURO 2016 için Paris'e gelenleri karşılayanlardan biri de Süper Victor'du. 16 numaralı Fransa milli takımı forması, kırmızı pelerini ve sihirli ayakkabıları ile kendisi turnuvanın maskotu… Pelerini ve ayakkabıları ona adı gibi süper yetenekler veriyor. EURO 2016'nın maskotunun adını koymak için UEFA'nın resmi sitesinde oylama yapılmış. 107 binden fazla kişinin katıldığı oylama sonucu yüzde 48 oyla maskotun adının Süper Victor olması kararlaştırılmış. Oylanan diğer isimler Driblou ve Goalix'di. Ancak bu seçim UEFA'yı zor durumda bıraktı. Zira Süper Victor'un internet ortamında satılan bir seks oyuncağının da adı olduğu ortaya çıkmış. Ajanslara konuşan bir UEFA sözcüsü "Söyleyebileceğimiz tek şey, bunları (seks oyuncaklarını) bizim üretmediğimiz" demekle yetinmiş.

HOLİGANÖTESİ RUSLAR- Bugüne kadar şiddet denilince akla gelen ilk millet İngilizler oluyordu. Ama Ruslar bu turnuvada ellerinden aldılar bu unvanı… Marsilya savcısı Brice Robin olaylarla ilgili olarak, altısı İngiliz, üçü Fransız ve biri Avusturyalı 10 kişinin yargılanacağını, 150 Rus taraftarın ise kaçmayı başardığını söyledi. Robin, "150 Rus holigan vardı. Bunlar son derece hızlı ve son derece şiddet içeren eylemlere hazırlıklıydı, son derece 'işinin ehli' kişilerdi" demiş.

ALKOL YASAĞI- Marsilya'da hem taraftar grupları arasında, hem de polisle taraftarlar arasında yaşanan çatışmalardan sonra Fransa hükümeti, maçların oynandığı şehirlerin belediyelerinden stat çevrelerinde alkol satışını yasaklamalarını istedi. Bakalım ne kadar uyulacak..

HER YER OTEL- Maçların oynanacağı şehirlerde otellerde yer kalmayınca başta tren ve metro istasyonları olarak hemen her yerin içilip, içilip, sızılacağı yerlere dönüştüğünü görmek şaşırtıcı gelmiyor.

İNGİLİZ POLİSLER- Yarın (Perşembe) Lens'te yapılacak İngiltere-Galler maçı için İngiltere şehre fazladan polis göndermeyi teklif etmiş. Kimin hakkından kimin geleceğini anlamak mümkün… İngiltere Futbol Federasyonu Başkanı Martin Glenn, UEFA'ya İngiliz taraftarların davranışlarının "oldukça ciddi" bir muamele göreceğini bildirmiş. "Taraftarlarımızın davranışlarının yaratabileceği sonuçların farkındayız ve İngiliz Futbol Federasyonu olarak onları sorumlu ve saygılı davranmaya teşvik etmek için elimizden geleni yapacağız. Hafta sonu Marsilya’da yaşanan olayların futbolda hatta toplumda yeri yok" dedi.

***

Ve her türlü mafyatik ilişkilerine, pisliğine rağmen, temelinde yer alan mücadele tutkusundan sanırım,  endüstriyel futbol dünyanın bir numaralı sporu… Maalesef…

***

SIRADAN BİR CİNAYET Mİ? Ve biz memlekete döndükten sonra Fransa’da işlenen çifte cinayete Alman basının “Terör” muamelesi yapması.. Alman gazeteleri, Paris'te bir polis ailesine düzenlenen ve iki kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırı için, “Paris'teki çifte cinayet akıllara o büyük endişeyi getiriyor: Euro 2016 ne kadar güvenli? Statlardaki maçlar bu belirsizlilik eşliğinde oynanıyor. Kesin olan şey; terör Avrupa gerçeğinin bir parçası. Avrupa'da bu tehdidi oluşturanların sayısı arttı. Binlerce Fransız, Alman ve İngiliz mücahit olarak Suriye'ye gitti. Peki, buna tepkiler nerede kaldı? Bu gelişmeyi görmezden gelmek en az terörist hareketlerin sığınaklarına ses çıkarmamak kadar yanlış. Çünkü İslam dünyasındaki fanatiklerin sayısı arttıkça Avrupa'nın güvenliği de bir o kadar tehlikeye girmiş oluyor. Aşırı dinci fanatikler, Afganistan, Irak, Suriye, ve Libya'da bazı bölgelerin kontrolünü elinde bulunduruyor. Bu da tehdidin şimdiye kadar hiç olmadığı kadar büyük olduğu anlamına geliyor.”

Frankfurter Rundschau gazetesinin Euro 2016 ve terör konusundaki yorumuysa şöyleydi: “Fransa’daki EURO 2016 esnasında korkulan terör saldırısı düzenlendi. 13 Kasım'daki gibi uzun uzadıya planlanmış bir saldırı değildi belki ama sinsice yapıldı. Saldırının detayları gün yüzüne çıktı. IŞİD’in öncelikli hedefinde polis ve devletin diğer temsilcileri yer alıyor. Bu olay EURO 2016’nın seyrini etkilemeyecek. Ama terörün gündelik hayatın bir parçası haline geldiğini, zehrini bu yönde akıttığını gösterdiği kesin. Terörün istediği etkiyi yaratmak için devasa mesajlar vermeye ihtiyacı kalmadı.”