GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
21 Mart 2011 Pazartesi

Temayül yoklaması

Tek Seçici başlıklı yazımda ifade etmeye çalışmıştım. Seçimler geliyor ama halk bu seçimlerin neresinde diye sormuştum. Çünkü adayları belirleyemeyen halkın sandığa gitmesi ne kadar demokratik bir davranış oluyor diye soruma devam etmiştim.
 
Bazı partiler teşkilatların da  “temayül yoklaması “ yapacaklarını açıkladılar ve bazıları bunu gerçekleştirdiler. Mesela AKP İzmir’de geçtiğimiz Pazar günü “temayül yoklaması “ yapıt. Çok sayıda teşkilat mensubu bu “yoklamaya” katıldı. Tercihlerini belirlediler.
 
Eskiden sonuçlar Ankara’da açıklanıyordu. Daha doğrusu açıklanmıyor sadece “tek seçici” biliyordu. Şimdiler  de bir ilerleme oldu ve burada, İzmir’de hemen “yoklamanın” yapıldığı günün akşamı sonuçlar açıklandı.
 
Buraya kadar her şey yarım da olsa iyi. Yarım da olsa diyorum, çünkü sadece teşkilatın bu yoklamaya katılmış olması elbette seçmenin katıldığı anlamına gelmez. Hatta partililerin katıldığı anlamına da gelmez. Ama kötünün iyisi  diyerek teselli bulalım.
 
Ancak, evet mesele ancakla  başlıyor.
 
Önce bu konu ile ilgili  bildiğim sayısız örneklerden birini vermek istiyorum :
 
Yıl 1999. Genel seçim öncesi ANAP bazı İl’ler de önseçim yapmaya karar veriyor. Bu illerden biri de Kayseri. Aday adayları var güçleri ile çalışıyorlar. Ve ön seçim yapılıyor. Açık ara birinciliği göğüsleyen, aynı  dönem beraber TBMM de bulunduğumuz değerli arkadaşım, İbrahim Yılmaz. Hepimiz tebrik ediyoruz. Ve listelerin Yüksek Seçim Kuruluna verileceği gün gelip çatıyor. ANAP’ın listelerine bakıyoruz ki İbrahim Yılmaz listede yok. Alt sıralarda filen değil, listede hiç yok.
 
Anadolu’da bir güzel söz vardır “Yan ağla,dön ağla”diye.
Bunun gibi örnekler pek çok.
 
Şimdi başa dönüyornum. AKP de “temayül yoklaması” yapıldı ve benimde arkadaşım olan Bilal Doğan birinci bölge de, Mehmet Bayındır da ikinci bölgede birinci seçildiler.
 
Diğer aday adayları da teşkilatın tercihine göre sıralandılar. Yalnız bir küçük ayrıntıyı da ifade etmek istiyorum. Mevcut Milletvekilleri hem oy kullanmamışlar ve hem de “yoklamaya” katılmamışlar. Bunu anlayamadım. Size de bilmiyorum, ilginç gelmedi mi?
 Neyse ….
 
 
Şimdi,oylamaya katılanların her birini kutluyorum ama listelerin Yüksek Seçim Kuruluna verileceği günü de merakla bekliyorum.  Acaba GENEL MERKEZ (GENEL BAŞKAN) teşkilatın tercihine ne kadar saygı gösterecek? Nasıl değerlendirecek?
 
İşte  o zaman “ak koyun, kara koyun” belli olacak.