GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
3 Mart 2011 Perşembe

Siyasetin matematiği!

Seçim yaklaştıkça rakamlar havada uçuşuyor. Anketler, tahminler, hedefler’…
AK Parti’’nin Türkiye hedefi en az yüzde 50.
CHP’’nin 42, MHP’’nin 40,
Diğerlerinin toplam hedefi yüzde 20 olsa,
Toplamda yüzde 152’’ye tekabül ediyor. Yani en az yüzde 52’’lik bir fazlalık var tahminlerde.
 
AKP’’de Başbakan’’ın hedefi yüzde 50, SKM’’nin yüzde 58.
CHP’’de Kılıçdaroğlu yüzde 40-42 diyor, Gürsel Tekin yüzde 37’’yi işaret ediyor.
MHP’’de Bahçeli ne derse o. Liderin hesabı ortada. Her MHP’’li ilkokuldan 5, asker arkadaşlarından 5, ortaokul, lise ve üniversiteden 5’’şer arkadaşını ikna ederse yüzde 40 hedefi tamam.   
Peki, siyasetin matematiği olur mu?
Tabi ki olur. Ama siyasetin matematiğinde hesap biraz farklı işler. Bazen 2+2 dört eder bazen de etmez. 2+2’’nin 8 ettiği ya da ’‘sıfır’’ ettiği durumlar bile vardır siyasette.
Öyle bir paket (vaat) açıklarsınız ya da öyle bir aday koyarsınız ki tek başına alır götürür.
Ya da tam tersi olur.
’‘Genel af, Öcalan’’a ev hapsi, hakikatleri araştırma komisyonu’’ derseniz ’‘bölünme endişesini en az şeriat tehdidi kadar önemseyen’’ Batı’’da zemininiz kayar.
Dimyat’’a pirince giderken evdeki bulgurdan olursunuz.
*
Örnekleri çoğaltmak mümkün’…
*
İzmir’’e dönersek durumun çok da farklı olmadığını görüyoruz. İzmir’’i uzaktan tanıyan ya da hiç tanımayan CHP üst yönetiminin tahminlerine göz atalım.
Gürsel Tekin yüzde 75 oy bekliyor İzmir’’den. Süheyl Batum da öyle’… Hatta Batum yüzde 70’’in altını başarısızlık görüyor.
Onların böyle düşünmesi normal de Alaattin Yüksel’’in yüzde 70’’i göstermesini anlamak zor.
Aziz Başkan’’ın ilk tahminini Gönül Soyoğul yazdı bizden. Yüzde 50’’yi ’‘başarı’’ görüyor Sayın Başkan. Ama Genel Başkanı aynı fikirde değil. ’‘Yüzde 56’’nin altına çok üzülürüm’’ diyor. Kocaoğlu’’nun hedefi daha gerçekçi. Son yerel seçimin ’‘il genel meclisi’’ sonuçlarını baz alıyor çünkü. Hatta İl Başkanı Tacettin Bayır bile Gürsel Tekin’’in tahminini çok yüksek bulup, Kocaoğlu’’nun hedefinin daha doğru olduğunu teyit etti Gönül Soyoğul’’a verdiği röportajda.
**
Peki, Kılıçdaroğlu neden yüzde 56’’yı hedefliyor? Son süreçte defalarca altını çizdik. İzmir’’in siyasi patronluğunu emanet ettiği, son kurultayda ’‘divan başkanı’’ yaptığı Aziz Kocaoğlu ve arkadaşlarına ’‘yerel seçim’’ üzerinden ’‘uyarı’’ mahiyetinde bu tahmin bir bakıma.
Yerel seçimde yüzde 56,7’’yi gören Kocaoğlu’’na diyor ki özetle; ’“Sen nasıl 56,7 aldıysan, partinin de almasını sağlayacaksın. Bu seçimin sonucundan birinci derece sorumlu olan sizlersiniz’”
Peki, doğru mu yapıyor?
Bence yanlış.
Çünkü Aziz Kocaoğlu’’na yüzde 56,7’’yi getiren faktörleri doğru irdelemek gerekiyor bunun için. Neydi Kocaoğlu’’nu 56,7’’ye ulaştıran?
Hemen sayayım.
1-İzmir’’deki siyasi kutuplaşma: AKP’’nin arsenik kriziyle birlikte İzmir’’i siyaseten ablukaya almasıyla zirve yapan kutuplaşma’… Eylem ve söylemleriyle İzmir’’i geren, içine kapatan AKP, Baykal yönetiminin ’‘laiklik, cumhuriyet, ulusalcılık’’ temelindeki siyasetinin direnç merkezi oluyordu.
Kutuplaşma halen dağılmış değil. Ancak CHP üst yönetiminin ’‘Türkiye Partisi olma sevdası’’ yüzünden her an dağılabilir. Çetin Soysal’’ın ’‘Öcalan’’a ev hapsi’’ açıklaması, Sezgin Tanrıkulu, Binnaz Toprak, Muhammet Çakmak gibi isimlerin açıklamaları bu sürece katkı sağlayabilir.  Hatta Kılıçdaroğlu’’nun tarikat söylemi’…
 
2-Kocaoğlu’’nun ’‘rozetsiz’’ duruşu: Geçen beş yılda CHP’’li başkandan çok İzmir’’in başkanı olmaya özen gösteren, rozetsiz, adil duruşuyla kendi partisinden çok muhalifleri tarafından takdir edilen Kocaoğlu, sosyal belediyeciliğin yanı sıra başta civar ilçeler olmak üzere köylere, varoşlara yaptığı yatırımlarla adından söz ettirdi. Merkez sağın hatta AKP’’li seçmeni bile oyunu alan Kocaoğlu, lokomotif rolüyle ilçelerin alınmasına da önemli bir katkı sağladı. Kocaoğlu’’nun aynı duruşunu koruduğu çok da söylenemez. İki yıl boyunca CHP’’li başkanı oynayan hatta İzmir siyasetinin patronluğuna terfi eden Kocaoğlu’’nun, ’‘CHP’’li duruşuyla’’ tabanda aynı sempatiyi/desteği bulması kolay değil.
Son süreçte ’‘metro sıkıntısı’’ yüzünden de kamuoyunda fazlasıyla eleştirilen Kocaoğlu’’nun ’‘taşeron işçiliğe son’’ çıkışıyla yeniden sempati kazanmaya başladığı görülse de bu durumun seçime ne kadar yansıyacağı merak konusu.
 
3-Rakibin yanlış aday belirlemesi: Her ne kadar Aziz Başkan, ’‘En doğru aday Taha Aksoy’’du’’ dese de AKP’’nin 2004’’de kaybetmiş bir adayla Büyükşehir’’e soyunması, seçim sonucunu baştan kabullenmesi, havlu atması olarak yorumlanmıştı. Büyükşehir’’in yanı sıra büyük ilçelerde de yanlış adayla yola çıkması yarış dışı kalması sonuca yansımıştı.
 
Daha pek çok faktör sayılabilir yüzde 56,7 için. Ancak Kocaoğlu’’na yüzde 56’’yı getiren faktörlerin önemli ölçüde eridiğini de söylemek mümkün.
Çoğunlukla Kocaoğlu’’nun sürükleyici gücüyle seçilen ilçe belediye başkanlarının icraatları da CHP hanesine yazacak.
Kimi artı kimi de eksi olarak tabi ki’…
 
İzmir’’deki siyasal kutuplaşmanın devam etmesine karşın hem yerel hem de genel siyasetteki gelişmeler kentin çözülmeye başladığını da ortaya koyuyor. Bu çözülme büyük ölçüde olmasa bile CHP’’nin oylarının bir miktar gerileyeceği açık.
 
Elimdeki son anket CHP’’nin yüzde 45-50 aralığında olacağını gösteriyor. Ancak referandumda yüzde 37’’lik ’‘evet’’ sonucuyla birlikte yüzde 30 bandında uzun süredir tutunan AKP’’nin bir miktar yukarı tırmanacağını da söylemek mümkün.
AKP’’nin İzmir’’de başarılı olması için izleyeceği yollar ise;
 
1- İzmir’’i gerecek, içe kapatacak eylem ve söylemlerden uzak durmak mümkünse vazgeçmek. Melih Gökçek, Bülent Arınç, Hüseyin Çelik gibi ’‘Sivri dilli’’ siyasetçileri bir süre buradan uzak tutmak. Tehditkar söylemler yerine ’‘hizmeti’’ öne çıkarmak.
 
2-Aday tespitinde hata yapmamak. Son dönem İzmir milletvekillerine baktığımızda çoğunun etkisiz kaldığını görüyoruz. Teşkilatın en sevdiği vekiller sıralamasında ’‘ithal vekil’’ Erdal Kalkan’’ın olması Kalkan’’ın başarısı kadar İzmirli adayların başarısızlığı olarak da yorumlanabilir. Kente/kentliye dokunan, kentin sorunlarına vakıf, teşkilat ve sivil toplumla yakın temas içindeki isimlerin hem İzmir’’e hem partiye katkısı olacağı kanaatindeyim.
 
Ve MHP’… Dört vekilinin de İzmir’’de evi yok. En sevilen vekillerden biri olan Grup Başkan Vekili Oktay Vural ve Sanayi Ticaret Eski Bakanı Kenan Tanrıkulu dahil’… Tanrıkulu ve Vural’’ın yeniden aday gösterilmesine kesin gözüyle bakılıyor. İl Başkan Müsavat Dervişoğlu’’nun Ankara’’ya gideceğine de’… MHP’’nin baraj sorunu yaşadığına inanmayanlardanım. Hatta milliyetçilik değerlerinin fazlasıyla yükseldiği İzmir’’de oyunu arttırabileceğini bile düşünüyorum. Hatta CHP üst yönetimindeki değişiklikten sonra rahatsızlanan, kafası karışan ulusalcı yapının bir bölümünün soluğu MHP’’de alması bile olası’…
*
İşte görüyorsunuz. Siyasette dünün hesapları bugüne uymuyor. Bir günün bile uzun bir süre kabul edildiği siyasetin matematiği üzerine kafa yormaya devam edeceğiz.
Kılıçdaroğlu’’na çok yakın bir milletvekili ile yaptığım görüşmede CHP’’nin matematiği üzerinde duracağım bir sonraki yazıda.
Rakamları görünce çok şaşıracaksınız. Bekleyin.