Kaderinde ne olduğunu kimse bilemez…
…Ve her insan, her canlı…
Kaderinde ne varsa onu yaşar…
***
İkisi de 1948 doğumlu…
İkisi de aynı üniversiteden mezun…
Üstelik sınıf arkadaşı onlar…
Biri siyasetçi ve akademisyen olarak yolunu seçmiş…
Diğeri “Önce bürokrasi…” demiş…
Emekli olduktan sonra da…
Daha sonra da politikaya karar vermiş…
Siyasete yürüyüş çizgilerinde bile benzerlik var…
Ne ilginçtir ki…
Şu anda “karşı cepheler”de komutanlık yapsalar da…
Serde…
Allah vergisi “belagat sanatı” var…
Söz konusu “hitabet” olunca yüz binleri coşturuyorlar…
***
Eğer, geçtiğimiz günlerde…
Gazeteciler…
MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye…
“Millet İttifakı’nı oluşturan altılı masa, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için anket yapacakmış, ne dersiniz?” diye sormasalardı…
MHP Genel Başkanı da…
Kemal Kılıçdaroğlu’nu işaret ederek…
“Bana sorarlarsa tercihim sınıf arkadaşım olur…” demeseydi…
Bu yazı için kolları sıvar mıydık?
***
Aynı yaştaki iki siyasi liderin kaderidir…
Yıldız Tarihi 2000’li yıllarda…
Politika kulvarındaki buluşmaları…
Her ikisinin de…
Resmi biyografileri “ekonomist ve siyasetçi” diye başlıyor…
Dikkat!
Ekonomist unvanları hep daha önde…
***
Aynı yılda dünyaya gözlerini açtılar ama…
Bahçeli, Kılıçdaroğlu’ndan 11.5 ay daha büyük…
Biri, 1948 yılının ilk günü…
Diğeri, 1948’in neredeyse son günleri…
“Merhaba…” demişler bu yaşlı dünyaya…
***
MHP Lideri, Osmaniye'nin Bahçe İlçesi’nden…
Aile hem çiftçi hem tüccar…
Baba Salih Bahçeli, Osmaniye'nin tanınmış çiftçi ve tüccarı…
Evin reisi…
O tarihlerde...
CHP taraftarı ve İsmet İnönü hayranı…
Devlet Bey, birkaç okul değiştirmiş ama…
Son derece çalışkan bir öğrenci…
Ankara İktisadî ve Ticarî İlimler Akademisi'ni kazanıyor…
Dış Ticaret Bölümü'nü 1971'de mezun oluyor…
***
CHP Lideri, Kemal Kılıçdaroğlu…
Tunceli’nin Nazımiye İlçesi’ne bağlı Ballıca Köyü’nden…
Tapu memuru Kamer Bey’in yedi çocuğunun dördüncüsü…
Elazığ Ticaret Lisesi'ni 1967′de birincilikle bitirmiş…
Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nin…
Ekonomi-Maliye Bölümü'nden mezun…
Hep Devlet kurumlarında görev yapıyor…
SGK’nın en uzun soluklu Genel Müdürü olarak emekli oldu…
***
Şunu asla “es” geçemeyiz…
Bahçeli’nin aklında hep siyaset vardı…
Kılıçdaroğlu’nda ise…
Bürokraside yükselme heyecanı…
***
Devlet Bahçeli, siyaseti severek ve bilerek yaptı…
Alparslan Türkeş'in vefatının ardından…
İlk kongrede MHP Genel Başkanı seçildi…
23 yıl önce…
Osmaniye Milletvekili olarak Meclis'e girdi…
2002 seçimlerinde MHP baraj altında kalınca…
Genel Başkanlık görevini bıraktı; ancak…
Ertesi yıl yeniden Genel Başkan seçildi…
***
Kemal Kılıçdaroğlu da…
Emekli olunca siyaset kulvarını seçti…
Gönlünden DSP geçiyordu ama…
Ecevit “engeli”ni aşamadı…
Sonra…
Hazırladığı bir raporla Deniz Baykal’ı etkilemeyi başardı ve…
2002’de…
Sadece iki partinin TBMM’de yer alabildiği sandık yarışında…
İstanbul Milletvekili seçildi…
Kaset olayından sonra…
Baykal veda etti…
Kılıçdaroğlu, 22 Mayıs 2010’da CHP Genel Başkanı seçildi…
12 yıldır aynı koltukta…
***
Devlet Bahçeli ilk kez o gün kutladı sınıf arkadaşını…
Telefonla aradı; başarı dileklerini iletti…
Gazetecilere sorunca da…
Kemal Bey’le ilgili özgün düşüncelerini dillendirdi:
“Kendileri okul arkadaşımdır… Başarılı bir öğrenciydi, başarılı bir bürokrat oldu... Şimdi de başarılı bir siyasetçi olmasını bekliyoruz… Zaten düşünce itibariyle kalitelidir sosyal demokrasi…”
Kılıçdaroğlu altta kalmadı, şık bir karşılık verdi:
“Okuldayken hiç konuşmadık… Dünya görüşlerimiz farklıydı… Devlet Bey’in o dönemde de kendi arkadaşları içerisinde özel bir saygınlığı vardı... Onun hakkını da teslim edelim…”
***
Siyaset…
Zamana göre “geleceği şekillendiren” bir süreç…
Bazen de tam tersi yaşanıyor…
CHP ile MHP’yi “yakınlaştıran” olayın tarihi…
2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ne rastlar…
Türkiye’de ilk kez…
Cumhurbaşkanı’nı vatandaş seçecekti…
CHP Lideri Kılıçdaroğlu…
MHP lideri Devlet Bahçeli’ye…
Cumhurbaşkanı “çatı adayı” olarak…
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın…
Eski Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun ismini önderdi…
Bahçeli ile Kılıçdaroğlu el sıkıştı…
İlk kez bir Cumhurbaşkanlığı Seçimi için…
“Çatı Adayı” oluşmuştu…
Seçim geldi, çattı…
Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38.5’u yakalayarak…
CHP ve MHP oylarını korudu ama…
AK Parti’den oy almayı başaramadı…
Seçim ilk turda Erdoğan’ın yüzde 51.5 alarak seçilmesiyle sonuçlandı…
Sonuçta…
İhsanoğlu başarısız değildi ama…
CHP ile MHP liderleri arasında bundan sonra soğukluk başlayacaktı…
Nitekim…
Takvimler 2018’in 20 Şubat’ını gösterirken…
AK Parti ile MHP…
“Cumhur” adıyla…
Seçim ittifakını oluşturdu…
***
Ve…
O gün, bugündür…
Yıllar öncesinin üniversitede sınıf arkadaşı iki siyasi lider…
Artık eskisi gibi değil…
Kırmadan-dökmeden de olsa…
Birbirlerini kıyasıya eleştiriyorlar…
***
Mesela…
Devlet Bahçeli, geçenlerde Kılıçdaroğlu’na şöyle seslendi:
“Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan’ın acemilerle aynı terazide tartıya çıkarılması Cumhur’a saygısızlık ve nankörlüktür…”
Kılıçdaroğlu, aynı süreçte Bahçeli’ye şöyle karşılık veriyordu:
“Ne kadar yolsuzluk varsa ilk alkışlayan da Sayın Bahçeli’dir… Siz hiçbir zaman MHP’nin esnaf, çiftçi dediğini duydunuz mu?”
***
Bitiriyoruz…
Üniversitede sınıf arkadaşı olmak…
Aslında fanteziden öteye gitmiyor galiba…
Önemli olan…
Türk Siyaseti’nde...
Milyonları peşinden sürükleyen…
Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde “Ortak Çatı Adayı” çıkaran…
İki siyasi liderin…
Bugün…
Söylemleriyle ne denli dikkat çekici hale geldikleridir…
Merhum Süleyman Demirel’in…
Tarihe mal olan unutulmaz sözü…
“Dün dündür, bugün bugündür…”
Belli ki, hala tazeliğini koruyor…
Hamiş: “Haffıza-i beşer nisyan ile malüldür…” yani, “İnsan hafızasının eksikliği unutkanlığıdır”…
Sonsöz: “İki insan arasında hangi şartta olursa olsun kaderden daha uzak bir mesafe olamaz… Çünkü kader, insanın yürümek zorunda olduğu en uzun yoldur… / Anonim…”