GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Cemil DİRİM
YAZARLAR
16 Ocak 2013 Çarşamba

İzmir’in siyasi fotoğrafı

2013 yılına merhaba dediğimiz bugünlerde İzmir’in genel siyasi görünümünü sizlerle paylaşmak istiyorum. İktidar partisinden başlarsak, iç sıkıntılarını çözemediği için gerekli siyasi çalışmaları yapamayan bir AK Parti görüyoruz. Herkes diken üstünde. Özellikle sürekli gündemde tutulan İl Başkanı Cihat Akay’ın görevden alınacağına yönelik dedikodular, hem il başkanlığını hem de ilçe teşkilatlarını kilitlemiş durumda. Sadece rutin ilçe divan toplantıları ve üye çalışmaları yapılıyor.
İzmir milletvekillerinin iyi niyetli çabaları da teşkilatın üzerindeki ataleti atmaya yetmiyor. İlk kurulduğu günden bu yana İzmir de teşkilatta yaşadığı zafiyetlerle gündeme gelen Ak Parti’de bu alışkanlığın giderilemediği görülüyor.
AK Parti hükümetlerinin icraat denilince en başarılı bakanı olarak görülen Binali Yıldırım’ın İzmir teşkilatı ile sıkıntılı olması ve kendi ekibiyle çalışmayı tercih etmesi de teşkilatta dışlanmışlık hissinin doğmasına neden oluyor. Yine Başbakan Erdoğan’ın başarılı bir tercihiyle İzmir’den milletvekili yapılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın da zaman zaman teşkilata yönelttiği eleştiriler dikkat çekiyor. Hitabet sanatındaki ustalığı ve kürsü hakimiyeti ile dikkati çeken Günay’ın AK Parti’ye önyargılı bakan vatandaşlar üzerine etkili olabileceği organizasyonları da il teşkilatının gerçekleştiremediğini görüyoruz.
Son günlerde AK Parti de yaşanan Bayraklı İlçe Teşkilatı ile ilgili sıkıntı ise çıkmaza girmiş durumda. Geçtiğimiz günlerde İzmir’e gelen İzmir Koordinatörü Erol Kaya’nın Bayraklı ilçe teşkilatı ile görüşürken, teşkilat mensuplarından üç ilçe başkanı ismi istemesi ise bardağı taşıran damla oldu. Mevcut seçilmiş ilçe başkanı görevdeyken, onun yönetimindeki isimlere ve belediye meclis üyelerine ilçe başkanlığı için isim sormak siyasi nezaketsizliğin zirve noktası olmalı. Daha sonra neden belirtmeksizin istifaları istenen ilçe yönetiminin bunun için gerekçe gösterilmesini istemesi de ilçede yapılmak istenen operasyonun başarısız olmasına neden oldu. Genel Merkez’e istifa edeceklerini ama bunun için makul bir neden gösterilmesini vurgulayan Bayraklı ilçe yönetimi, çıktığı Ankara seferinden de belirsizlikle döndü. Buna karşı İl başkanlığının son hamlesi Ömer Cihat Akay’ın bir açıklamasını medyaya göndermek oldu. Akay basın açıklamasında Erdal Seyitler’e çağrıda bulunarak istifa etmeleri gerektiğini vurguladı. Böyle bir açıklama yapmasını hayretle karşıladığım Akay, seçilmiş bir ilçe başkanına basın aracılığıyla istifa et mesajı gönderen il başkanı olarak hatırlanacak bundan sonra. Bayraklı ilçe yönetiminin cevaplama gereği bile duymadığı AKAY’ın çağrısı muhataplarını kemikleştirmekten başka bir işe yaramadı. Eğer il yönetimi, Bayraklı yönetimindeki isimlere yönelik olarak başlattığı istifa kampanyasından da sonuç alamazsa geri adım atmak zorunda kalacak gibi gözüküyor. Bayraklı yönetimi istifalarla çözülemezse görevden alınmaları için tek çare Genel Merkez’in MYK kararıyla olur. Ancak onda da mahkeme kararıyla yönetimin geri dönmesi mümkün. Bu konudaki gelişmeleri önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.
Burada asıl önemli olan seçilmiş bir yönetimin makul bir gerekçe göstermeden istifasının istenmiş olmasıdır. Bayraklı İlçe yönetimine karşı yapılan bu operasyonun Milletvekili Aydın Şengül tarafından organize edildiği Bayraklı kulislerinde konuşuluyor. Kendisi de teşkilat kökenli ve eski il başkanı olan Aydın Şengül’ün seçilmiş bir yönetime karşı yapılan bu operasyonun mimarı olduğuna inanmak istemiyorum. Ancak ortada dolaşan iddialar vahim ve AK Parti ile Aydın Şengül’e zarar verecek boyutta. Özellikle Şengül’e yakın bazı isimlerin aldığı işler ve bazı icraatları(!) uzun vadede faturanın kendisine çıkmasına neden olabilir. Ancak bu operasyondan asıl zararlı çıkacak isim İl Başkanı Ömer Cihat Akay olacaktır. Somut deliller olmadan Bayraklı İlçe Başkanı ve ekibinin istifasını istemesi ancak sonuca ulaşamaması, parti içinde otoritesinin tartışılmasına neden olacaktır. Ayrıca diğer ilçe başkanlarının kendisine olan güvenini sarsacaktır. Ayrıca Erdal Seyitler görevden alındığı taktirde seçimlerde alınacak olumsuz bir sonucun sorumluluğu da üzerinde kalacaktır. Bu operasyon kendisine karşı muhalefetin ateşlenmesine de neden olacaktır. Bu olay önümüzdeki günlerde İl Yönetiminden bazı isimlerin istifaları için gerekçe olarak ta kullanılacaktır. Özetle Ak Parti İzmir de yaşanan sıkıntılar bir süre daha sürecek gibi gözüküyor.
Önümüzdeki yazılarda da CHP ve MHP ile ilgili izlenimlerimizi de sizlere aktarmaya çalışacağız.