GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
1 Kasım 2022 Salı

Her köye bir Vural Öğretmen lazım!

Hamzallı köyü, Büyük Menderes Nehri’nin kıyısında şirin bir köy…

Nazilli’nin belki de en güzel köyü…

Toprağından bereket fışkıran…

Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı aydın insanlarıyla hep kıskanılan bir köydü.

Gerçi şu günlerde köy demiyorlar, mahalle diyorlar ya…

Ne derlerse desinler, Hamzallı hala köydür, benim köyüm olarak kalacaktır.

***

O köyden çıkmış bir gazeteci olarak, 15 yaş büyüğüm, idolüm olan kıymetli insan…

Köyümüze sayısız hizmette bulundu.

Açık olduğu dönemde ilkokula, bilgisayarlar aldı.

Çeşmeler yaptırdı, köy mezarlığının düzenlemesini yaptırdı.

Köy camisinin eksiklerini tamamladı, görkemli bir şadırvan inşa ettirdi.

Ve…

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda öyle güzel bir şey yaptı ki…

Gururlandım.

Beni ve köyümü gururlandıran konuya döneceğiz.

Önce o güzel insanın hayatını özetle anlatayım.

***

Yazımın kahramanı, beş çocuklu yoksul bir ailenin en büyük çocuğuydu.

Henüz 13 yaşındayken baba ocağından ayrıldı.

Ortaokulu, liseyi, hatta üniversiteyi çalışarak okudu.

Kahvede garsonluk yaptı, tarlada amele, traktör direksiyonunda şoför oldu.

Yeri geldi hamallık yaptı, inşaatlarda çalıştı.

Noterde katip olarak çalışmışlığı bile var.

Şanlıurfa Öğretmen Lisesi’ni bitirip öğretmenlik diplomasını aldıktan sonra…

Gazi Eğitim Fakültesi’ni bitirdi, edebiyat öğretmeni oldu.

Yetmedi; Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden de bir diploma aldı.

30 yıl devlete hizmet etti.

Şanlıurfa’da, Aydın’da, Nazilli’de ilkokul, ortaokul, liselerde binlerce öğrenci okuttu.

Milli Eğitim Bakanlığı’nda 7 yıl bürokrat olarak görevde bulundu.

Vural Nural Elmas öğretmenimizden söz ediyorum.

Bugün, Allah uzun ömürler versin; 76 yaşını süren eğitim dünyamızın bu ulu çınarı, hala üretiyor, hala herkese örnek oluyor.

***

Vural öğretmenim, emekli olduktan sonra Menderes Nehri’nin kıyısında iki dönümlük bir araziye inşa ettiği evde huzur içinde yaşamanın hayallerini kurarken…

İnşaatçı oldu, çiftçi oldu.

Bugün 200 dönüm arazi üzerinde kurduğu ve Vural Elmas Çiftliği adını verdiği topraklarda bilimsel değerler ışığında sertifikalı “İyi Tarım” yapıyor.

Ürettiği portakal, nar, ayva, erik ve limonun bir kısmı iç pazarda tüketiciye sunuluyor, bir kısmı da ihraç ediliyor.

***

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığımız geçtiğimiz Cumartesi günü, Hamzallı köyünde tatlı bir telaş vardı.

Vural Nural Elmas’ın armağanı olan, kaidesiyle beraber 2 metre 90 santimetre yüksekliğindeki, 2 metre 30 santimlik muhteşem bir Atatürk heykelinin kurdelesi kesildi.

Cumhuriyet Bayramı gibi bir özel güne çok yakışan bir açılıştı.

Köy meydanında küçük bir büst vardı.

O büst kaldırıldı, yerine göz kamaştıran Atatürk heykeli kondu.

Törene Nazilli Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan, İlçe Jandarma Komutanı Kıdemli Yüzbaşı Caner Özkul, Muhtar Ali Önal ve köylüler katıldı.

Törenin fotoğraflarını görünce, “Ah orada ben de olsaydım” demekten kendimi alamadım.

Vural öğretmenimize sordum, “Atatürk büstünü yaptırmaya karar verirken, aklınızdan neler geçti?” diye…

Köye devletin herhangi bir hizmeti olmadığını…

Mevcut büstün, yüreğindeki Atatürk sevgisinin yanında çok küçük kaldığını…

Bu nedenle büyük boyutlarda, sanatsal değeri olan bir heykel yaptırıp köy meydanına dikmeyi kararlaştığını…

Bedelini tamamen cebinden ödediğini anlattı.

Ve sonunda tokat gibi bir ifade kullandı:

“Atatürk düşmanlarına karşı biz buradayız, mesajı vermek istedim, bu heykelle... Öyle ki köyümüz, çok güzel bir köydü. Cumhuriyet’i özümsemiş, Atatürk’ü Ata olarak kabul etmiş, Cumhuriyet değerlerine sonsuz saygı duyan, aydınlık insanların olduğu bir köydü. 7’den 77’ye herkes bu duyguları taşıyordu. Nasıl olduysa, tarikatlar girdi köyümüze… Köyün düzeni bozuldu.”

Vural öğretmen, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ben Atatürk aşığı biriyim. Atatürk’ün adının geçmediği bir dersim olmadı hiç. Atatürk’e karşı en ufak olumsuz bir hareket olduğunda, ben en öndeydim. Öylesine kalpten bağlıyım ki Ata’mıza… Köyüme bir anıtını kazandırdığım için çok mutluyum. Köyümün Cumhuriyet sevdalısı insanları, Atatürk’ün heykeline sahip çıkacaktır; Cumhuriyet düşmanlarına karşı O’nu koruyacaktır.”

Vural öğretmen, “Bir arada Cumhuriyet elden gidiyor diye tereddüde düşmüştüm” diyor ve ekliyor:

“O tereddütlerim yok artık. Çünkü Cumhuriyet düşmanlarının siyasi destekle palazlanması, Atatürkçüleri uyandırdı. Uyuyan Cumhuriyetçiler, nihayet gözlerini açtı. Artık Atatürk’e, Cumhuriyet’e daha çok insan sahip çıkıyor. Artık bu saatten sonra Cumhuriyet’in değerlerine hiç kimse zarar veremez.”

***

Atatürk heykeli, köyüme çok yakıştı.

Vural Nural Elmas öğretmenimize sonsuz teşekkürler…

İyi ki varsın!

Diyorum ki…

Her köye bir Vural öğretmen lazım!

Yüreği Atatürk sevgisiyle çarpan!