İnsanların deneyimleyerek bulduğu en iyi yönetim şekli “koalisyon”dur. Koalisyon demek ülkeyi “birlikte” yönetmek ve hükümeti de içeriden denetlemektir.
Siyaset zenginleşme aracı olduğu sürece de hükümeti geniş tabanlı kurmak “vatana ihanettir”!
Asıl vatana ve millete ihanet tek parti iktidarını savunmaktır.
Tek parti iktidarını istemek “hırsızlığı, yolsuzluğu, adam kayırmayı” istemekle eş değerdedir.
Oysa halkın yararına olan, çok partili koalisyondur.
Ne iş yaptığı belli olmayanların veya havada vurup tavada yiyenlerin ise zararına. Bu tür insanlar olur olmaz zamanda koalisyonların aleyhinde konuşmayı “siyasi bilgelik” sayıyorlarsa inanmamak en doğru olandır.
Birinin yolsuzluğunu kamuoyuna açıklayan koalisyon ortağı hükümette sorun yaratabilir. Yaratmalıdır da.
Eğer koalisyon ortakları anlaşarak ihaleleri, kredileri, kadroları, yatırımları araların pay ediyorlarsa asıl ülke zararına, halkın yoksullaşmasına neden olan budur!
İstikrar adı altında çıkarılan siyasi partiler ve seçim kanunları her yönüyle yanlıştır.
Partili bir başkan açık ve şeffaf ihaleden kaçıp kapalı kapılar ardında ihale yapıyorsa, kaç liraya verdiğini de “ticari sır” olarak gizliyorsa rezalet buradadır.
Eğer bir kanun halkı tek parti iktidarına yönlendiriyorsa bu da adaletsizliğe, yolsuzluğa, organize suça hizmet eder.
Tek parti iktidarı mı hırsızlık ve yolsuzluk nedenidir yoksa dört, beş, altı… partili hükümetler mi?
Aklı olan geniş tabanlı koalisyon yönetimlerini savunur. Tersi olursa tarihte eşine az rastlanan yolsuzluklara neden olur. Yakın veya uzak tarihli hükümetler bunun örnekleriyle doludur.
Benden söylemesi. Açık yüreklilikle ilan ediyorum, ben geniş tabanlı koalisyonlardan yanayım.
Yine ilan ediyorum ki en kötü yönetim modeli “tek adam” veya “tek parti” yönetimidir.
Kuşkulu konulara yönelik sorular devlet sırrı, ticari sır, yayın yasağı gibi gerekçelerle yanıtlanmıyor. Neden?
Bunu herkes düşünmeli.