GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
19 Nisan 2023 Çarşamba

Gençlerin dilinden anlayan bir 'o' var!

Grup olarak adlarını sıralamaya kalkarsanız...

Tuş olursunuz...

Aralarında...

Gruplaşmışlar...

Kimileri “X”... Bazıları “Y”... Çoğu “Z”...

Diyerek...

Kendilerini “anlatmaya” ya da “dinletmeye” çalışıyorlar...

Anneler, babalar...

Yeterince “cankuş” olamıyor onlara...

Karşılıklı “Türkçe” konuşuyorlar yine de anlaşamıyorlar!

Bence...

Öğretmenlerin de bir kısmı “Fransız kalıyor” o delikanlılara...

Ama...

Biri var ki...

Onların dilini “sular / seller” gibi biliyor...

Üstelik...

Annelerinden, babalarından daha iyi anlaşıyor...

Hem “X”lerle...

Hem “Y”lerle...

Bilhassa da “Z”lerle...

Öğretmen olduğu için zorlanmıyor...

Her yaşın arkadaşı...

Ve...

Dün olduğu gibi, bugün de...

Hala öyle!

***

Beş yıl önceydi...

2018 Türkiye genel seçimleri...

24 Haziran’da...

Üstelik...

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu ile aynı gün yapıldı...

İşte, o seçim ile...

Başbakanlık makamı tarihe karıştı...

Veee...

“Başkanlık Sistemi”nin ilk hükümeti göreve başladı...

Ancaaak...

O telaş arasında...

Ne unutuldu, biliyor musunuz?

Kısa adı “YKS” olan...

Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı...

Yani...

Gençlerin istikbal rotasını belirleyecek olan...

Eski adıyla “Üniversite Sınavı”...

Yüksek Öğretim Kurulu’nun yıldırım kararı ile...

Apar topar...

30 Haziran ve 1 Temmuz’a atıldı...

İki buçuk milyon genç mağdur edildi...

Sadece...

Bir Allah’ın kulu...

O gençlerden açık açık özür diledi...

Büyük ihtimalle...

Öğretmen yüreği o haksızlığa dayanamamıştı...

Oturdu, bilgisayarın başına...

Resmen döktürdü...

Sınavı ertelenen yüz binlere...

Bir “Öğretmen Vicdanı” ile...

“Affedin, biz büyükleri...” dedi...

O günün tarihi...

“29 Haziran 2018” idi ve

Ertesi gün ve...

Onu takip eden gün (1 Temmuz) YKS Sınavları yapılacaktı...

İşte...

Öğretmen kalbi taşıyan bir siyasetçinin...

İki buçuk milyon öğrenciye...

Sosyal medyadan yolladığı o satırları...

Kaç kişi okudu; tahmin edebilir misiniz?

Tam, 2 milyon 700 bin!

Fizik Öğretmeni “Bizim Maarem”in kaleminden...

İşte o “Affedin biz büyükleri” mesajı:

“Çocuklarım, evlatlarım, öğrencilerim, gençler...

Geleceğinizi belirleyecek önemli bir eşiktesiniz...

Maalesef siyaset nedeniyle ertelenmiş bir sınava gireceksiniz...

Her şeye rağmen tüm olumsuzlukları bir kenara bırakıp...

Geleceğinize odaklanmanızı istiyorum...

Heyecanınızı hissediyorum...

En az aileleriniz kadar bu heyecanı yaşıyorum...

Sizlerin umutlu, mutlu ve başarılı bir gelecekte...

Marka üretmeniz, tasarım yapmanız, teknoloji geliştirmeniz...

Benim en büyük isteğimdir...

Bu amaçtan asla vazgeçmedim, vazgeçmeyeceğim...

Önce üniversite sınavını...

Sonra ülkemizin geleceğini...

Ve de...

Hepimizin geleceğini geri kazanacağımıza gönülden inanıyorum...

Allah'tan her birinize zihin açıklığı vermesini diliyor...

Başaracağınıza inanıyor, gözlerinizden öpüyorum...”

İmza: Muharrem İnce...

Yani...

24 Haziran 2018 seçim gecesi...

Vatandaşın karşısına çıkmadığı için...

Adeta “çarmıha gerilen” 100 yaşındaki CHP’nin...

15 milyon 300 bin oy toplayarak tarihe geçen Cumhurbaşkanı Adayı...

***

Bitiriyoruz...

Tanıtalım; yanı başımızdaki “ruhu delikanlı” olanları...

Çünkü...

Şu sıralarda herkes onların peşinde...

Amaç?

Efendice kalplere girmek...

X kuşağı, 1965–1979 arası doğanlara deniyor... Teknolojiyle sorunları var... Değişimi kabul etmekte zorlanıyorlar... Disiplin çerçevesi içerisinde yetişmiş, sabırlı ve otoriteye saygılılar...

Y kuşağı, 1980–1994 arası doğanlar... Kendi işinin patronu olmayı isteyen ve para harcamak için çalışan bir kuşaktır... X ve Z kuşakları arasında tam bir köprü konumundadır...

Z kuşağı. Z kuşağı teknolojinin direkt kucağında doğan, teknolojiyle yaşayan bir kuşaktır... İnternet sitelerinde arkadaş edinen bu kuşak, sanal alemi etkin bir şekilde kullanıyor...

Muharrem İnce...

Tipik Boğa burcu...

Yani...

Şefkatli ve duygusal...

Ama...

Onları kızdırmaya(!) gelmiyor...

Nokta...

Sonsöz: “Mum ağlamadıkça alev gülmez... / Hz. Mevlana...”