AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Bülent Delican, partisi/kendisi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Cumhuriyet Konseri için Piyanist Fazıl Say’’ı davet etti. Deyim yerindeyse yer yerinden oynadı.
**
Flaş haber ilk olarak DHA muhabiri Elif Demirci imzasıyla düştü internet ortamına. Ardından tüm ajansların duyurduğu habere, onlarca gazete, yüzlerce internet sitesi, televizyon ve radyo hatırı sayılır bir yer verdi.
AK Parti İzmir’’in henüz gerçekleşmemiş bu etkinliği, (Cumhuriyet Konseri) bir anda milyonlarca kişiye ulaştı.
Türkiye’’nin çok izlenen/tıklanan internet gazeteleri manşetlerinden duyururken, televizyon/radyo ve basılı medya da habere duyarsız kalmadı. Manşet, sürmanşet yaparak değerlendirdi bu ilginç gelişmeyi’…
AK Parti ve İzmir kelimeleri yan yana geldiğinde genellikle pozitif bir haber bulmak/okumak kolay değilken, milyonlarca kişi AK Parti ve İzmir kelimelerini ilk kez bu derece pozitif bir haberde yan yana okudu.
Neydi haberdeki o pozitif taraflar?
Laikliğe karşı eylemlerin odağı olmaktan hüküm giymiş, kapatılmaktan kıl payı kurtulmuş bir partinin senfoni eşliğinde Cumhuriyet Konseri vermesi’… Hem de ikincisini’…
Referandum öncesi hayırcı cephenin neferi olmuş, AK Parti’’ye en muhalif, Türkiye’’nin tanıdığı bir sanatçının bu konsere davet edilmesi’…
Yani Başbakan Erdoğan’’ın 2. balkon konuşmasında olduğu gibi bir hoşgörü, diyalog ortamının tesisi, yeni dönem için beyaz bir sayfanın açılması’…
**
Oysa yıllarca öyle mi olmuştu?
Gavur İzmir’’den, Arsenikli İzmir’’e, metro engellemelerine kadar onlarca negatiflik’…
Başbakanın, bakanların, vekillerin ve de teşkilat yöneticilerinin İzmir halkının sinirlerini geren demeçleri de cabası tabi ki’…
**
Kimdir Fazıl Say’…?
Tıpkı Sezen Aksu gibi alanında çok iyi bir sanatçı’… Son dönemde yaptığı açıklamalara bakıldığında İzmir’’in kızı Sezen gibi politik bir kişilik’…
Sezen’’in AKP lehine verdiği demeçlerin aksine o tam bir AKP karşıtı’…
’‘Yapılanları görünce kızımı da alıp bu ülkeyi terk etmek geliyor içimden’’, ’‘AKP’’lilerin yüzde 90’’ı Müslüm Gürses dinliyor’’ diyecek kadar hem de’…
Kritik referandum öncesi de ’‘Hayırcı cephenin’’ sanat alemindeki yılmaz savunucusu kuşkusuz Fazıl Say’’dı.
Sonuçta İzmir halkını çok sinirlendiren Sezen Aksu’’nun savunduğu cephe yüzde 58’’le yarışı tamamlarken Fazıl Say cephesi yüzde 42’’de kaldı.
Peki, 12 Eylül akşamı Başbakan Recep Tayip Erdoğan’’ın tarihi 2. balkon konuşmasındaki vurgu neydi?
Muhalefetin de başbakanı olduğu’… Yani Sezen’’e teşekkür eden Erdoğan, Fazıl Say’’ı da saygıyla anıyor, referandumun kazananları cephesinde onu da görüyordu.
Hatta sivri diliyle, yıkıp/döken Sayın Başbakan daha da ileriye giderek, (Beni bile şaşırtarak), ’“Bu süreçte kırdığım/döktüğüm herkesten özür diliyor, bana yönelik eleştirileri de hoş görüyorum’” diye ekliyordu.
Yani 12 Eylül akşamı, 13 Eylül sabahı ’‘beyaz bir sayfa’’ açıyordu AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’’ı Recep Tayyip Erdoğan.
Anlaşılan o ki; AK Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak, Erdoğan’’ın tarihi konuşmasını kaçırmıştı.
Ya yüzde 37’’lik ’‘İzmir zaferini (?) kutluyordu ya da ’‘Yüzde 51 evet çıkmazsa istifa ederim’’ sözünü hatırlayıp, ’‘Şimdi nasıl çark edeceğiz’’ diye düşünüyordu.
**
Neden mi bunu söylüyorum?
Eğer AK Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak, temsil ettiği Genel Başkanı ve Başbakanı Erdoğan’’ın ’‘beyaz bir sayfa’’ açtığını anlamış olsaydı, ’‘İzmir’’in demokrat ruhunu ve Erdoğan’’ın beyaz sayfasını’’ destekleyen, Fazıl Say davetinin arkasında durur, yardımcısı Bülent Delican’’a sahip çıkardı.
Cumhuriyet Konseri’’ne Cumhuriyet’’in sanatçısı, Türkiye’’nin dünyadaki medarı iftiharı (piyano sanatçısı olarak) Fazıl Say’’ı davet ederek, hem referandum öncesi gerginliği ortadan kaldırmayı hedefleyen hem AK Partililerin yüzde 90’’ının ’‘Müslüm’’ dinlemediğini bizzat Say’’ın kendisine göstermeyi düşünen Bülent Delican, İzmir’’in dilini konuşan bir AK Partili’…
Ömür Kabak ise ne yazık ki Başbakan Erdoğan’’ın kötü bir taklidi’… ’‘
Açılım deyince Tunceli’’ye koşan, ’‘kefen giydim, ikinci parti olursam siyaseti bırakırım’’ deyince, ’‘İstifa resti’’ ile kamuoyunun karşısına çıkan, Madımak’’ın müze yapılacağını görünce, 2 Temmuz’’da gazetelere ilan veren kötü bir taklit.
Hala istifa etmediğine göre verdiği sözü bile tutmaktan da aciz.
**
Fazıl Say’’ı davet eden AK Partili Delican’’ı da iyi tanırım. Çok yakın bir dostumdur. 10 yaşındaki oğlu Uğur Berke’’nin piyano dersleri aldığını bilirim mesela’… Delican’’ın geçen yıl organize ettiği Cumhuriyet Konseri’’ne de gitmiştim.
Muhteşem üstüydü’…
Konserin sonunda İl Başkanı Kabak’’ın kürsüye çıkıp, Atatürk’’le Erdoğan’’ı karşılaştırıp, konseri tertipleyen yardımcısı Delican dışında herkese teşekkür edişi dışında arıza yoktu.
İzmir’’in hassasiyetlerini taşıyan, kentin dilini konuşan Delican, o konsere de ilginç bir sanatçıyı davet etmişti. Konserden bir süre önce Topkapı Sarayı’’nda bir grup kendini bilmezin saldırısına uğrayan, AKP’’li Bakan Ertuğrul Günay’’ın özür dilediği, Türkiye’’nin yetiştirdiği ünlü piyanist (Fazıl Say gibi) İdil Biret’’i’… Biret konsere gelmemiş olsa da teşekkür mektubunu görmüştüm.
*
Şimdi bütün bunları neden anlatıyorum?
AK Parti’’nin iktidar olduğu günden bu yana iletişim kuramadığı üç beş ilden en büyüğü İzmir.
İktidar partisi bir türlü kendini anlatamadı bu kente. Ya tehdit etti ya hakaret.
Hizmetlerini (ki oldukça var) bile anlatamadı. Melih Gökçek’’ten, Bülent Arınç’’a, Başbakan Erdoğan’’dan, kenti temsil edemeyen vekil ve yöneticilerine kadar herkesten azar işitti İzmirli. Ya da tehditlerine maruz kaldı.
Korkutuldu, ötelendi, ötekileştirildi. Türkiye’’nin değil, Yunanistan’’ın üçüncü büyük kenti muamelesi gördü adeta. Ve de doğal olarak oy vermedi.
Görünen o ki bu kafayla yönetildiği sürece vermeyecek de.