GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
29 Ekim 2021 Cuma

Engellere inat yaşasın en büyük bayram!

Çocuktuk, bayramları çok severdik. 

Büyüdük, daha çok sever olduk.

Çünkü o bayramları kutlamamıza engeller koymaya kalkıştılar.

Yasaklar arttıkça, bağlarımız daha da güçlendi, inadına…

***

Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı... 

Çocukluğuma dönmek istiyorum, izninizle... 

Daha okul sıralarında bile değilken… 

Her 29 Ekim'de, her 23 Nisan'da, her 19 Mayıs'ta... 

Büyük Menderes Nehri'nin kıyısındaki köyümün ilkokulunun bahçesindeydim. 

Ağabeylerimle, ablalarımla bayram yapardım. 

10 Kasım'larda herkes Atatürk büstüne koşar, saygısını sunardı.

Gözlerden yaşlar süzüldüğünü görür, “Bu insanlar neden ağlıyor?” derdim.

***

Derken okullu oldum. 

Okumayı yazmayı söker sökmez, şiirler okumaya başladım güzel ülkemin güzel bayramlarında... 

Her bayramda şiir okurdum. 

O kadar mutlu olurdum ki, anlatamam!

Bir 10 Kasım’da Atatürk’ü anma töreninde şiir okurken ağladığımı, insanları ağlattığımı hatırlıyorum. 

***

İşte o şiirler anlatırdı bana Atatürk'ü, Cumhuriyet'i... 

O şiirler anlatırdı, bu ülkenin hangi zorluklarla kurulduğunu... 

O şiirler anlatırdı, atalarımızın vatanı kurtarmak için verdikleri insanüstü mücadeleyi... 

O şiirlerle sımsıkı bağlandım Atatürk'e, Cumhuriyet'e... 

Ne Ankara'yı görmüştük, ne Sakarya'yı, ne Dumlupınar’ı, ne İzmir'i, Çanakkale'yi... 

Oralarda yaşananları şiirlerden öğrendik. 

Kıymetlerini o zaman anladık.

*** 

Bir zamanlar yol kıyısında dikilip alkış tuttuğum ağabeylerim, ablalarım gibi ben de törenlere katılıyordum artık. 

Yol kenarına dizilmiş yüzlerce insan, bizi alkışlardı. 

Alkışlar arttıkça, hep bir ağızdan daha gür söylerdik marşları, şarkıları... 

Trompetler, daha sert çalınırdı, duygular coşardı. 

Bizler büyük bir ciddiyetle marşlar söyleyip yürürken…

Herkes çocuğunu görmeye çalışırdı, kortejde…

Daha kuvvetli alkışlar, gururlanırdı evladıyla…

***

Bizi o özel güne hazırlayan öğretmenlerimize şükran duyardık.

Çünkü iliklerimize kadar vatan ve Atatürk sevgisi işlediler. 

Şarkılar, şiirler, halk oyunları, müsamereler... 

Gönüllerde iz bırakır, bağları güçlendirirdi.

 

*** 

Bugün, "Nerede o eski bayramlar!" diye iç geçirsek de... 

Her bayramda yüreğimiz pır pır eder hala... 

Ne yazık ki... 

Günümüz çocukları, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı bizim gibi kutlayamıyor. 

Üzüntüm budur.

Yukarıda uzun uzun anlattığım o güzel hatıraların geçmişte kaldığını biliyorum. 

O günlerin, bugünkü çocuklar tarafından da yaşatıldığını görmeyi o kadar çok isterdim ki... 

Bir dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, çocukluğumun o yürüyüşlerini eleştirmiş, "Ne bu ya! Çocuklar asker gibi yürütülüyor! Bu tür uygulamalar, üçüncü dünya ülkelerinde bile yok" demişti. 

Yıl 2004'tü. 

Ne acıdır ki, o günden beri milli bayramları kısıtlı ortamlarda kutlayabiliyoruz. 

*** 

Yasaklar, kısıtlamalar geldi de…

Atatürk'ü unuttuk mu? 

Cumhuriyet sevdasından vazgeçtik mi? 

Tabii ki unutmadık Ata'mızı, tabii ki vazgeçmedik Cumhuriyet sevdasından... 

İnadına daha çok sevdik Atatürk'ü, daha çok bağlandık Cumhuriyet'e... 

Milli bayramlarda hastalanmayı adet haline getirenlere inat, hasta dahi olsak Anıtkabir'e koştuk mesela... 

Anıtkabir'i ziyaret edenlerin sayısı, her geçen yıl daha da artıyor.

*** 

Demek oluyor ki... 

Karşımıza nasıl engeller çıkarırlarsa çıkarsınlar... 

Olumsuzlukların ardı arkası kesilmese de... 

Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu bu Cumhuriyet'in, dünya döndükçe yaşayacağına olan inancımız, umudumuz, var olacaktır. 

***

Bugün, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı…

Ülkemin en büyük bayramıdır bugün...

Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!