GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nüvit TOKDEMİR
YAZARLAR
12 Haziran 2010 Cumartesi

Bu nasıl Genel Kurul?

Altay'da geçtiğimiz çarşamba günü bir genel kurul yapıldı ki, dillere destan!..’¶
Bu genel kurulda Ahmet Taşpınar ve Ömer Hızlıok çekiştiler; Yarıştan Taşpınar ve ekibi önde çıkarak önümüzdeki bir yıl için "okey" aldılar...
 
Bu yarış nasıl bir yarıştı, elbetteki tartışılacak ve genel kurul bitmiş olmasına karşın taraftar kitlesi içerisinde tartışılıyor...
 
Öncelikle, Divan Yüksek Kurulu'nun taraf olması; Ardından "daha yüksek" yerlerden gelen işaretlerle Taşpınar'ın seçilmesinin istenmesi; Bu uğurda delegelerin yönlendirilmesi; "Taşpınar'a para desteği var; Hızlıok'un parası yok" gibi kongre salonunda söylentiler çıkarılması doğrusu garip yaklaşımlardı!
 
Bu yaklaşımlarla olsa gerek 800'ü aşkın delegeden 374'ünün katıldığı genel kurul sanki birilerinin istediği havada geçti!
 
Geçti ve bitti... Altay böylesi genel kurulları uzun yıllardır yaşıyor ve yönetimlerini oyla ama sanki atamayla belirliyor havasından kurtulamadı. Özgür bırakılmayan, yönlendirilen delege, hep bir yerlerden gelen işaretler doğrultusunda oy kullandı.
Adaylar ve seçilmiş olanlar başta olmak üzere hiç kimsenin Altay'lılığından kuşku duyamayız. Böylesi bir düşünce de yanlış olur...
 
Ne var ki, genel kurulda özellikle Erdinç Altınyeleklioğlu'nun başkanlığında oluşan Divan Kurulu'nun yaptığı yanlışları vurgulamamız ve irdelenmesi gerektiğini belirtmemiz gerekiyor...
 
Daha ilk başta, Altay Genel Kurul Üyeleri'nin 1/3'ünün önerisi, 2/3'ünün oylarıyla kabul edilmesi gereken Mali Genel Kurul önerisini gündeme alma yanlışında bulunup, daha sonra da bu öneriyi yönetime "tavsiye" niteliğine dönüştürdüler...
 
Bu nasıl iştir?
 
Divan olarak, "Tüzüğümüze göre üye görünen kulüp çalışanları oy kullanamaz" açıklamasını yaptılar; "pardon" deyip çalışanlara oy kullandırdılar...
 
Ve o gecenin, genel kurulun en önemli açığını da Yüksek Divan Kurulu oluşumunda yaptılar...
 
20 kişilik bir listeyi okudular, oylatmadılar...
 
İtirazlar sürünce, isim ekleyip 24 kişiye çıkardılar... İşin içinden çıkamayınca genel kurula ara verip yeniden başlattılar ama Yüksek Divan Kurulu oylaması yapılmadan genel kurul normal yönetim seçimiyle tamamlandı.
 
Şimdi gazetelerden okuyoruz; Dernekler Masası'na bu 24 kişiden 4'ü elenerek 20 kişilik bir liste verilecekmiş!..
 
Böyle bir işlem olabilir mi? Siz nereden biliyorsunuz kimin seçilip seçilemeyeceğini?
 
Böyle bir işlem o genel kurulun iptal gerekçesi olmaz mı?
 
Bir büyük yanlışlık da, genel kurul giriş kartlarında yapılmıştır...
 
9.6.2010 olan genel kurul tarihi, 6.9.2010 olarak basılmıştır...
 
Şimdi o genel kurulan katılmış olan 374 dolayındaki genel kurul üyelerinin dışında kalanlardan bir grubu toplanıp mahkemeye başvursalar bu tarih yanlışlığı nedeniyle bunun hesabını kim verebilecektir?
 
Altay böyle bir genel kuruldan çıkıp, yeni yönetimine kavuştu...
 
Tüm camiaya hayırlı olsun!..