GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
16 Şubat 2016 Salı

Anne/baba/çocuk ve savaşlar

Bir anne ve babaya sahip olmak ne kadar önemli? Çocukken ve kendinizi koruyamazken o çocuğu koruyabilen bir anne/babanın varlığının önemi… Bu düşüncenin tersi de önemli. Bir çocuk sahibi olmanın, onu koruyup kollamanın, sevmenin önemi. Bazen biz bunun önemini, değerini unutuyoruz bu dünyanın hayhuyu içinde… Çocuklarımızı ne kadar bağrımıza basıyoruz?

Düşünün beş yaşındasınız ve ülkeniz anlamadığınız bir nedenden savaşta… Düşman askerler köyünüzü basmış, anne ve babanızı öldürmüş. Bir an bunu hayal edin… Hava soğuk. Üşüyorsunuz ve açsınız. Ayrıca çok da korkuyorsunuz, yapayalnız kalmışsınız. Küçücüksünüz, beş yaşında... (Yazımı okumayı bitirir ve linki tıklarsanız bu anlattıklarımın fotoğrafını göreceksiniz.) Sonra bir grup asker geliyor, bir sürü adam, bir sürü erkek. Farklı bir dil konuşuyorlar ama bunlar farklı bir erkek grubu, vicdanlı, hassas, iyi insanlar, yani, bugünün konjektüründe acaip insanlar bu Türk askerleri, sizi yanlarına alıp besliyorlar ve giydiriyorlar. Bir tanesi, Süleyman, size daha da yakın ilgi gösteriyor, hatta ülkesine götürmek, evlat edinmek istiyor, sizi cepheden cepheye 1.5 yıl taşıyor. İnanılası değil…  ama olmuyor, Türkiye’ye götüremiyor. Bir süre o askerler size bakıyor ama sonra memleketlerine gidiyorlar ve siz de yetimhaneye…

 Üniversiteden eski dekanımız bana bir belgesel yollamış you tube’dan. 45 dakikalık, uzun diye biraz gönülsüz, izlemeye başladım. Kore yapımı bir belgesel, gerçek bir hayat öyküsü. Kore bana uzak bir ülke, önce pek ilgimi çekmedi. Ama izledim… sonlarına doğru, izlerken, kendimi ağlarken buldum, hem de ne ağlama... Çok etkilendim ve sizlerle paylaşmak istedim. Kore ve Kore savaşı bizlere uzak bir kavram. Dünyanın bir ucu…

Türkiye NATO’ya böyle girmiş. İkinci dünya savaşı sonrası, sosyalizm yayılırken ABD şimdi Suriye ve Irak’ta yaptığını önce Kore, Sonra Vietnam’da yapıyor. Savaşa giriyor bir bahane ile… Türkiye’yi Kore’ye asker yollaması şartıyla o yıllarda NATO’ya alıyorlar. En çok ABD ve İngiltere askeri gidiyor, üçüncü sırada bizim Mehmetçik… Birçok askerimiz Kore’de şehit oluyor tabii. Ama bu hüzünlü anıların yanında hoş anılar da bırakmışlar orada…

Kore yapımı belgeselin adı “AYLA, Koreli kızım”. Bu beş yaşındaki annesi ve babasını yitirmiş minik Koreli kıza bizim askerler sahip çıkıyor, özellikle Süleyman (amca), Ayla ismini veriyor, birlikte çekilmiş fotoğrafları var dolu ve 60 yıl sonra Koreli bir grup bu şimdi 65 yaşında olan minik Koreli kızı onu evladı gibi benimsemiş Süleyman askerimizle buluşturuyor, Süleyman amcanın girişimiyle. Baba 85, kız 65 yaşında. Belgesel bu süreci izlettiriyor size. Ayla’nın bir oğlu, iki torunu olmuş. Türk babasıyla karşılaştığındaki sahne ağlattı, ağlattı, ağlattı…

65 yaşındaki Ayla sanki 5 yaşındaydı yine o sahnede, adeta o korku dolu günlere geri dönmüştü, yaşlı Türk babasının boynuna sarıldı, daha doğrusu yapıştı minik bir kız gibi, bırakmadı, bırakamadı içimi dağlarcasına… ağlamadı, uludu adeta, kızdı babasına beş yaşında bir çocuk gibi… “Neden daha önce aramadın beni?” O sahne gözlerimin önüne gelince yine gözlerim yaşarıyor, şu an bile...

O kadar canlı yaşatıyor ki o 5 yaşındaki kızın yaşadığı vahşeti… Anne/baba/çocuk arasındaki hiç kopmayan bağı ve çocukların korunmaya ne kadar muhtaç olduklarını… Orada öğrendim ki bizim askerler orada “Ankara Yetimhanesi” adında bir yetimhane kurmuşlar, Ankara parkı, vb derken dünyanın taa ucunda iz bırakmışlar, evlatlar bırakmışlar… Ne vicdanlı milletiz biz…canımmm ülkem… canım insanlarım….

Bir yanımızda çoğu ABD, Avrupa kökenli ama her milletten silah tüccarları, siyasetçiler, petrol tüccarları kan dökerek bankadaki paralarına daha da para istiflerken diğer yanımızda yetim kalan çocuklar, şehit düşen askerler, ölen, öldürülen analar, babalar, evlat edinen o altın kalpli Süleyman amcalar, Aylan Kürdiler… Dünyamız bin yıllardır ne acılar biriktirmiş… daha da biriktiriyor… yetmedi, yetmiyor…

Hep birlik olup bunlara son vermek için bizler çalışmalıyız. Vietnam savaşını nasıl ABD gençliği, Joan Baez’ler, Bob Dylan’lar 1960-70 lerde bitirttiyse, bizler de ülkemizdeki ve Orta Doğuyu teslim almış bu savaşları bitirtmek için çalışmalıyız…

Bu belgeseli izlemenizi ısrarla öneririm, çok beğeneceksiniz ama ağlayacaksınız, altın kalpli askerimizle, Süleyman amcalarımızla, altın kalpli insanımızla, onların ana-babalığıyla gurur duyacaksınız, çocuk sahibi olmanın değerini hissedeceksiniz ve savaşlara bir daha kızacaksınız: https://www.youtube.com/watch?v=PCurviQkD2Q