GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
10 Temmuz 2023 Pazartesi 19:04

Soyer'den Erdoğan'a mektup: İzmir'e yumruğunuzu gevşetin!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektubu meclis oturumunda okuyan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "İzmir'e yumruğunuzu gevşetin" dedi.

Oktay GÜÇTEKİN/EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı olağan meclis oturumu gerçekleştirildi. Kültürpark içerisinde yer alan meclis salonunda gerçekleştirilen oturuma İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer başkanlık yaptı.

Meclis gündem dışı konuşmalarda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdığı mektup damga vurdu.

SOYER: İZMİR’İ ANLAMADAN ÜLKENİN GELECEĞİ KURULAMAZ
Gündem dışı konuşmalarda söz alan Başkan Soyer, meclis üyelerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdığı mektubu okurken,  "12 Haziran’da Sayın Cumhurbaşkanı’mıza mektup yazdım. Mektubun ekinde de İzmir ile ilgili taleplerimizi ilettim.  Müsade ederseniz sizlere bu mektubu okumak istiyorum;

Sayın Cumhurbaşkanım. CHP’li bir belediye başkanı olarak bu mektubu AK Parti Genel Başkanı’na değil Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yazıyorum. Göreve başlama töreninde yaptığınız konuşmayı dinledim. Nefreti, öfkeyi, husumeti öne çıkaran değil. Muhabbeti, hoşgörüyü, kardeşliği ve kucaklaşmayı yücelten bir anlayışla hareket ediyorum dediniz.Söylediğiniz gibi 28 Mayıs itibariyle seçim dönemi sona erdi ve siz seçim dönemine takılıp kalmanın Türkiye’ye patinaj yaptıracağını bildirdiniz. Benim de niyetim aynen sizin söylediğiniz gibi geçmiş defterleri karıştırmak değil. Muhalefetin sizi anlamadığından, vizyonunuzu kavrayamadığından, uzattığınız eli, sıkılı yumruklarla karşıladığından söz ettiniz. Sayın Cumhurbaşkanım  İzmir’i gerçekten anlamak istiyorsanız sizin de yumruğunuzu gevşetmeniz gerekiyor. İzmir Türkiye’nin vicdanıdır. Tarih boyunca öyle olmuştur o nedenle İzmir’i anlamadan ülkenin geleceği kurulamaz. İzmir’i anlamanın bazı anahtarlarını naçizane paylamak istiyorum. İzmir muhalefetiyle, çok rengi çok sesi çok nefesiyle var olmaya devam edecektir. Çünkü bu çok seslilik tehdit değil, zenginliktir Türkiye için. İnsanlar özgür düşünceleriyle kendini ifade etmeye devam edecektir. Çünkü özgür düşüncenin şehridir İzmir. Unutmayın size oy vermeyenler en az size oy verenler kadar milliyetçi, en az sizin kadar milletine memleketine aşık. O nedenle ne korkarlar ne sinerler. Ya benim gibi sev ya da terk et demeyin bize. Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden bir an bile sapmadan var olmaya devam edeceğiz. İzmir'in hakkını verin. CHP’li belediye başkanı var diye İzmir'i cezalandırmayın. Örneğin 7 yıldır ihalesi yapılmayan Halkapınar-Otogar Metrosu. Örneğin 4 yıldır ihalesine çıkılmayan Elektrik Fabrikası satışı. Örneğin yaklaşık 1 yıldır yurtdışı borçlanma izni verilmeyen Çiğli Tramvayı. Örneğin yine yaklaşık 1 yıldır Hazine ve Mali Bakanlığı'nda sadece onay bekleyen 30 milyon Euro’luk Narlıdere Metrosu kredisi gibi. Hak ettiğinden kısmayın. Zira İzmirli haksızlığa gelmez. Ekte listelenenler uzun yıllardır cevap bile verilmemiş taleplerin bazı örnekleridir. İzmirli 45 verip 1 almayı istemiyor. İzmirli vakit kaybetmek istemiyor. İzmirli hakkını istiyor. İzmirli patinaj yapmadan yoluna devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanım naçizane arz ettim. Değerli Özgür Hızal sizden rica ediyorum. Maliye Bakanımıza ya da Cumhurbaşkanımıza birlikte gidelim. Ne zaman derseniz. En azından Narlıdere Metrosu'nun 30 milyon Euro’luk son diliminin onayının verilmesi adına gidelim" dedi. 

HIZAL: BİZİM BAŞKANIMIZ DEĞİLSİNİZ  DEMEDİM
Soyer'in ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise, "Elbette ki burada birbirimizi eleştirdik. Orada mektunuzunda kabul etmediğimiz hususlar var. Ancak bizler İzmir’in meclis üyeleriyiz. Asla bugüne kadar bizim başkanımız değilsiniz demedik. Bugün ve bundan sonraki her süreçte İzmir'in menfaatine ne gerekiyorsa AK Parti Grup Başkanvekili  veya meclis üyesi olarak gereğini yapmak için elimizi taşın altına koyarız. Yeter ki diyalog kapıları kapanmasın açık kalsın. Bu bazen telefon ile, mesaj ile ya da mecliste bir konuşma ile çözülebilecek sorunlar olduğunu gördük ve çözdük. Burada Buca Belediye Başkanımız kalkıp cezaevi ile ilgili konuştu ve sorun farklı bir evreye taşındı.Ben bu anlamda AK parti grup başkanveki olarak elimizden ne gelirse yapacağız" açıklamasını yaptı. 

Soyer'in Cumhurbaşkanlığından talepleri: