Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - İzmir Turizm ve Tanıtma Vakfı (İZTAV) Olağanüstü Mütevelli Heyeti Toplantısı ile yeni bir boyut kazandı.
Geçtiğimiz aylarda İzmir Ticaret Odası tarafından kaynak aktarım sorunu nedeniyle kapatılan İzmir Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nun (İzmir CVB) İZTAV’a devrinin ve İZTAV’ın yeni hisse senedi yapısıyla İzmirlilere açılma kararının alındığı toplantıda kentin kalkınması için mesajlar verildi.
İzmir Hilton Otel’de düzenlenen toplantıya İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can, İzmir İl Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdülaziz Ediz, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, ETİK Başkanı Mehmet İşler, İZKA Genel Sekreteri Murat Yılmazçoban, TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Rıza Gençay, İKSEV Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper ile turizmciler katıldı.
İZTAV YENİ BOYUT KAZANDI
Toplantının açılış konuşmasını yapan İzmir Ticaret Odası ve İZTAV Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir CVB’nin aktarılması ve İZTAV’ın yeni yapısı hakkında bilgi verdi. İZTAV’ın yeni yapısıyla herkese açık bir oluşum olacağını söyleyen Demirtaş, “Bugün İzmir turizmi için tarihi bir gün yaşıyoruz. 2000 yılında kurulan İZTAV, 5 kurumdan oluşan mütevelli heyet yapısı ile çalışmalar yapmasına rağmen İzmir, turizm sektörünün birlikteliğini sağlayamadı. 2015 yılı sonlarına doğru Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımızla konuşarak Vakfın yapısal değişimi kararını aldık ve vakıf senedini değiştirdik. Böylece, vakıf sektöre açıldı. Vakıf senedinin değişmesi ile birlikte bugünden itibaren Vakfa yeni üyeler almak mümkün olacak. Böylelikle İzmir’in turizmle ilgili tüm kurum ve kuruluşlarını bünyemize katarak büyümeye devam edeceğiz. Odalar, dernekler, birlikler, oteller, acenteler, havayolları, havalimanı işletmeleri, üniversiteler, hastaneler ve turizmle ilgili diğer kurum ve kuruluşlar İZTAV’ın çatısı altında sinerji oluşturacak. Bugün 329 kişi ve kurumu davet ettik” diye konuştu.
BU HAMLE İLE HIZLI BİR ÇIKIŞ
İzmir CVB’nin tasfiye kararının alındığı toplantıda süreç ile ilgili Demirtaş, “Bugün CVB A.Ş.’nin tasfiye kararını alarak, CVB Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nu İZTAV çatısı altında yeniden yapılandıracağız. İzmir bu örgütlenme ile fuarcılıkta yaptığı hızlı çıkışı, kongre turizminde de yapma imkânına kavuşacaktır. CVB olarak 2011 yılından bu yana birçok alternatif turizm türünü geliştirmek için çaba sarf ettik. Kongre, kruvaziyer, kent turizmi, sağlık turizmi, inanç turizmi, gastronomi turizmi anlamında yoğun çalışmalarımız oldu. Sektör ile birlikte geçen sene 15 fuara gittik, etkin görüşmeler yapıldı. 2011’den bu yana CVB onun destek ve maddi yardımları ile ayakta kalabildi. Bundan sonra CVB, İZTAV bünyesinde kentin gelişimine katkı sağlayacak” şeklinde konuştu.
KOCAOĞLU İZTAV’IN BAŞINDA
Dünyadaki İZTAV benzeri kuruluşların başında belediye başkanlarının olduğunu ve İzmir’de de Başkan Kocaoğlu’nun önemli destekler verdiğini söyleyen Demirtaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun İZTAV’ın başkanı olacağını söyledi.
Demirtaş, “Büyükşehir Belediye Başkanımızın başkanlığında hepimiz taşın altına elimizi koyacağız. Ülkemizin her il ve ilçesini, tüm dünyayı pazarımız kabul ederek iç ve dış tanıtım atağına gireceğiz. İZKA dış tanıtım için çalışmaya başladı. Biz de yarından itibaren yapılanmaya başlayacağız. Yeni Yönetim Kurulu bugün yasal olarak seçilemiyor. Ama Belediye Başkanımız ile bir liste oluşturuldu. Çalışmaya başlayacağız. Listenin açıklanması Başkanımızın takdirindedir” diye konuştu.
1970 İLE 2000 ARASI İZMİR BÜYÜME TRENDİNİ YAKALAYAMADI
İzmir’de yapılan yatırımların yetersiz kaldığını söyleyen Başkan Kocaoğlu, “Belediye hizmetlerinin dışında başka bir misyonumuz olarak kentin kalkınmasından, gelir düzeyimizin artmasından kendimizi sorumlu hale getirdik. ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi ne yapmak istiyor’ dediğimizde yerelde kalkınma ile İzmir’i topyekûn kalkındırmak istiyoruz. Başka bir arzumuz olamaz. İzmir kim ne derse desin 1970’li yıllardan 2000’li yıllara kadar olan 30 yıllık dönemde hızlı büyüyen kentlerin büyüme trendinin altında kaldı. Potansiyelindeki büyümeyi gerçekleştirmemiştir. Bunun birçok nedeni vardır. Biz geldiğimizde önümüzde bir plan vardı. Ne eksiğimiz var tespit ettik ve yola koyulduk. Öncelikli sıralamalarımızı belirledik. Olanaklar doğrultusunda eksiklerimizi tamamlamaya çalışıyoruz. Bu altyapı çalışmaları sadece kanalizasyon değil; fuar, sağlık, sosyal hizmet, turizm gibi planlamaları içeriyor” ifadelerini kullandı.
ANKARA’DA SAHİBİMİZ YOK!
BMC’nin gitmesiyle beraber İzmir’de tekrar gündeme gelen teşvik sorunu hakkında konuşan Kocaoğlu, kentin sorunlarının takibi konusunda Ankara’da bir sahibinin olmadığını söyledi. Kocaoğlu, “İzmir OSB’ler çerçevesinde sanayileşti. Teşvikler ile ilgili sorunu hepimiz biliyoruz. Manisa buraya 15 dakika, orası 3’üncü bölge teşvik alanı, burası 1’inci bölge teşvik alanı. Biz İzmir olarak bu lobi çalışmalarını maalesef yapamıyoruz. Bizim yakınımızdaki İzmir’in iki ilçesi kadar olan bir il kadar Ankara’da lobi çalışması yapamıyoruz. Ankara’da bir sahibimiz yok” şeklinde konuştu.
İZMİR’İ BİLEN ADAM BUNLARI SÖYLEMEZ
İzmir’in lojistik merkez olması konusunda yapılacak liman ve Büyük körfez projelerinin gerçekleşmesi gerektiğini söyleyen Kocaoğlu, geçtiğimiz dönemde İzmir Alsancak Limanı’nın kruvaziyer limanı olması önerilerine gönderme yapan Kocaoğlu, ”İzmir’de liman çalışmalarını çok önemsiyoruz. İzmir’in lojistik merkez olması için bu çok önemlidir. Çandarlı Limanı yapılsın. Petkim limanı yapılsın, bunlar olsun ama İzmir limanı olmazsa olmazdır. ‘İzmir Limanı’nı yapalım’ dedik. 20 sene sonra İzmir’in ihtiyacı kalmayabilir, ‘kruvaziyer limanını yapalım’ demek İzmir’i bilmemektir. İzmir’i bilen adam bunu söylemez” şeklinde konuştu.
KÖRFEZ GÖNDERMESİ
Büyükşehir olarak İzmir’in kalkınması için tüm ilçelerde çalışmaları sürdürdüklerini söyleyen Kocaoğlu, ÇED onayı bekleyen Körfez Projesi’ne gönderme yaparak, “İzmir tarımda önemli üretim yapan ama pazarlamasında sorunu olan, ihracatı teşvik edilmesi gereken bir yer. İzmir çiftçisini kalkındıran yatırım çalışmalarını sürdürüyoruz. Biz tarımda ne yapılması gerekiyorsa hepsini yapmaya çalışıyoruz. Ama çevre sorunlarımız devam ediyor. Siz çevrenizi koruyamazsanız, denizde yüzerken yanınızdan kanal akıyorsa turizminizi kalkındıramazsınız. Tarımın sulamasında sağlıklı bir su ile ürün üretemezseniz, kaliteli tarım yapamazsınız” dedi.
YETER Kİ İZMİR’İN SIRTINA VURULSUN
İzmir’in ayağa kalkmaya hazır olduğunu, ancak yeterli desteği alamadığını ifade eden Kocaoğlu, “Bu sektörlerin hepsi gelişmeye muhtaç ama hepsi belli bir ivme kazanarak gidiyor. Yeter ki İzmir’in sırtına vurulsun, destek verilsin. İzmir gibi bir ilin hizmet ve turizm sektörlerinde gerektiği payı alması, kentin sıçrama tahtasını oluşturacaktır. İzmir’e bir opera şov merkezi yapmazsanız, buraya gelen insanlara bu hizmeti sunamazsınız. Bir müzeniz yoksa bu hizmeti veremezsiniz” ifadelerini kullandı.