Yeni sosyal medya düzenlemesi, 1 Ekim itibariyle yürürlüğe girdi. Yasanın yürürlüğe girmesiyle sosyal medyaya nasıl bir düzen getirileceği, yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen sosyal medya ağlarının Türkiye'deki faaliyetlerini nasıl sürdürecekleri, kapanıp kapanmayacağı merak konusu olmuştu.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) dün aldığı kararla, yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen; Facebook, Instagram, Twiter, Periscope, Youtube ve Tiktok gibi sosyal ağ sağlayıcılarına 10'ar milyon TL ceza kesti. Bu ceza; yasal sürenin sona ermesinin ardından Türkiye temsilcisi bildiriminde bulunmayan ağ sağlayıcılarına verildi. Böylelikle 5 aşamalı yaptırım planının ilk aşaması devreye alınmış; 5 aylık takvim de işletilmiş oldu.
Peki, bu cezalar tahsil edilebilecek mi, aşama aşama diğer yaptırımlar devreye alınabilecek mi, bu dünya devi şirketler yasal zorunlulukları yerine getirmeyip Türkiye'deki faaliyetlerini durduracaklar mı? Bu soruların yanıtları merak ediliyor.
30 günlük sürenin sonunda bu firmalar, temsilci atamazlarsa ceza miktarı 30 milyon TL'ye çıkarılacak. Sonraki 30 günde ise yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda Türkiye'de mukim vergi mükellefi gerçek ve tüzel kişilerin ilgili sosyal ağ sağlayıcısına reklam vermesi yasaklanacak. Sonraki 3 ayın sonunda ise yine yükümlülükler yerine getirilmezse sosyal ağ sağlayıcısının internet trafiği bant genişliği, mahkeme kararıyla önce yüzde 50 sonra yüzde 90 oranında darıltılacak. Bu, aslında faaliyetin fiili olarak durdurulması anlamına geliyor.
Sosyal ağ sağlayıcılar, bu 5 aylık sürecin sonunda Türkiye'de temsilcilik açmayı kabul ederlerse, kendilerine o güne kadar kesilen idari para cezalarının dörtte birini ödeyerek faaliyetlerine devam edebilecekler.
"KAÇAK GÜREŞİYORLAR"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, bundan sonraki süreçle ilgili sorularımızı yanıtladı. Sosyal ağ sağlayıcılara kesilen cezaların dahi Twitter'dan duyurulmasının bir çelişki olup olmadığını sorduğumda Sayan, sadece Twitter'dan değil, yerli sosyal medya platformu YAY ve BİP'ten de bu duyurunun yayımlandığını söyledi. Bu sektörde işe ilk başlayan, yaygın şekilde kullanılan, markalaşan firmaların piyasayı domine ettiğini vurgulayan Sayan, benzer yerli firmaların da aynı başarı ivmesini yakalamasını umut ettiklerini söyledi.
Yasa gereği bu firmalara kesilen cezaların temsilci atamalarını sağlama ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmeye teşvik etme amacı taşıdığını belirten Sayan, şunları söyledi:
"Bir maille bize bildirimde bulunarak, 'şu isim Türkiye temsilcimizdir' demeleri yeterli. Sorumluluk üstlenmek istemiyorlar anladığım kadarıyla. Halbuki avukatları var; buradaki davalarını takip ediyorlar. Hukuki süreçleri takip eden avukatı için, 'bu benim temsilcimdir' demiyor. Ya da asgari ücretli bir çalışanını dahi bildirebilir. Bunu yapmıyorlar ve sorumluluktan kaçıyorlar. Kaçak güreşiyorlar. Buradaki vatandaşlarımızın hakkını-hukukunu da korumamız gerekiyor. Hiçbirinin kapanmasını ya da faaliyet durdurmasını istemeyiz. O yüzden bildirim süreçlerini kolaylaştırdık. 5 aylık bir sürecin sonunda ne olacağına bakmak lazım. Türkiye'deki yasal yükümlülükleri, zararlı içerikleri kaldırma, mahkeme kararları gibi konuların yanı sıra işin vergi boyutu da var. Örneğin orta çaplı bir firma, 2 milyon liralık reklam vermiş bu ağlardan birine. Türkiye'de faaliyet gösteren bir firma vergisini veriyor ama rakibi vergi ödemiyor. Bunu doğru bulmuyoruz." (Habertürk)