Vicdan, bir kişilik özelliğidir…
İnsanoğlu’nun…
Kendi ahlaki değerlerini temel alarak yaptıklarını…
Ya da yapacaklarını…
Ölçüp, biçip, karar vermesidir…
Mesela…
Hileli yoğurt üretip, satacak…
Yoğurt dediğin “beyaz lezzet”in üstünde…
Kaymak olmalı di’mi?
N’apıyor vicdansız?
Merdivenaltında yarattığı yoğurdun üstüne…
Daha sıcakken…
Kağıt peçete seriyor…
İçiniz temiz olduğu için…
Siz de, afiyetle “yoğurdun kaymağı” yerine…
“Yoğurtlu Peçete”yi mide indiriyorsunuz…
***
Talaştan baharat…
Domuz kanıyla renklendirilmiş çay…
Salatalık yerine karpuz kabuğundan cacık…
Tavuk dönerin içinde “tavuk dışında” her şey var!
Küflenmiş peyniri krem peynir yapmak bize özel…
Boyanmış iç yağdan kıyma…
Pul biber niyetine kiremit tozu…
Zeytine kimyasal boya…
Antep fıstığı ayaklarında baklavanın içine öğütülmüş bezelye…
***
Vicdanınız ne kadara izin verirse…
***
Vicdanların “yoğurt” haline gelmesi…
Eskiden yoktu…
Bakkallarda yoğurt ve süt satmazdı…
O iki beyaz, bizzat kapınıza kadar gelirdi…
Omzunda askıyla yoğurtçu…
Elinde küçük güğümlerle sütçüler…
Taze, sıcak ve tertemiz…
Bi’kez olsun…
O yoğurdu yedikten ya da o sütü içtikten sonra…
Hastalandığını hatırlayan var mı?
***
Bugün teknoloji müthiş…
Ama…
Ayda en beş-on kez…
“Tavuklu pilavdan zehirlenip” hastanelik olanların haberleri ile…
Güne gözümüzü açıyoruz…
***
Kurtuluşumuz yok…
Sağlığımızı hiçe sayanlardan…
Neden?
Şundan…
***
Devlet Baba…
İnsan sağlığı ile oynayan vicdansız kalplerin…
Çoğaldığını fark etmeye başladığında…
Yedi yıl önce…
Bunların maskesini alaşağı etmeye karar verdi…
Tüketiciyi aldatıp, sağlığını tehdit eden…
Firmaların “listesini” yayınlamaya başladı…
Bunun adı…
“Teşhir etmekti”…
Vicdansızların yüzlerinin kızarması gerekirdi…
Ama…
Hiç beklendiği gibi olmadı…
Yedi yıl boyunca havanda su dövüldü…
Yedi yılda koca ülkede 665 firma teşhir edildi…
Üfürükten teyyare para cezaları yazıldı…
Hileli mal üretenlere “sinek vızıltısı” gibi geldi o cezalar!
Bi’de baktık ki…
Sadece geçtiğimiz Ekim’de teşhir edilen…
Vicdansızların sayısı 618’i bulmuş...
Özeti şu:
Yedi yılda 665 yüzsüz…
Sadece iki ay önce 618 yüzsüz…
***
Vicdanımızın sesini dinleyerek…
Şunu anlatmaya çalışıyoruz…
***
Bakanlık bi’dünya gıda ürünü kontrol ediyor…
Bunların arasında sizin yıllardır tükettiğiniz markalar da var…
Ne kontrolden haberiniz var…
Ne tahlilden…
Ne de tahlil sonuçlarından…
Doğal olarak…
Siz yine o markaları almaya devam ediyorsunuz…
Tahlilden bazıları için “rezalet” raporu geliyor…
Gözler faltaşı gibi açılıyor…
Bu “vicdansız firmalar”ın listeleri hazırlanıyor…
Ardından para cezası kesiliyor…
Eeee, bunca memleket işi, adım adım yürüyene kadar…
Siz ne yapıyorsunuz?
Her şeyden habersiz…
Etinizi, sütünüzü, yoğurdunuzu, yağınızı…
Yıllarca satın aldığınız markalara güvenip…
Tüketmeye devam ediyorsunuz…
Sonra bi’bakıyorsunuz…
Bakanlık kocaman bi’liste yayınlıyor tüketici için…
Amanın!
Sizin etinizi, sütünüzü, yoğurdunuzu aldığınız markalar…
“Yüz Kızartan” listenin tepesinde…
Bir kramp giriyor karnınıza…
Midenizin bulandığını hissediyorsunuz…
Yapabileceğiniz bi’şi var mı?
Yok…
Neden yok?
Çünkü, siz bugüne kadar sadece o süslü ambalajın üstündeki…
Son kullanma tarihine bakıyordunuz…
Peki…
Devlet Baba’nın ceza yazmaktan başka…
Yaptırımı var mı?
O da yok…
O zaman hepimize afiyet olsun!
***
Süt ve süt ürünlerinde…
Hile yapan firma sayısı 300’ü buldu neredeyse…
Kırmızı ete…
Başka hayvanların etini karıştıran firma sayısı 500’e koşuyor…
Bu alandaki vicdansızlıkta…
Dünya rekoru kırmak üzereyiz…
“Para cezası kesmiyor; hapis şart diyenler var…”
O’nun ötesini anladınız siz…
“Sahtekar Listesi” yayınlamakla…
Gıda terörü önlenemiyor maalesef…
Pardon…
Bi’de çağlar öncesinde kalmış bir’ceza şekli var…
Mesela…
Bozuk ne üretmişse o arkadaş…
Hepsini…
(Bize yaptığı gibi…)
Haberi olmadan afiyetle yedireceksin ona…
Sonra da…
Gözlerinin içine bakıp, gülümseyeceksin…
21 kez yakalanmasına karşın…
Hala, kavurmanın, sucuğun içine…
At eti, domuz eti karıştırmaya devam eden vicdansızlar için…
Sizin aklınıza “efendice” bir ceza geliyor mu?
***
Bitiriyoruz…
İngilizler’in ünlü şair ve oyun yazarı William Shakespeare…
Şöyle demiş, dört asır önce:
“Vicdan, güçlüleri korkutmak için düşünülmüş, korkakların kullandığı bir sözcükten başka bir şey değildir…”
O zaman sormak gerek…
Bugün hukuksuzluğa karşı direnen…
Vicdan sahibi insanlar için korkak diyebilir misiniz?
Ya da…
Sağlığımızı hiçe sayan bu vicdansız, utanmazlar…
Aslında, gerçekten birer “korkak” mı?
Nokta…
Sonsöz: “Sizi üzenlere hala selam veriyorsanız, bu vicdanınızın sadakasıdır… / Hz. Mevlana…”